- 465 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
ADAM KİME OENİR?
Adamlar vardır; bakarsın adam sanırsın. Ama içi çıfıt kazanı gibi miden bulanır. Adamlar vardır; adam yerine koymazsın! Fakat adamdırlar adam gibi .. İçine girdiğinde seversin sevinirsin, gerekirse yoluna ölürsün.
Adamlar vardır; içi başka dışı başka, kendini adam sanır. Küçük dağlar dedesinden büyükler kendindendir. Yürüdükçe yerler sarsılır gururundan-kibrinden. Yer titrer- gök sıkılır.
Adamlar vardır; varlığından kimsenin haberi olmaz, ALLAH’tan başka. İnsanlar onu tanımaz, yokluğu ve varlığı kimseyi ilgilendirmez. Yokluğu fark edilmez.
Adamlar vardır; Şeyh Edebali’nin dediği gibi, “Sabah ezanında doğar akşam ezanında ölürler.” Hatta bugünlerde sabah ezanını geçin sabah saat on’da doğup akşam ezanında ölüyorlar. Ömürleri bir günden ibaret. İsterse bin yıl yaşasın…
Adamlar vardır; kendi rızkını yer ama kendi emeğini yemez. Hep gözü başkalarının ekmeğinde, aşında ve emeğindedir. Sürüngenler gibi artıkla beslenir. Fakirin fukaranın ekmeğine el uzatır.
Adamlar vardır; helal ekmek ona dokunur. Her yediği haramdır. Devlet malı deniz mantığıyla düşünür ve yaşar. Devlet batmış- yıkılmış aklına gelmez, onu ilgilendirmez. Onun için bu vatan olmazsa başka vatan olur.
Adamlar vardır; Hürriyet ve bağımsızlık lükstür, yüktür, angaryadır. İstiklal harbinde ölenler boş yere ölmüşlerdir(!) Enayidirler(!) Kim onlara gidip bugün birleşmek için
çaba sarf ettikleri, batı dünyası ile harp edip, ölün demiş(!) Bunlar yüzünden yetmiş sene geri kalınmış…
Ama adamlar vardır; adam gibi adamlar. İstersen vatan ve millet için ölürler. Adam gibi…
Adamlar vardır; sözleri dinlenir, hayatları güzeldir. Tanıyınca sevilir. Sımsıcaktırlar. Senin için üzülür, senin için sevinirler. Senin gibi. Derdine üzülür ortak olur, Sevincine sevinir ortak olurlar.
Adamlar vardır; Bastıklarında yer titremez sevinir. Onları üzerinde taşıdığı için, gurur duyar, öldüklerinde bağrına sardığı için. İşte onlar adam gibi adamlardır.
Adamlar vardır; Yaptıkları için kimseden menfaat ya da iltifat beklemezler. Her zaman vermeye hazırdırlar. Ana gibi, baba gibi, yar gibi. Onlar verince sevinir. Alınca hüzne kapılırlar. İnsanlara yük olduk, zarar verdik diye. Acı verir onlara almak veya almak zorunda kalmak.
Adamlar vardır; Kendilerinin, çocuklarının ve yakınlarının kursağından, haram geçer diye titrerler. Üzülürler. Dikkat ederler. Kul hakkı ile ölmemek için. Ahirete göçmemek için.
Adamlar vardır; nerede bir dert ızdırap varsa dindirmek için koşarlar, çabalarlar. Her titreyen çocuk kendi çocukları, her akan kanın sorumlusunun kendileri olduğunu, akan kanların dinmesinin, dindirilmesinin kendi görevleri olduğunu düşünürler…
Evet… Adamlar vardır; “Fırat kenarında bir kurt aşırsa bir koyunu”, hesabının kendilerinden sorulacağının endişesini taşırlar. İşte onlar adamdırlar. Adam gibi adamdırlar…
VESSELAM…
Mustafa Göktekin