- 585 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
AKTÜTÜN KALINTILARI
AKTÜTÜN KALINTILARI
Hastanede gördüğüm yaralı uzman çavuş gözü ve bacağından yaralı, yaralı derken sağ göz ve de bacağı kopmuş vaziyette. Bir sandalyede kendince yön bulmaya uğraşıyor ve üzgün, çok üzgün. Oturduğu sandalye sözde, sandalye olsa bari dönüp geçmiş olsun dediğimde çok onurlu bir unvan aldığını, gazi olduğunu ve gururla taşıyacağını fakat ilgisizlikten çok dertli olduğunu söylüyor. Merakla sorduğumda, ne olsun diyor, sağlam olan gözünden damla damla göz yaşı damlıyor ve öyle yüreğimi acıtıyor ki, sanki okyanusa düştüm boğuluyorum sandım.
Titreyen sesiyle konuşmak istiyor, o arada neler oldu diyen sesler yükseldi çevreden ve sevgili gazimiz iki koltuk değneğini alarak, bakın diyor bunlara, benim ayağım olacak bundan sonra, parlak, yeni ve sıradan koltuk değneği diye düşündüm. Birden bir seksizlik oldu ve titrek bir sesle yine kendisi bozdu sessizliği. İşte bunlar benim, hem de kendi malım, devlet bunları bana elli ytl karşılığında sattı diyor ve ekliyor ben şimdi vatan sağ olsun, kalan bacağım feda olsun diyemiyorum. Kırıldım, darıldım, onurla taşımak istediğim gazilik unvanını zedelerim korkusu içindeyim. Bacağımın bedeli, ya gözümün bedeli diyor.
Bende bacağımı istiyorum, gözümü istiyorum, yavrumu görmek için gözümü istiyorum. Onunla koşmak için, top oynamak için. Ben de bunları istiyorum diyor. Biz Anadolu’dan askere giderken gururla gider, ya gazi ya şehit olmak için kına yakarız ama şimdi artık inancımı yitirdim. Vatan sağ olsun diyenlerde, yalan söylüyor. Çünkü hep garipler asker, ya diğerleri nerde? Verin gözümü, verin bacağımı diyor. Alın koltuk değneklerinizi, yeniden satın, ben bacağımı istiyorum yavruma koşmak için diyor. Feryat ediyor kim duydu, sadece hastaneye gelip saatlerce sıra bekleyen bir kaç gariban duydu. Duyması gerekenle, A ve B polikliniklerde oda neymiş diyenlere, ney mi sınıf ayırımı, beş yıldızlı otel lobisi gibi oturmuşlar kontlar, kontesler, hemşireler servis yapıyor. Gel de isyankar olma, bunların oğulları gitmiş mi askere, asla gitmediler. Hastanede bile yerler ayrılmış.
Şimdi soruyorum, öbür dünyada tel örgümü çekecekler acaba? Bir kaç hafta önceydi, şehidin anası babası kovuluyordu hastaneden, görsel basın haber yapmıştı. Şimdi karşımızdaki düşman sevinmezimi, bakın neler yaptık diye. Böyle mi sahip çıkmalıyız yurdu savunanlara?
Ve gazinin isyanını haklı buldum, çok üzüldüm. Bu kadar duyarsız olmak gereklimi yada bu kadar ayrım. Kendi içinde yaşayan bir kuruluş, nasıl olurda başarılı bir ülke savunması yapar diye düşündüm. Lakin cephede hiç kimse “sen yanımda savaşma, ben senden kıdemliyim demez” her halde. Fakat en önemlisi, şehit ve gazilerimiz bu şekilde üzücü olaylar yaşamamalı. Bizim için gözünü, kolunu, bacağını yada hayatını kaybetmiş. Yurt savunmasında, vatan sağ olsun demiş, yaralı yüreğiyle anası babası.
Şimdi size soruyorum, bu gazimize koltuk değneği parayla satılıyorsa sizce üzücü değil mi? Acınacak haldeyiz değil mi? Benim yüreğim yaralandı bu gün, siz ne dersiniz?
Gurbet meleği
YORUMLAR
Şehidine, gazisine, yakınlarına beş yıldızlı bir yaşam sağlamak gerekmez mi ülkesinin?
Acınacak değil, imrenilecek bir yaşam sağlayamıyorsak takkeyi önümüze koyup düşünmeliyiz biraz..
Yazıklar olsun...
Hatırlattıklarınız için teşekkürler Hafize hanım..
Selam , saygılar...