Maraş katliamı
Maraş katliamı faşizmin ilerici-mazlum halkımıza yönelik ne ilk,nede son saldırısıdır.
Ama,Maraş katlıamının yıldönümü nedeniyle Maraşları unutmadığımızı ve unutmayacağımızı belirtmek istedim.
Kısıa bir analiz:
bu yıllarda Türkiye kutuplaşan siyasi coğrafyada yerini ABD’den yana olmış,SSCB’ye yönelik anti propagandanın önemli bir merkezi olmuştur.Türkiye "soğuk savaş" politikalarının derinden hissedildiği bir yerdir.Trans-nasyonal istihbaratın merkezi konumundadır.Bu doğrultuda irili-ufaklı sağcı ve milliyetçi gruplar ve örgütler emperyalizmin himayesine girmiştir.Halka yönelik eylemleriyle bu gruplar daha sonra gündeme gelmişlerdir.Kontrgerilla,gladyo,"ziver bey"ler bu ortamın ürünü olmuştur.Yıllar geçti,bu olaylar yeni yeni katliam ve işkence literatürüne girmeye başladı.Bu durumu artık kanıksadık artık;birileri katliam yapar,sûikast düzenler,mahkemeler ilgili-ilgisiz kimseleri yargılar ve davaların gel-gitleri akabinde serbest kalırlar.Çaresiz dürüst demokratlara ise,erişebildikleri kadar bu olayları yazıp çizmek kalır.
Maraş olayı katliamla sonuçlanmadan önce olay ile ilgisi olan kişi ve kurumlar zemin hazırlamak için bütün olanaklarıyla sünnî kesimi olaya dahil etmek için camiler yakılarak inançları tahrik ediliyor ve propagandalar geliştiriliyor."Kızıllar ketimizi bastı" anonsları günlerce sürüyor.
Aslında bir katliam yapmak için pekte tahrik ve zemine ihtiyaçları yoktu.Olaydaki aktör ve piyonların çoğu siyasi parti yandaşı ve yerel yöneticisiydi.Onlar için öldürmek mesele değildi,önemli olan niçin öldürdükleriydi.
Bu yıllar,ilerici-sosyalist güçlerin geliştiği, bağımsızlık taleplerin öne çıktığı yıllardır.Tarihin karanlık sayfalarına gönüldüğü düşünülen kürtlerin ulusal uyanışı,işçi ve emekçi mücadelesinin önemli ölçüde siyasi olgunluğa kavuşması egemen güçleri korkutuyordu.Ulusal ve sosyalist mücadelenin yaygınlaştığı dünya coğrafyasında Türkiye hakim güçler açısından önemliydi.
Maraş ve benzer olayların bir uluslar arası, birde yerel tarafı vardır.12 mart’ta hedeflerine tam ulaşamayan faşizm, yeni bir askeri rejime ihtiyaç duymaktaydı,ilerici güçlerin toplumsal ve siyasal taleplerini bastırmak için.Maraş katliamıyla 12 Eylül darbesine giden yol açıldı.
Olay sabahı,milliyetçi-faşist grupların etkin olduğu çevre illerden Maraşa insan unsuru akın eder.21-27(1978) tarihleri arasında, dömemin hükümetince saklanmak istenen ölü sayısı yüzleri bulur.Hane hane gezerek insan avlıyorlar Maraşta.
Katliam mağduru ve tanığı bir kadın,"namusuma,çocuklarıma dokunmayın,canım sizin olsun" dedim diyor, ama sonuç değişmiyor.
Ayni dönemde sayın Demirel "bana sağcılar cinayet işliyor dedirtemezsiniz" diyor.Düşündürücüdür.Daha sonra madımak otelini gördüğünde acaba ne demiştir.
Olayla ilgisi olduğu için sıkıyönetim mahkemelerinde yargılanan 804 kişiden 29 kişi idam,7 kişi müebbet hapis,321 kişi ise 1-24 yıl arasında hapis cezası ile cezalandırıldı.1/6 oranında cezai indirim uygulanarak cezaları azaltıldı.1991 yılında çıkarılan TMK ile bu kişiler serbest bırakıldı.Daha sonra bazıları mebus sıfatı ile meclise girdi.
