- 4729 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
BİR ÖĞRETMENİN DİLİNDEN II....
İlk yazımda meslek hayatım boyunca karşılaştığım ilginç öğrenci sözlerini yazmıştım size. Bugün de yazılı kağıtlarında karşılaştığım ilginç cümleleri belirteyim…sabaha kadar sınav okudum ve kızayım mı , güleyim mi inanın çok şaşkınım….
Bakalım tek tek…
10. sınıftan sevgili Kübra içinde tramvay geçen bir cümleyi nasıl kurmuş?
- Ahhh! o yaşlı akasya ağacını kestiler yerine tramvay yapacaklarmış, bakımını da belediye üstlenecekmiş…
10. sınıftan Mehmet’ e bakalım ne yazmış…
- O kadar sinirliyim ki, sinirimden tramvay geçirdim…
SORU: Yukarıdaki metni açıklık, yalınlık, duruluk ve akıcılık bakımından inceleyiniz.
Sınıfın yüzde doksanının cevabı aynı zaten…
- Metin o kadar açık, o kadar duru, o kadar akıcı ve öylesine yalınki incelemeye doyamadım.
Ahmet’in kompozisyonundan bir bölüm yazayım…
“ Birden telefon çaldı. Telefon İstanbuldaki akrabalarımızdandı. Ve bizi İstanbul’a tatile çağırıyorlardı biz de kabul ettik ve hazırlanıp yola çıktık. İstasyona doğru giderken denizdeki martılara simit atasım geldi ama Ankara’da deniz yok o yüzden Ankara Çayı’nın oradan geçerken ben de çayın üstünde uçuşan martılara simit atmaya karar verdim ancak yanımızda simit yoktu…o yüzden içimde kalmasın diye martılara taş attım ve yola devam ettim…nihayet İstanbul’a geldik orada hem deniz hem de martı var ve simitlerimi rahat rahat atabileceğim….”
Merve’nin tramvay hakkındaki düşüncesine bakalım…
- Ankara’da tramvay vardı da biz mi binmedik…
SORU: Yukarıdaki metni açıklık, yalınlık, duruluk ve akıcılık bakımından inceleyiniz.
Yine Ahmet beyin kağıdından bir buket kelam…
- Metin çok akıcı çok duru dermişim, ortamı gerermişim, sizi sinir edermişim ve ayvayı yermişim…
Bayram öncesinde hastalandım ve rapor aldım bir hafta yani bugün okula gitmeyişimin 2. haftası…
Rapor aldıktan sonra öğrencimle karşılaştım…
Diyalogumuza bakar mısınız?
- Öğretmenim geçmiş olsun, hastalanmışsınız.
- Evet, maalesef bu hafta gelemeyeceğim
- Ohh ohhh! Daha kaç hafta yatırır acaba?
- :(
29 Ekim’de lunaparka gittik ve asansör denen bir oyuncağa bindik öğrencilerimle. Yanımda Murat oturuyor. Bu oyuncağın özelliği hiç ummadığınız bi anda sizi aniden gökyüzüne doğru fırlatması ve aniden yere düşürmesi ve bunu belli aralıklarla sık sık yapması…
Muratla aramızdaki dialog:
- aaaaaaaaaa Murat birden kalktı, birden kalktı bu:(
- hey allahım tabiki birden kalkacak hoca
- durdurun şunu inmek istiyorum
- öğretmen de olsalar hepsi aynı bu kadınların….
11. sınıftan ismini bilmediğim bir öğrencim:
- hocam çok güzelsiniz
10. sınıflardan kendi öğrencim Harun:
- oğlum ne yalancısın…
Yeter herhalde bu kadar bugünlük…
Aklıma geldikçe ve yaşadıkça paylaşmaya devam edeceğim…
(A-Y)
YORUMLAR
çok hoştu meslektaşım...gerçekten de fıkra gibi diyaloglarla karşılaşıyoruz...güler misin ağlar mısın misali...
yanıtlar oldukça komik ve gülümsetici ama bir o kadar da üzücü aslında... hala iki kelimeyi bir araya getirip konuşup yazamıyoruz, duygularımızı ifade edemiyoruz ne yazık ki...
sistemin çarpıklıklarının bir yansıması sanırım bu da...
sevgiyle..
:)))
bir kaç tane de benimkilerden olsun hocam...
