Sensizlik
Hayallerim vardı bildiğin ve içinde seninde olduğun.Her gece gözyaşlarım vardı döktüğüm ve seninde gördüğün.
Benim dahi aynada bakmaktan utandığım yüzümde olup biten ne varsa sen benden daha iyi bilendin.
Kaç yılın izlerini taşır bilirsin anlımdaki çizgiler.
Senden yana yakındığımdan dert küpüdür gözlerimin altındaki torbacıklar.
Şimdilerde, her sabah yeniden doğuşuyla güneşin ruhuma muştular gelir.
İlerleyişi günün hüzündür, sensizmişim öğlen anladım ki gitmişsin.Gidişinden buyana ikindiler yas vaktimdir.
Benim, ben tabutum, tabutum içimde, defni için aceleci, gün batmada akşam ne tez olmuş.
Gözlerin vardı bende ve diğer ne varsa senden kalan sildim tüm zihnimden, gömdüm görmedinmi.
Ey! elinde oyuncak olduğum ben artık sensizliği seviyorum.
Gözlerinin içine bakınca kalbimin bir anlık durduğunu hissediyor ve olduğun tüm mekanlardan kaçıyorum.
Gittiğim o yerlerde vakit epey ilerlemiş, geç kalmışım geç!
Akşam sis çökünce bir başkadır gurbet geceleri, sevmeleri de garipdir hani önü görülmez gidilen yolların ya.
Yüreğin bir savaş meydanı ben o meydanda isimsiz bir atlı. Sırtımdan hançer yemiş kıvranır dururum.
Söyle hangisine yanayım bu yaptığın edepsizliğe mi?Söyle hangisine, sensizliği mi?
Biliyorsun ki "seni seviyorum" bunu yüzüne söyledim. Bilmediğini de sana yazıyorum ;
Ben seni, hem senin olanı hem senin olmayanı ve senden her geleni senin olduğun için seviyorum.
Mecnun’a söyle gelsin aşk görsün.
Ferhat da şunu bilsin dağ delmek ne ki ben sana gelene kadar ne yollar aştım.
Ama sen git dedin evet gidiyorum ve ben artık sen s i zliği seviyorum