- 12434 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
* MEHMET AKİF ERSOY *
Tüm ömrünü milleti için harcayan, bir garip şairdir MEHMET AKİF ERSOY ne yazık ki onun çektiği sıkıntılar ölümünde bile hatırlanmaya değer görülmemiştir birilerince.
Aynı sıkıntılar ölümünden sonra çocuklarına da miras olarak yaşatılmıştır.
Öyle bir öfkedir ki bu, halen devam etmektedir.
Laik bir ülkenin istiklal marşında dini motifleri kabullenemeyecek kadar ileri bir düşüncedir.
M.AKİF, onların gözünde milli mücadelenin destanı olan İstiklal Marşını yazan adamdır.
Bu şiirine bir de Çanakkale Şehitleri şiiri eklenebilir.
Ötesi üzerinde durulmaz.
Zira ötesi ile ilgili resmi görüş menfidir.
Bu menfilikle ilgili canlı bir şahsiyetin anlattıklarına kulak kesilelim. “Mehmet Akif Ersoy vefat ettiğinde tabutu Beyazıt camiinin avlusuna tek atlı bir arabayla getirilir ve sessizce musalla taşına bırakılmıştı.
Bir üniversite öğrencisi tabuta iliştirilmiş küçücük bir yazıdan cenazenin büyük vatan şairi, İstiklal marşımızın şairi Mehmet Akif’e ait olduğunu öğrenerek bu acı haberi tüm üniversiteye yayar.
O zamanlar adı daha yeni İstanbul Üniversitesi olan Darül-fünûnlu gençler üniversiteyi boşaltır ve akın akın Beyazıt Camiine koşarlar.
Burada cenaze namazını kılarlar. Üniversite yönetimi o zamanlar Ankara’dan aldığı bir talimat gereğince, öğrencileri bu rejim muhalifi, mürteci şairin cenaze törenine katılmamaları için uyarır.
Bütün bunlara rağmen gençler yanlarında getirdikleri Türk Bayrağını, Topkapı sarayından aldıkları kabenin örtüsünü M.Akif’in tabutuna İstiklal Marşının mısraları eşliğinde örter.
Ve cenaze, mahşeri bir kalabalığın omzunda Edirnekapı Mezarlığındaki son istirahatgahına taşınır.
Burada öğrenciler adına bir genç ateşli bir konuşma yapar ve İstiklal marşı hep birlikte okunmaya başlar.
Bu genç sonradan ülkemizin üçüncü edebiyat doktoru payesini alacak olan Abdülkadir Karahan’dan başkası değildir. Törenden sonra polis, Karahan ve arkadaşlarını tutuklayıp sorgulamaya alırlar.
Kendilerine devletin tören düzenlemediği bir şahsiyete neden tören düzenlediği sorarlar. Gençler adına Karahan, şu tarihi ama manidar cevabı verir.
“Efendim, bize dediler ki İstiklal Marşımızın şairi ölmüş. Cenaze namazına gidelim. İstiklal Marşı devletimizin resmi marşıdır. Siz onu kaldırın. Biz de tören düzenlemeyelim.”
O kurtuluş savaşımızın bir destan kalbi, bir destan dilidir.
Cumhuriyet döneminin bir zihin ve beyin fırtınasıdır.
Ölümünün yaklaşması o dar vakitlerde tarihi gölgeden üşüyen, öte yandan ölümün hamasi gölgesine sığınan bir garip, mahzun bir ruhtur. Ama ruhu hiçbir zaman üşümemiştir.
İnsanımızın manen ve maddeten yeniden ihyası için bütün kültür, edebiyat ve irade gücünü harcamış büyük bir kahramandır Mehmet Âkif.
O duasında kendini unutan adamdır.
"Bırak ihanet tam anlımdan vursun beni
İsterse karanlık zindanlarda boğsun
Eğer ölümüm yaşatacaksa DEVLETİ
Bu canı koruyan nefse yazıklar olsun..."
İstiklal marşının yazılışı ile ilgili söylediği şu sözler ders-i ibrettir.
’o günler ne samimi, ne heyecanlı günlerdi. o şiir milletin o günkü heyecanının bir ifadesidir. Bin bir fecayi karşısında bunalan ruhların ıstıraplar içinde halas dakikalarını beklediği bir zamanda yazılan o marş, o günlerin kıymetli bir hatırasıdır..
o şiir bir daha yazılamaz, o’nu ben de yazamam. o’nu yazmak için o günleri görmek, o günleri yaşamak lazım. o şiir artık benim değil, milletin malıdır. benim, millete en kıymetli hediyem budur. ’
"Allah Bu Millete Bir Daha İstiklal Marşı Yazdırmasın"
Bu garip şair-e devlet töreni yapılmadığı gibi, katılanları da mahkum etmeye kalkacak kadar ileri bir zihniyetir..
Bu ne cesarettir ki istiklal marşını eleştirecek kadar ileri bir düşünceyede sahip tirler
"Bir insan öldü mü ondan kalacak eseri,
Bir eşek göçtü mü ondan da nihayet semeri."
O zihniyet kaybolur gider, amma senin ruhun hep baki kalacaktır.
RUHUN ŞAD OLSUN GARİP ŞAİRİM...
YORUMLAR
fakat sayın kibar hasan, mehmet akifin yaşarken ya da ölürken çektiği zorluklar, yine de laik bir ülkenin milli marşındaki, bana göre aşırıya kaçmış dini temayı değiştirmiyor. mehmet akifin, örneğin çanakkale şehitleri'ni ben de severim (benim de büyük dedem çanakkale şehididir) ,ancak istiklal marşının sözleri bence de laik bir ülkenin milli marşına çok da yakışmaz ve ne yazık ki kötü niyetli kullanımlara da açıktır.