- 621 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ON7
İdrak edemeden bir şeyi,derin bir uykunun orta yerinde,düşlerin sahanlığında,karanlığa hapsolana,sessizliği arayana kim ses verir?
Düşüp düşerken,üşüyüp üşürken uykulara uyanamazken yaşamak cesaretliliğini kim gösterebilir de düşler aleminden sıyırabilir ruhunu.?
Kendini kendinden çıkaran kim ?
Ellerimde,pamuk yumuşağı ellerin kayboldu. Sabah mahmurluğu vardı,özür dilerim;yüzüne dokunamadım.
İçimde sonsuz bir eza var idi ,hırpani kılığım ve gözlerim merdiven basamağında donmuştu.
Kapı aralığına güneş şavkıdı,çiçekler patladı;akşamında karanlığın yıldızlar patladı.
Rağmen,hiç bir şeye uzak olmadığım kadar uzak olmaya çalışıyordum. Gözlerini saplayacak yer mi bulamadın?
O Dedi:
-Elini tuttum. Kaba,çirkin ellerimde pamuk yumuşağı ellerin kayboldu.
Yağmur toprağa hücum eder;şimşekler gökyüzüne çakılır. Apak yanar cemalinde gözlerin.Beyazında sen siyahında ben,öncesizliğin ve sonrasızlığın.
Çiçek toplayan eller siyaha solduğunda;benliğime çokuşan zuhurat olduğunda;aldanışlardan kovuldun onyedi
-Başucunda tutuyordu ellerini onyedi,kime kimden yakın olduğunu sanmakta idin? Hani ismin sana yabancı geliyordu;kendini izliyordun;bir an nasıl da yabancı gelmiştin kendine?. Duvarlara çarpıyordun. O duvarlar seni inşa edebilecek mi?Yolundaki engeller yolun olduğunda;ölümsüz olmak isteyecek;korkaklığını ninnileyecek ve emzireceksin. Ben zuhurat olmadım. Senin aldanışın olmadım ve senden kovulmadım. Ama sen her gün kendinden kovulacaksın.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.