- 1293 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
NİYET
Çölde giden bir kervanda bulunan yolculardan birisi bakar ki, yerde uzun bir taş yatmakta. Kendi kendine, bu ıssız çölde bi-neğinden düşmüş veya bir ihtiyacı için inmiş olan bir insan nasıl tekrar binebilir? Bu kişi hasta ve sakat olsa bineğine nasıl binebi-lir? Ben bu taşı yerden kaldırayım da, böyle zorda kalmış birisi olursa kolayca hayvanına binebilsin, diye düşünür ve taşı yattı-ğı yerden kaldırarak dik duruma getirir, yoluna devam eder.
Yüce Allah, bu kulunun diğer kullarına yardımcı olma niye-tinden çok memnun olur, Onun bu güzel düşüncesini, geçmiş günahlarını af ederek mükâfatlandırır.
Bir süre sonra gerilerden gelen bir kervan içersindeki bir kişi bakar ki, uçsuz, bucaksız göz alıcı düzlük olan çölde dikili duran bir uzun taş, Aman Allah’ım buradan gözleri iyi görmeyen bir insan veya dikkati başka tarafta olan bir yolcu geçerken bu taşa takılıp düşerse bir tarafını kırar veya yaralar diye düşünerek önceki yolcunun diktiği taşı yere yatırır ve yoluna devam eder.
Yüce Allah bu kulunun diğer kullarına iyilik olsun niyetiyle yaptığı bu işi de mükâfatlandırır ve bu kulunun da geçmiş günah-larını bağışlar.
*İşte yaptığımız bütün işler niyetlerimize göre Allah ya-nında değerlendirilerek ceza ve ecirleri takdir edilir. Ne mut-lu insanlara yardım niyetleriyle dopdolu olanlara.
*Kim bir iyilik düşünür de o iyiliği yapmaya muvaffak olamazsa Allah o kişiye bir sevap yazar. Şayet o iyiliği yapa-bilirse on sevap yazar.
Kim bir kötülük düşünür de o kötülüğü yapmaktan vaz-geçerse kendisine bir sevap yazılır. Şayet o kötülüğü yaparsa bir günah yazılır. ( Hadisi şerif )
***
H.İbrahim Sakarya