isimsizdim....
Uçurum kenarında yarım bir düştüm ha bire seviyordum…H.Şahinbay
Ay gökle yer arasında sızlanan mavimsi ayarsız bir pencereye yönelirken bütün yollar, bütün ırmaklar sana akıyordu. Bedenimde tuzsuz , anlık bir sancı harmanlarken duygularımı el ayak dengesizce saldırıyordu semaya. Sen tarih öncesi hengameyi modern zamanlara davet ederken, titreyen gözlerimde korkuyu aramak çok ahmaksızca yapılan davranış biçiminin tam adıydı.
İsimsizdim…
Cennette kaybolmuş her türlü güzelliklerden demlenmiş yürek sızısını sağanak yağmurlarda yitirmiş, sorunlu bir coğrafyanın ılık ılık kanayan yarasında kabuk bağlamıştı tenim.
Yağmalanmış bir kalenin diplerinde açan kar çiçeğinin kokusunu ağaç köklerine salan sarmalın halkaları tek tek kopuyordu adeta…
İsimsizdim…
Lodos çarpıyor kahrına, kum dökülüyor mazinin eteklerine. Anılar gevezeliğe hazırlanıyor. Gelip geçen bütün merdivenler aşka dokuyor ilmiklerini. Gece hesap soruyor harikulade güneşin doğuşuna. Toprak parçalarken aydınlığı, ansızın umutlarının çıkmaz köklerini zaman söküyor...Ellerim.. ellerim kıyıya vuran ıstakozların cildinde sergiliyor hünerlerini.
İsimsizdim…
Kalemim kapkara bulutlara gök kuşağı çiziyor, birden mutlu bir tebessümle sen aynalarda boy gösteriyordun.Yeşil ve kırmızı kelimeler boğazımda yalpalıyor,Dört mevsim esen endamında kayboluyorum sanki.Kum taneleri yüzünde hüzünlü şekiller resmediyor.Günlerden yine senden sonra bir gün..Rıhtımda kuşlar, havada meşrep bir gürültü,Rus bandıralı bir geminin düdük sesi yırtıyor karanlığı.İçim titriyor ve sen aklımda hep ayaktasın heyecanlı,bir an önce gidecekmişsin gibi tedirgin..
İsimsizdim…
Ben yıldızlara gel dedim sen güneşi bekledin. Aşkın huzursuz yanı vardı güneşin ısıtırken yakmasını hatırlatan. Marifet su almadan gülücüklerimizin karaya yaklaşabilmesiydi.
Yamalı bohçalarımızdaki gül kokularını serpmek en iştahlı cümlelere bize göre değildi.
İsimsizdim…
Bütün kelimeleri biliyorum, sende sözcüklerim atışıyor, hecelerim boğuluyor. Gizli gülüşlerini
Seziyorum ve birden bire tepeden tırnağa sarsılıyorum. Zamanım yok gözlerinde tükenmeye.
Yağmalanırken gözlerim suskundu dilim. Bıraktın öylece tarifsiz kaldım.İsmimi unuttum
..artık isimsizdim…
YORUMLAR
Gecenin bir yarısında küflü ve dökük dört duvarın havasını teneffüs ederken içtiğim sigaranın dumanındaki zikzakları izliyorum fütursuzca.
Ve diyorum ki;
Kaybolup gitsem
Kaybolup gitsem
Buz gibi bir okyanusun ortasına bırakılan kibrit çöpünün geride bıraktığı izler kadar kısa olsa tasalarımın uzunluğu.
Ve kaybolup gitsem;
Meltem rüzgarlarında ilk eriyen kar zerrecikleri gibi.
Hükmünü koymalısın esaretinde özgürlüğün ve yaşam tadında bir hayat aramalısın uçup giden her an’ın sürgününde.
...kutluyorum
namık cem