- 611 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
RAMAZAN DAVULCUSU
Ali ,Mesut ve ben on iki yaşına girmiştik.Bu ramazan eksiksiz tutacaktık orucu.ilk teravihe gitmiştik.Sözleşmiştik.Bu ramazan eksiksiz tutacaktık orucu. “Eksiksiz teravih ,eskizsiz oruç” “akıl baliğ sayılıyoruz artık…”gibi sözler etmiştik.Ramazanın ilk günü,üçümüz de oruçluyduk
İkinci gün ,Ali:
-Süleyman oruçlu musun
-Hayır
-Neden
-Annem sahura kaldırmadı.
Yer yarılsaydı da Ali beni görmeseydi.Görmüştü işte.
Ali köy korucusunun oğluydu .Ramazan davulcusunun geceleri fenerini taşıyordu.Ali:
-Süleyman gel bize katıl .Sahurları kaçırmazsın.
-Tamam .Bunu neden düşünmedik.Ramazanlarda davul adeti ne güzel.İyi ki, böyle bir adetimiz vardı.Değilse ne yapardım ben.Bir çözüm bulduk işte.
Arayıp bulamadığım şeydi bu .Ali Davul çalmaya gidecekleri vakit beni uyandıracaktı.
Gecenin yarısıydı.Çakallar uluyordu.Vadiden gelen su sesi,Bir kaval sesi,Yeşil yapraklarda rüzgarın sesi …Sessizlik denizinde kayboluyordu.Annem:
-Sen daha uyumadın mı
-Uykum gelmiyor.Sahura kadar uyumayacağım.
-Söz bu gece uyandıracağım seni.Haydi uyu şimdi.
-Davulcunun fenerini taşıyacağım
- O da nerden çıktı
-Biz üç arkadaş birbirimize söz vermiştik
-Ne sözü
-On iki yaşına girdik .Akıl baliğ sayılıyoruz .Orucu eksiksiz tutmalıyız.Ben büyüdüm demek ne güzel şey. Herif oldu oğlum desin babam.
Uzaktan Alinin sesi geldi:
-Anne beni Ali bekliyor
-Hava serin paltonu al
Ali:
-Çizmelerini giy Süleyman ,dereden geçeceğiz ya…
Davulcu:
-Aşağı mahalleden başlayacağız…
Köpekleri uyandırmadan aşağı mahalleye varmıştık.Saatine baktı davulcu
-Yarım saat var .Bekleyeceğiz.
Ali:
-Görev taksimi yapalım
-Ben feneri taşıyacağım .dedim
-Bana da davulcuyu köpeklerden korumak kaldı dedi Ali.
-Mesut ta bizimle olsaydı.dedim
-Ramazan türküleri söylerdi …dedi Ali.
Ali başından geçen bir olayı anlatıyordu:
-İnek hırsızlarını kovaladık .İşte şuradaydılar.Şurada arabaları duruyordu.Babamla dolaşıyorduk .Bu saatlerdeydi.
-Yine hırsızlar gelir mi
-Korkma Süleyman gelmezler
-Ya gelirse.
-Ramazan da hırsızlar ;hırsızlığı bırakır, sarhoşlar içkiyi
-Ben de sahura kadar uyumayacağım işte.Anneme de iyi bir ders olur bu.
Davulcu:
Annen suçlu değil ki,Anneler çocuklarını çok sevdikleri için .Onların oruç tutmalarını istemezler.
-Ben annemin beni sevdiğine inanıyorum .Davulcu amca yanlış anladın .Beni sevmese buraya gelirken arkamdan “Paltonu unutma diye neden seslensin.Aliye karşı mahcup olmuştum .Sözümü tutamamıştım ve annem bana yardımcı olmamıştı.Benim fikrimi sormamıştı.Hiç sormuyor da .Hep böyle yapıyor.Bu huyunu hiç sevmiyorum…Beni anlamak istememişti.
-Anlıyorum seni
-Daha önceleri sabah namazlarına da kaldırmıyordu .Şimdi kaldırıyor.
-Büyüdün artık
-Büyüdüm diye değil.Bakın anlatayım .Anneme bu ilk ders olmuştu.Sabah namazına kaldırmadığı için .Sabah namazına kadar uyumama kararı almıştım.
Ali
-Nasıl dayandın
-Ay dede nasıl dayanıyor. Çoban Mustafa nasıl dayanıyor. .Vaktin nasıl geçtiğini anlamıyordum bile.Bazı geceler ay dede bana masal anlattı.Çoban Mustafa’nın kavalını dinledim .Yine söyleyeyim namaz kıldım . Çok gece kitap okudum .
Annem ,canım annem maksadım seni üzmek değil.
Davulcu:
-Yinede üzüyorsun
-O beni ben onu
Ali
-İnsanlar konuşa konuşa.
-Evet en doğrusu bu . annemle konuşacağım Ali;Annem üzülmesin.O benim bir tanem…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.