- 1474 Okunma
- 9 Yorum
- 1 Beğeni
SAATLER AŞKIN DÜŞMANIDIR…
Bir saate bakarak seviyorsanız ,bir saate bakarak bekliyorsanız,bir saate bakarak yürüyorsanız, beraber bir lokmayı bölüşürken, bir yudum çaya kırmızılaşırken gözünüz saatteyse, ve saatlerle aranız iyi değilse ve kolunuza takmaktan nefret ediyorsanız zamanı, bir şey yarım kalıyordur içinizde. Boğazınıza düğümlenen şey odur işte…Sabahı kuşların uyanmasından, ikindiyi ağaçların yaprağından, geceleri yıldızlardan, umudu denizlerden sormuyorsanız ve bütün bunlar olup bitiyorken siz ayrı sokaklarda ayrı ışıkların altında aynı şarkılar dinliyorsanız, gözünüzü acıtan damla odur işte...Gözünüzden düşen kristal gül..Bir yanınızı eksik bırakıyordur.Adını sormaktan utandığınız ve kendinize bile itiraf etmediğiniz, uykularınızdan fırlatıp atan sizi…Ne varsa bu sensin dedikleri… o şeyin adıdır AŞK..
Günlüğüne bunları yazdıktan sonra burnundan derin bir nefes çekip ağzından verdi,hızla yerinden kalkarak pencereyi açtı. Duvardaki üzerindeki eczane ismi yazan promosyon saati hışımla yerinden söküp dışarı fırlattı.Gecenin sessizliğinde kırılan camın tiz yankıları bütün mahalleyi sardı. Herkes bu sesi duydu, oralı olmadı. Bilselerdi ki kırılan, parçalanan bir saattir,ve anlayabilselerdi… Hepsi özgürleşecek ve boğazlarındaki yumrudan kurtulup,ya o evleri bir daha dönmemek üzere birer birer terk edecek yada karılarına çocuklarına can havliyle ve asla bırakmamak üzere sarılacaklardı..Bilselerdi ki kırılan bir saattir, aşkları ya da kendi yaşadıklarına ne isim veriyorlarsa o, yani her şey sahicileşecekti..
Salvador Dali’nin hani şu saatlerin eridiği, asıldığı, kuşlaştığı tablosunu da duvardan alıp camdan atacaktı ki bir kıpırtı karanlığın içinden yayılan bir kalp atışı onu durdurdu.Kafasını camdan dışarı çıkarıp baktığında karşı binanın çatısının köşesinde kıpırdamadan duran martıyı fark etti..İkindi ezanından beri orada öylece duruyordu..Ay ışığının altında her tarafından acılar dökülen bir silüet sessizce onun dünyasına giriyor, göz bebeklerini kavuran bir damla gözlerinde çoğalmaya başlıyordu.Martı ve bürokrat ne zaman yüzleşse serçe ortalıkta olmuyordu çünkü;
Kalktı ve dua etti.
-Allahım sana şükürler olsun…Serçeyi buldurduğun için..İyi ki şu an yanımızda değil..Yoksa acımıza dayanamaz..ağlar ve gözündeki kristal gülü düşürür dü..
YORUMLAR
Kanatmak gerek sensizliğin yarasını unutmamak adına
İnsafsızca ilerleyen saate düşman kesilse de gözlerim
Seni geri getirmez bilirim
Alıp benden kaçıran zaman
Sen herşeye inat
Bütün ayrılıkla nispet yapsanda
gelsen ansızın
Geldiğinde zaman dursa gözlerinde
Ortadan kaybolan serçe
Kanatlarını çırparak dönse başımız üstünde
Şahan bey harika bir yazı yürek dolusu tşk ediyorum en derin saygı ve sevgilerimle
Bir gelsen, bir gelsem...
Bitecek bu hallerim,
Bu müptela nöbetlerim, bu paslı nefeslerim
İkincisine kavuşacak, ayaklarım, ellerim
Bir gelsen, bir gelsem...
Caddelerde haykıracak, tek celselik beraatim
Yaprakları yeşerecek çorak bedenimin
Kimliğini giyecek yeniden, şu ruhsuz tenim
Bildiğin gibi değil sevgili;
Böyle anlarda sana kurulmuş bir saat gibiyim...
..........
Okuduğum yazı ve şiirlerin altına kendi şiirlerimden alıntılar yapmak gibi bir alışkanlığım olmamasına rağmen, yazının adında saat görünce dayanamadım, içinde saat geçen ve tema olarak da yazıyla örtüştüğünü düşündüğüm şiirimden bir bölümle bu yazıyı yorumlamak istedim...
Fakat bu yazı daha karamsar duygular içinde yazılmış, sevgilinin gelmemesi ihtimaline yoğunlaşarak ve yokluğuna nerdeyse şükrederek...
Oysa orda olmalıydı, belki yazının akışı değişirdi, belki sırf sabah tez olmasın diye anlatılırdı hikayeler...
Güzeldi arkadaşım, tebrikler...
zaten saatle kavgam var ne zaman geçmesin desen hızlandırılmıştır sanki zaman,ne zaman ki naıl geçecek bu buhran desen sanki zaman durur saatler durur bu hep böyle sürer gider ...sevdiğinin yanında zaman dursa deriz aslında bütün saatleri ve zamanları o mutlulukla geçsin isteriz bitmesin o an deriz ama ne çare bir an dır o yaşanan hayatta anlardan ibarettir mutlu olduğumuz anları huzurlu geçirmek dileklerimle saygılar...
her anı nız bayram sevinciyle geçsin...
zamana takılmadan anda yaşamaktır aslolan...anın farkındalığı içinde, geçmiş ve gelecek arasında gitgel yapmadan anı harcamadan yaşamak...
bazen bir an, bir ömre bedeldir...
ana sonsuzluğu katan aşk varsa, dünya durur, zaman durur...
aşk çekip gitmişse, saatleri kaldırıp atmak en iyisidir ama sevgiliye ayarlanmış içimizdeki saat susar mı ki...
tüm zamanlarınız anın sonsuzluğundaki güzellikte olsun...
bayramınız kutlu olsun...
İki kişinin içine girip bütün varlıklarıyla paylaşabildikleri tek bir an bile bütün hayat boyunca hatırlanmaya değecek kadar parlaklık katar yaşadıklarımıza...
o anları atmayız..
Ve zaman acıları ve sevgiliye kavuşma anlarını uzatır..
Mutluluları ile kısaltır diye biliyoruz...
Woolf dediği gibi, bütün yaşamımı, beni yaratan ve aşkım arasında pay ettim, zaman dokunmuyor artık bana...
Sevgimle..
Çok güzel di..