Katliam yıl dönümünde çeşitli hatırlatmlar ve protesto eylemleri yapılacak,duyarlı çevreler bazı köklü değişimler isteyecektir,haklı olarak.Acaba bu yok etme mantalitesi ne ölçüde değişti?
Bana soracak olursanız, fazla bir şey değişmedi.Hala temel haklarını görmezlikten gelerek,bir tek sünnî vatandaşın olmadığı Alevi köylerine cami dikmek,Alevisiz "Alevi açılımları" geliştirmekle uğraşılıyor.
Uygulanan şiddet politikaları ile insanlar göçe zorlanarak,Alevi bölgeleri Alevisizleştirilmiş.Bu bölgeler artık gerici güçlerin odağı haline getirilmiştir.Ayni zihniyet,bu günlerde yerel seçim şiarlarında "ya sev,ya terk et" demeye başladı,muftelif yerlerde.
Çözüm:
1982’nin yasakcı,anti demokratik anayasası yerine,çoğulcu,demokratik,katılımcı,sosyal ve siyasal özgürlüklere dayalı bir "toplum sözleşmesi" yaratarak bir arada yaşama kültürünü geliştirebiliriz.
YORUMLAR
Ayni dönemde sayın Demirel "bana sağcılar cinayet işliyor dedirtemezsiniz" diyor.Düşündürücüdür.Daha sonra madımak otelini gördüğünde acaba ne demiştir.
O günlerde yeni serpilip gelişiyor, olayları tam anlmakta güçlük çekiyorduk. ve yaşamımıza bir çok olumsuzlukları yansımıştır olayların. Tarihi gerçekleriyle güzeldi yazı. ve bu düzen her zaman korudu o uşakları.
Yürekten tebrik eder, sevgiler, saygılar sunarım.
Hep ayni yanlış hep ayni görüşler siz şartlanmışınız bildiğinizi işlersiniz işleyin en büyük yanılgınız ne biliyormusunuz siz aslında dinli dinsiz ayrımı yapmaya çalışıyorsunuz onuda kendinize güvenemiyorsunuz alevi dedğin köylerdeki camiler git bir bak nasip olrsa sünnilerin en az iki katı namaz kılan vardır onlarla aramızda din farkı yok mesep farkı vardır siz dinden bihaber olanlar aleviliği bilmediği için kullanma telaşındalar gidin en doğuya bakın camilere bunun en bariz örneğidir siz kiminle kimi karşılaştırıyorsunuz ve onlar biliyor ki müslümanlar birbirinin kardeşidir göbek bağıyla bağlanmışlardır biliyorum hoşunuza gitmeyecek sileceksiniz silin ama artık bitti kimi dağda kimi şehirde çalışanları herkes biliyor oyuna gelmiyoruz gelmeyeceğiz hele kahramanmaraş hep kahraman olarak kalacak buna gücününz yetmeyecek anlattıklarınız sanki birileri planladı gidip evleri bastı çocukları öldürdü ya buna siz inanıyormusunuz bu millet kerizmi yutarlarmı siz o devri biliyomusunuz günlerce sürdü çatışmalar iki taraftanda bir sürü insanlar öldü sizin gibi karıştırıcılar yüzünden ama sizler kaçtınız o zamanda yoktunuz işiniz suyu bulanıtmaktı ve bulanıttınız göreviniz bitmişti şimdi başka yol bulmaya çalışıyorsunuz ama boş diyorum artık insanlar cahil değil . kim alevi kim kürt kim ermeni az çok herkes biliyor siz bilirsiniz istediğinizi yapın istediğiniz kadar yırtılın ayni cemaat sayfalarınızı dolaşın dilinize sağlık deyin ben diyorum dilinize sağlık çünkü kendinizi bitiriyorsunuz çırpındıkça batıyorsunuz.kolay gele
birilleri öldürüyor
birileri ölüyor
ve çözümler sunuluyor
şunu hep unutuyoruz
o öldürenler çocuklarına temelden alevi düşmanlığını aşılıyor
tekerlemelrinde birbirlerine küfürlerinde
bir "kızılbaş gibi "almış başını gidiyor.
ne katliam biter
ne de mezhep ayrımı
temel düşmanlık
temel kin
temel yezid gibi koltuk sevdası
yazınız için teşekkür ederim.
