11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1654
Okunma
Elvedalara kapalı yüreğimde açık kalan bir merhabaydın sen. Kimselerin göremediği, kimselere göstermediğim yanlarımla gelmiştim sana. Gördün, anladın, belki biraz sevdin ama hiç değer bilmedin yar. Hiç değer bilmedin!
Gidiyorum şimdi, kal o marur başınla yaban ellerinde. Belki kuşların yine uçacak göğünde, belki rüzgarların esecek günü birlik sevdalarına. Bir gün, leş kargalarının üşüştüğü gönül limanından çığlıklarını duyacağım.
Dön diyeceksin,
Gel diyeceksin,
Gelmeyeceğim!
Üzüleceğim elbet, gecelerimin alacasını erdireceğim sabaha ağıtlar yakarak. Ezanları okunacak bulunduğum şehrin, ellerimi açıp seni dileyeceğim. Süngülü yüreğimden akan kanı içerek yapacağım sabah kahvaltımı. Sevdamın onurlu ateşinin ısısında demleyeceğim ayrılık kokan çayımı. Nasıl atlatırım, nasıl onarırım bilemem bu kırık kalbimdeki sevda yaramı. Bildiğim tek şey, onurumla sevdim, onurumla gidiyorum. Hoşçakal sevgili, kal sevgili, hoş kal...