GURBET NEDİR Kİ?
İnsanların alıştığı, sevdiği topraklarda, sevdiklerinin bulunduğu, kendini mutlu hissettiği yerlerde yaşamak istemeleri en doğal haklarından biri. Ama bazen ayrılıklar, gurbet ya da gurbet hissiyatında bir hayat, bazen iş, bazen ideal hayaller gereği ya da çeşitli başka sebeblerden dolayı kaçınılmaz bir hal bir yaşam tarzı olabiliyor...
Zaman zaman gurbet, ayrılıklar konusunda düşüncelerimizi çeşitli şekillerde dile getirir, duygularımızı paylaşırız... ’Gurbet garip için zor bilmecedir’... ya da ‘’Gurbet o kadar acı ki...’’ diye başlayan hüzünlü nağmeler kulağımıza gelir, bizleri bir hüzün çemberine sarar sarmalar ve alır bir yerlere götürür...
Ayrılıklardan kurulmuş hayatlar birbirlerine benzer. Kimi anadan babadan kimi de evlatlarından, kimi de vatandan, yardan ayrılmıştır, hasret duygularıyla yürekler yanıp tutuşmuştur...
Aslında Dünya hayatı, biz DÜNYA SÜRGÜNÜ olan insanlar için başlı başına GURBET değil midir ? Ama Rabbimiz bize bahşetmiş belirli bir süre için dünya hayatını ve tüm güzellikleride biz insanlar için var etmiş. Dünyayı cennet bahcesine ya da cehenneme cevirmeyi insan iradeleri belirlemiş...Acısıyla, tatlısıyla, hüzünlerimizle, sevinçlerimizle yaşayıp gidiyoruz...
Ne kadar tatlı varlıklardır çocuklar. Sevmeye doyamadığım dolayısıyla küçüklüklerinin her anlarının güzelliğini doyasıya yaşamak arzusuyla, çok hızlı büyümelerini pek fazla da dilemediğim ama hiç anlamadan hızla akan zaman içersinde, tüm varlığım diye nitelediğim çocuklarım, bir bir eğitim için başka şehirlere gitmeye başlayınca ayrılık banada çok zor gelmişti. Kendimi birden bir boşluğa düşmüş gibi hissetmiştim. Çocukların boşalan odasına giremiyor; hatta oda kapılarının önünden gecerken bile kendimi kötü hissediyordum...
Arkadaşlar ile bir kaç gün sonra bir araya geldiğimizde hal hatır, çocuklar sorulunca, sevmediğim bir huyum, çok cabalasamda bazen engel olamadığım, göz yaşlarım süzülüverdi ve ağlamaklı olarak çocuklarımın gitmelerine üzüldüğümü anlattım. Bunu duyan bir arkadaşım bana: ‘’Hatice Hanım sakın! bunu bir daha duymayayım. Keşke benim oğlumda sağ olsaydı da isterse dünyanın öbür ucuna gitseydi. Dünyanın öbür ucunda yaşasaydı.’’ Diyerek tepki gösterdi.14 yaşındaki oğlu, baraja düşen ve boğulmak üzere olan kız arkadaşını kurtarmak için ardından atlamış, arkadaşını kurtarmış ama neyazık ki kendisi hayata veda etmişti. Bana söylenen bu sözler kendimi toparlamama neden oldu. Arkadaşımın bu acı durumu hafızamda önemli bir uyarı olarak kaldı. O andan itibaren sevdiklerim sağ olsun iyi olsun. İsterse dünyanın öbür ucunda olsunlar diyorum; Öyle de düşünüyorum. Daha sonrasında da zaten büyük oğluma seve seve destek olarak uzaklara uğurladım...
Artık benim için gurbet gibi sözcüklerinin pek bir anlamı kalmadı. Bu konuda rahat ve huzurluyum. Aslında düşünürsek tüm sevdiklerimizin her zaman yanımızda bulunması mümkün değil, bir tek sevdiğimizin bile yakınımızda bulunması bir nimet değil midir? Şükür gerektirir. Yaşamak, sevmek ve sevilmek değil midir? Hayatın tadıda sevgiyle başlar,her daim yüreğimizde olan sevgiyle yaşanır tüm güzellikler... Sevgi hep içimizde o halde mutluluklar neden hep bizimle olmasın? Ayrılıklar bazen kacınılmaz. O yüzden bunu bir dram haline dönüştürmeden mutlu olmaya çalışmak en güzeli değil midir ? Zaten bir süre sonra uzaklığa da ayrılıklara da alışılmaz mı ? Zaman gelir hasretliklerde giderilir... Yeter ki sağlık olsun, gönüller bir olsun.
Sağlıklı olmak çok büyük bir nimet, şükür gerek
Sağ olsun, sevdiklerimiz ırak olsun.
Gurbet nedir ki?
Herşey biz insanlar için...
ÜZÜMKARASI
YORUMLAR
Gurbet..gurbet..
Hayatım hep gurbete geçti..
Hani bir arkadaşınızla karşılaşırsınız nereye falan dersiniz oda anneme,ablama veya abime falan der ya hep hem imrenerek hem kıskanarak bakarım onlara..
Ama gurbette yüreklerin birlikte atması yakında aynı havayı koklarken kin ve nefretten çok iyidir.
Allah sevdiklerimizin acı haberlerinden bizi esirgesin
Üzümkarası arkadaşım sevgimle.
Sevgili Ayten Hanım, üzüldüm asıl gurbeti siz yaşamışsınız Rabbim size çok sabırlar versin inşallah. Geçici Dünya hayatı rüyada gibi çok kısa geciyor. Çok genç yaşta oğlunuz bir melek gibi sonsuzluğa, sonsuzluğun sahibine, Hakkın rahmetine kavuşmuş. Gün gelecek gurbetliklerde bitecek ama bu imtihan dünyasında Rabbim kimseye bu acıyı tattırmasın inş. Selam saygı ve sevgilerimle Allaha emanet olun.
aynen canım gurbet nedir ki bende 26 yaşında dr üstğm olan yavrumu trafik kazasında kaybettim yeni kura çekmişti van a gidecekti kısmet olmadı.....gurbetlere hiç üzülmezdim alışkındım sağ olsunda nerede olursa olsun derdim.....yazınız çok güzeldi kutlarım kaleminizi sevgilerimle