GÖRDÜĞÜMDE NE OLDU...
Korkma seni sevmiyorum gözlerinde biraz dinlenip gideceğim dedim sana… ilk defa yazmadan yüzüne yüzüne indirdim sözcükleri!!
Sonrası dayanılmaz bir hafiflik…
Doğruluk mu cesaret mi oynadım tüm gece senle, düşünmeden umarsız tartmadan gönlümde ne varsa hepsinin zehrini akıttım senin gözlerine!
Hayatımda ilk defa hafiflemiş uyandım sabaha…
Ayaklarımı defalarca yere vurdum, çıldırmış gibi üzerinde tepindim yatağın…
Yıllardır taşıdığım ağırlığın yok oluşunu tarttım…
Güne hazırlan dedim Allah dilediğini verdi tüm isyankârlığına rağmen verdi.
Ben sustum yürek konuştu… O ne anlattı ben bilemedim benim saklamak istediklerimi de kilitli dolaptan çıkardı susmadı susturamadım!
Şiir gibi konuştu serseri gibi hakaret etti dokundu baktı
Bunca zaman nerdeydin dedi
Baş ettiklerim edebileceklerimi gösterdikten sonra mı geldin
Yorgun musun yoksa
Mutsuz musun?
Özledin de mi geldin yoksa sende mi dinleneceksin…
Acılarla olgunlaşmak ne demek öğretip de mi geldin… Yıllar sonra diye başlayan cümlelerime son verdin… Seni tekrar öyle sevecek cesaretimin olmadığını haykırmak için geldin, cesur zamanlarımı hatırlattın bana ne olursa olsun onca yenilgiye rağmen yine de sevilme cürettim olduğunu hatırlatmak için mi?
Bugün yine seni düşünmekten vazgeçmedim ama ben büyümüşüm… Vazgeçmeyecek kadar büyümüş acıyı özlemi sindirebilecek kadar yaşlanmışım…
Bende dünya düzenine dahil olmuş oyun oynamayı öğrenmişim aşkla bile dans etmeyi…
Seni sevmiyorum korkma diyecek kadar ruhumu serinletmişim…
Sonunda bakmışım ki zerre kadar güven duymuyorum varlığına… Olsun varlığın yeter demek için geç kalmışsın
Üzerinden terk edişler yıllar acılar hüzünler geçmiş…
Ben şarkıları başım dik dinlemeyi öğrenmişim, sana sarıldım yüzüne dokundum sen misin diye bakamadım o kadar büyümüşsün ki içimde bana yabancılaşmışsın!!
Sen kendini Tanrı mı zannediyorsun dedim sana durmadan…
Oysa bir an gözlerine baktım da ne kadar zavallı geldiler ne kadar yorgun anladım ki kalbin kırık!
Yaralandığında dinlendiğin hastaneye gelmişsin…
Seni özlüyorum şimdi eskisinden daha fazla özlüyorum ama sana bunu diyecek cesareti çoktan kaybetmişim!
İçimde eski bir his derdim hep şimdi tanıdım onu…
Neredeydin
Ne zaman gideceksin
Ne zaman beni yok sayacaksın
Korkum şimdi her şeyden büyük, avuçlarımın arasına aldım kalbimde çarpan o kuşu sıkmıyorum ki ölmesin diye!
Belli ki bu sefer acımayacaksın!
Hala o kadar soğuk ki ellerin, öyle bir duvarın var ki benimle aranda…
Yazacaklarım uzamıyor bile artık
Senin gibi 20 kelimeyle kaldığım yerden devam ediyorum hayata!