Evet dost, Maraş olaylarında gerici, yobaz ve faşist güçler ve onu kullanan kuklacıbaşıları ülkede Alevi ve Sünni kavgası çıkarmak için bir senaryo uyguladılar ve bu senaryoyu en sorunsuz uygulama işini sağcı ve yobaz güçler üzerinden ihale ettiler ve sonuç Maraşta katledilen onlarca alevi ve ilerici demokrat insanlar oldu...Bu olaylar Çorum ve Sivasta da uygulandı.Bu gerici, yobaz ve faşist güçlerin katliamlarını unutmadık, unutmayacağız ve unutturmayacağız... Eline yüreğine ve kalemine sağlık dost saygılar...
o dönemdeki siyasi depremin haritasına bakarsak fay kırığının türkiye haritası üzerinde nerden başlayıp nereleri içine alarak ikiye böldüğü en önemlisi böldüğü ayan beyan ortadadır ki burada " böl -parçala -yönet "tarihin vazgeçilmez ilkesi uygulanmıştır yine..
masum insanların nasıl kışkırtılıp kullanıldığını kardeşin kardeşe nasıl düşman edildiğini bir kez daha içimiz yanarak açık seçik görürüz ...
bu üzüntülerden ders çıkarabilmek ise tek kârımız olacak bu da bizi güçlü kılacaktır....
anlamlı düşünülesi yazıya yürekten teşekkürler değerli yazar...
sevgim saygım her daim...
SABİHA KÜÇÜKTÜFEKÇİ tarafından 12/11/2008 12:15:38 AM zamanında düzenlenmiştir.
değerli dost yine günce ve harikka bir yazıyıla karşımızdasın
yüreğindeki bu duyarlılığı kutluyorum
bir; faşizm çağımızda bir insanlık suçudur ve hiç bir şekilde insan olma gerçeğiyle bağdaşmıyor.bu düşünce bir insan utancıdır,çağın literatöründen silinmek üzeredir.
iki; faşizm ve onu besleyen "milliyetçilik" düşünceden ve renklilikten uzaktır,yoksundur,bilimdışıdır,kühnedir.
hiç bir insansal değeri ifade etmez.
üç; fişizm çıkarcılık üzerine şekillenir.toplumsal değerlerin en büyük hırsızlığını bunlar yapar.faşizm ulusal soygunculuktur.
bu amaçlarını gerçekleştırmek için;milli ve ulusal değerleri kulanır.din dahil her türlü silahı kulanır.toplumsal kaos ve bunalım yaratırler amaçları kanla beslenmedır.ülkemizde bunların yığınca bariz örnekleri vardır.anlattığınız maraş katliamı mesela...
analiz dahada uzatıla bilir
afına sığınarak uzatıyorum katıldığım harika bir yazı.
bugünkü iktidar bu faşizm'ın ılımlı islam kimliğine bürünmüş takiyeci biçimidir.zaten tüm kadroları bu ekolda gelmedir."YA SEV,YA TERK ET" söylemim "TEK MİLLET,TEK DİL...vb gibi kalitesiz ucuz söylemler utanç vericidir.
bu topluma ve bu toplumun renklerine ve müzaiğine hakarettir
bu söylemler suçtur. milliyetçilik bu yüzden insanlık suçudur...
saygılarımla
''YA SEV, YA TERK ET'' diyenler kimi nerden kovuyorlar, kendindilerini ne sanıyorlar, birileri o ülkenin evladı da diğerleri nereden geliyor, geldikleri bir yer var da oraya mı git diyorlar, kendilerini o ülkenin tek sahibi mi sanıyorlar bunlar? Bu laf kimin için söylenirse söylensin milliyetçi bir laftır ve milliyetçiliğin de sizin de yazınızda bahsettiğiniz gibi ne tür katliamlara yol açtığını herkes gördü ki bunlar saymakla bitmez örneğin Dersim, Maraş, Sivas, Çorum, Malatya, Gazi Katliamları gibi. Ve hala da bu ve buna benzer katliamlar devam ediyor...
Milliyetçilik ve faşizm bilimdışı bir düşüncedir ve özünde de şiddet vardır . Şiddetin olduğu yerde de sevgi olmaz ...
Güzel bir yazıydı, sevgilerimle fesih...