LAL KAL...
kuyudan artık yusuf çıkar mı ?...
parça parça olayım, böyle zulüm korlandıkça yüz kere - kendim - olmaktansa.. hey
arkadaş dağ istemiyorum bana göğü ver , maviltili , ikindili, sarışın... ben ayrılayım yolumdan , dünya doğruyu yolmasından saçından...
kıyım hep kıyım, çiğ sütün ırmağında boğulduk , her yerde gül var ama - kokusu yok- ... birimiz diğerinin zehirlenmesi , hoşgörü panzehir ..
artık gökkuşağı çalıntı, renkler yara sarısı , çiğdem lâl ....
dokunma sesime dolan anneye, dokunma .....bırak çocuk öleyim ,, dört nala suçla büyümekte her şey .. bırak ....
ateş tozu kaçmış gözlerime, hep yağmur büyütür yangınımı.... ey zeus : beni aşkta boğ sende dirilt beni ....
utandırtma , beni sev kader, yıkma yağmalama neden hep çiçeklerimi uçurumlara ektin..
herkes çağının akrep sokması , gülmek yalan söyleyenlerin tavrı ,
bırak yangın olayım be su yakıyorsa .
tanrı vekalet vermiş - sen niye öldürüyorsun-..