-hocam kaç yaşındasınız
-kaç gösteriyorum
-valla ne bileyim bana kalsa hiç göster miyorsunuz
sınav sorusu...yaratıcı drama nedir?
cevap
-yaratmak allaha mahsus hocam...ayıp sizin yaptığınız...dramda olsa allahın yarattığına karışılmaz...
başka bir cevap
-yaratanın hikmetinden sual olunmaz hocam...madem ki yaratan dram yaratmış,oturup ağlayacağız
bu doğumgünümde cep telefonuma gelen kutlama mesajı...gönderen de iki senedir benim dersimden geçemeyen öğrencim...
-hocaaaa...ne doğum günü ya...bir gözün toprağa bakıyor hâlâ ne doğum günü kutlaması...sen ceneza ne zaman onu haber...
ve bende haber verdim...bu sene de geçemeyeceksin okan...bu sebeple baban seni öldürecek...öldürmeden önce bana haber ver tahmini bir zaman ayarlaması yapayım çocuğum...
ah hocam, ne onlarla ne de onlarsız geçmiyor bu hayat...
sevgi ve saygımla...
Ben de sizinle aynı branştanım. Aslında ağlanacak halimize gülüyoruz. Maalesef anlattığınız durum her yerde aynı , kurulan cümleler akıl ve mantığa aykırı , bir de öğrencilerimiz yazmayı ve okumayı sevmiyor . Yazsalar bile sanal alemde anlaşılmayan b ir Türkçeyle yazım ve noktalamadan uzak bir yazı dili kullanıyorlar. Hatta ben msnde konuştuğum öğrencileri , Türkçemizi kurallı ve güzel bir şekilde kullanmaları için uyarıyorum. Ehh ne yapalım zamane gençleri deyip bazen boş veriyoruz ; ama bu mücadelemizden vazgeçmemeliyiz , geleceğin aydınlık gençlerini yetiştirmeliyiz. Güzel ve traji komik yazınız için tebrikler , kalın sağlıcakla.
afrasiyab tarafından 12/30/2008 12:07:47 AM zamanında düzenlenmiştir.
Hocam yazınızı sabah okumuştum.Akşama kadar aklımdan çıkmadı.Güleyim mi,üzüleyim mi?.Tabiiki üzülmekteyim.Lise seviyesine gelmiş öğrenciler hala dillerini rahat konuşamıyor ve yazamıyorlar.
Ulu önderimiz M.Kemal ATATÜRK'ün bir sözü aklıma takıldı kaldı.
''Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.''
Hocam sizin nezdinizde müsaadelerinizle öğretmenlerimize biraz sitemde bulunacağım.İşte eseriniz ortada.Eserinizle övünebiliyormusunuz?.
Hatanın hepsi öğretmenlerde mi?.Tabiiki hayır.
Bu güzelim ve bereketli topraklarda 40 günde kabak bile yetiştiremediğimiz halde 40 günde öğretmen yetiştirip okullara gönderen zihniyeti de unutmadık.
İşte o zihniyetin meyveleri.Ne diyelim ''Vatana millete hayırlı olsun''Zamanla bu da düzelir deyip kendimizi avutalım.Yoksa yenilir yutulur bir mesele değil bu.
Çok acı.Çok.
Konuyu gündeme taşıyıp bilgilendirdiğiniz için teşekkür ediyorum.
SAYGILARIMLA.
Guzusu ne kadar şanslısın. Birincisi güzel ve gıpta edilecek bir mesleğin var. Her insana nasip olmayan Öğretmenlik. İkincisi İnsanlardan yani çocuklardan müteşekkil bitmeyen bir malzemen var. O çocuklar ki ait oldukları ailelerin bir yansımasıdır, görüşleri, düşünceleri bir edebiyatçı olarak bulunmaz bir malzeme deposuna sahip etmiş seni.
Ömer SEYFETTİN Gibi ileride hatıralarında harmanlandığı çok güzel hikayeler yazabilecek bir durumdasın. Ayrıca sevildiğini bilmenin değeri ölçülemez. Ki Öğrencilerin % 99'u öğretmenlerini severler. Hele ki sevdiklerini belli etmeselerde öyleleri daha çok sever. Ayrıca geçmiş olsun dileklerimi bildirir, acil şifalar dilerim. Güzel bir yazı kaleme almışsınız. Sağol, varol,berhüdar ol, Saygılar guzusuna.