Şimdiye kadar hiç kimse taklit yoluyla büyüklüğe ulaşamamıştır. -- samuel johnson
Ür
Ürgüplü
@urguplu

GÖK KUBBEMİZ

6 Ocak 2009 Salı
Yorum

GÖK KUBBEMİZ

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

729

Okunma

GÖK KUBBEMİZ


Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Gök kubbemiz Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Gök kubbemiz yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
GÖK KUBBEMİZ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
4Mevsim
4Mevsim, @4mevsim
6.1.2009 22:32:05
İkinci olarak bir hatırlatma;

Değerli arkadaşlar,

"İnançlar"ın insan için önemini burada tartışmayacağım. Zira "inanç" insanın "özü" ile ilgili bir iştir! İnsan, şu veya bu şekilde, şuna veya buna "inanabilir"! Bu konuda hürdür! Kimse buna bir kısıtlama getiremez. Ancak ne var ki, bir toplum içinde yaşayan insan "genel kamu menfaatine" yönelik olarak düzenlenmek "zorunda" olan ve "toplumun huzur ve dirliği" açısından kapsayıcı, eşit ve "sınırlayıcı" bir özgürlük anlayışını baştan kabul etmek durumundadır! "Homojen" bir yaşam tarzının hakim olduğu bir "toplumsal yaşayış tarzı" hem demokrasiye hem de insanlığın geçmişten bugüne gösterdiği gelişmeye aykırıdır! Böyle bir "homojenite"den bahsetmek, insanlığın ve insanın tabiatına aykırı bir durumdur!

"Devlet" kendi kanunlarını koyar ve bu kanunları koyarken her ne kadar umuma mal olmuş kimi adet ve alışkanlıkları dikkate alsa da, bu "dikkate alış" hiçbir zaman devletin kuruluş gayelerinin üzerinde olamaz! Bu nedenle dini bayramlar "resmi tatil" olarak ilan edilebilir ama toplumun değişik kesimleri tarafından farklı farklı yorumlanan kimi "dini inanışlar"ın içinden bazıları seçilerek bunlara "hakim dini anlayış" yorumu yapılarak bu bir "kanun maddesi" haline getirilemez!

Kısacası: "İnanç gereğidir" denilerek toplumu oluşturan fertlerin bir kesimini ilgilendiren kanunlar/yasalar çıkarılamaz! Şayet çıkarılıyorsa, bu kanunlar toplumunun tamamına "şamil" olamayacağı/olmayacağı için "kanun/yasa çıkarmanın" ruhuna aykırıdır ve şayet çıkarılıyorsa da bu anlayışla çıkarılacak bir kanun ancak "imtiyaz" olabilir ki, bu da hem anayasaya hem de demokratik toplum anlayışını yıkan bir yaklaşımdır. Bu nedenle, toplumsal menfaat, barış ve refahı amaçlayan bir hukuk devletinde "imtiyaz"ların yeri olamaz! Oluyorsa ya da olmalı diyorsanız, o halde rejiminizin adını değiştirmek zorundasınız!

4Mevsim
4Mevsim, @4mevsim
6.1.2009 22:27:40
Şiir ceketli çocuk'a:

Artık her akl-ı selîm insan kabul eder ki; Türkiye Cumhuriyeti'ni zora sokacak, milli birliği dağıtmaya yönelik ne varsa kullanmayı boynuna borç bilen zihniyet, bu durumu da fırsat biliyor ve bu işin peşine düşüyor!

Burada ne şuradan, ne buradan örnekler vererek konuya açıklık getirmeye uğraşacak değilim, ancak samimi bir şekilde inanan ve "TÜRBAN TAKMAM GEREK" diyen insanlara buradan seslenmek istiyorum: Hangi neden vatanın emniyet ve selametinden daha önemli ve hangi günah bu vatanı bölmeye azmetmişlerin fitnelerine alet olmaktan daha ağır olabilir?!!!"

Bakın Hacı Bektaş-ı Velî Hazretleri yüzyıllar öncesinden bize nasıl sesleniyor:

"Fitne zamanında yürüyorsan, durmalısın.

Konuşuyorsan susmalısın.

Ayakta isen oturmalısın."

Şimdi bir daha soruyorum: Bunu "takmazsam" günaha girerim diyorsunuz. Yani "şahsen" günah kazanırım diye düşünüyorsunuz. E peki bütün bir vatanı kasıp kavuran bir "fitne" ye alet oluyor olmanın günahı ne kadar büyüktür, bunu hiç düşünmüş müydünüz?


© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.