- 1073 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
ENGELLILER VE AILELER
Ne zaman engellilerle ilgili bir etkinlige, bir toplantıya katılsam veya basında ve medyada engellilerle ilgili bir konu işlense hep tartışılan engellilerin yaşadığı sorunlar ve yapılması gerekenlerdir. Bu doğrultuda pek çok eksiklikler olsada güzel çalışmalara imza atılmaktadır. Ama aileler olarak engelli çocuklarımız için ne kadar duyarlıyız ve onları ne kadar önemsiyoruz. Hala bazı ailelerimizin var ki engelli çocuklarına karşı çok duyarsız ve ilgisizler. Bunları üzülerek görüyor ve duyuyoruz. Kendim de engelli bir birey olarak çevremde bu tür olumsuzlukları gördüğümde çok üzülüyorum. Buna benzer üzücü ve düşündürücü bir olaydan bahsetmek istiyorum.
Geçtiğimiz tarihlerde kardeşim ve ben heyet raporu için gittiğimiz hastanede, yine bizim gibi rapor almak için gelen 23 ve 27 yaşlarında olan iki engelli kardeşin okuma ve yazmasının olmadığını öğrendiğimde adeta şok oldum. Bu arkadaşların gayet akılları başlarında ve zihinsel bir problemleri olmamasına rağmen okuma ve yazma bilmemelerine çok şaşırdım. Nasıl olmuştu da bu konuda ihmal edilmişlerdi, aklım almıyordu. Ailelerine bakarsan bunun tek sebebi yoksulluktu. O gençlere okumamayı yazmayı öğretmemesine asla yoksulluk bahane edilemezdi. Köylerinin de hangi köy olduğunu biliyordum ve köyleri okul bakımından da zengin olan bir köydü. Böyle bir ortamda yoksulluk bahanesine sığınmak çok yanlış düşünce. Ayrıca bu arkadaşlara anne, babası veya kardeşleri tarafından bile okuma yazma öğretebilirdi. Ama bunu yürekten istemek gerekiyordu. Bu özveri yapılmamıştı, çünkü yeterince önemsenmemişlerdi.
Ayrıca bu arkadaşlarda gözlemlediğim bir şey de biraz sıkılgan ve çekingen olmalarıydı. Sürekli elleriyle yüzleriyle oynamaktan elleri yüzleri kızıl kızıl yaralarla doluydu. Bu da gösteriyordu ki hiçbir şeyle meşgul olamayan ve sıkıntıdan strestendi, bu gibi davranışların olması da gayet doğaldı. O gün, o arkadaşlar için yürüyebilmeyi o kadar istedim ki anlatamam. Ama konumumdan dolayı bunu yapacak durumda değildim.
Günlerce o arkadaşları aklımdan hiç çıkartamamıştım. Engelli bir birey için okumanın yazmanın ne kadar önemli olduğunu biliyordum. Duygularımızı kaleme almanın, yazabilmenin ne kadar güzel bir duygu olduğunu bilmem yazmaya gerek var mı? Ayrıca kitap ve gazete okumanın, birine veya bir yere mektup yazmanın değeri hangi değerle ölçülebilir. Bunun değerini de ancak yine bizim gibi engelli olanlar bilebilir. Bu gibi önemli değerlerden engellileri mahrum bırakmaya hiç kimsenin hakkı olmadığını düşünüyorum. Yine o gün onların hayatı ile kendi yaşantımı karşılaştırdım. Hayatımdaki duyduğum eksillikleri, yapmak istediklerimi ve şikâyetlerimi düşündüm ve bu arkadaşların yanında şikâyet edecek hiçbir şeyimin olmadığını gördüm. Halime tekrar tekrar binlerce defa şükrettim. Ailemede ayrıca teşekkür ettim.
Nedense bazı ailler bu aile örneğinde olduğu gibi böylesi değerleri hiç önemsemezler. Devletin bu çocuklara verdiği üç kuruşluk maaşa koşa koşa giderlerken yine devletin engelli bireyler için ücretsiz eğitimi ihmal edip ilgi göstermiyorlar. engellilerinde sağlıklı her birey gibi her imknadan yararlanmasının gereğini göremiyorlar.
Lütfen aileler daha duyarlı olalım, engellidir diye köşelerde çocuklarınızı saklamayın. Onları önemseyin, haklarını arayın, yapılması gerekenleri özenle yapın. Bir şey yapamazsanız bile sorun, danışın birilerinden akıl alın. Engellilerin herkesten daha çok ilgiye ihtiyacı olduğunu unutmayın. Ihtiyaç duyduklarında onların yanında olun. Aksi taktirde utanan, çekinen sosyal hayattan kopmuş sıkıntıdan böyle elleri yüzleri yara olmuş, işe yaramayan bir varlıklarmış gibi konuma sokmak doğru değldir...
YORUMLAR
Kesinlikle haklısınız, engelli çocuğu olan ebeveynlerin işinin çok zor olduğu tartışmasız bir gerçek. Bir diğer gerçek ise hayata getirilen çocukları hayatla tek başına bırakamayız. Anne , baba olmak sorumluluk ister, sabır ister, sevgi yoğunluğu ister. Bu sorumlulukları göze alıp dünyay getirilen her çocuk, gerek engelli gerek engelsiz zaten çok mutludur ve kendini idare edebilecek özgüveni verilmiştir . Bir de zevk için dünyaya getirilip ortalarda bırakan aileler var ki asıl engelli hangileri tartışılır. Engeller kaldırılabilir yeter ki sevgi olsun!...