Yağmur ağlıyor

Sağnak yağmurun altında yürüyorum.
Bağrıma ve tenime dokunan yağmur beni korkutmuyor, hatta üzmüyor bile, sadece ıslatıyor.
Almam ki şemsiyemi elime, uzak tutmam ki rahmeti, nasibini almışcasına, yağmurun saf ve temizliği ile yıkanıyorum.

Nerde varmış kimde kalmiş böyle bir duygu? içimdekileri okuyabilcek.
Belki bir sevdanın eşiğindeyim....
Belki yaşıyorum dolu dizgin bir aşkı;
Belki bir dostun güzel yüzünde,
Belki erişemiyeceğim rüyalarımda,
Gurbet dalında, hasret kucağindayım.

Bırak ağlasın yağmur.....

Belki unutulmuşluğunla çırpınan bir yetimin kollarında dır simdi damlayan yağmur taneleri, saf ve temizce.

Belki içi yanmışın, sevdiğinin.... yavrusunun yok oluşuna... üzülenin feryad göz yaşlarındadır.

Belki karnını doyurmak için, bir kişiden medet uman ellerini dua ya açmıscasına bakarken gözleri bom bos.... umudunu yitirmeden yinede.... hiç yorulmadan etrafta dolanan..... sokak çocuğunun kalbine yağıyordur duru yağmur.

Şehirin en kuytu köşelerinde.... feleğin kamçılarından kurtulamıyan.... bir hayat kadınının göz yaşlarında .... tertemiz içi ile; ellerin dokunmuş dışı ile; sağnak yağmuru teninde hisseder ve.... bir an... kendini özlemler içinde gördüğü hayalinde görüyordur,

Belki yanlış anlaşılmışlığın huzursuzluğunla dolaşıyor bir köşeye sığınıp, avazının çıktığı kadar bağırmak isteyenin... haksızlığı haykırmak isteyenin;....... gözyaşlarını akıtamayanın göz yaşları oluyordur yağmur.

doluyordur gönüllere, ırmaklara suya susamıs topraklara;

Belki huzuru ilahi aşk´ta bulmus.... o huzuru bütün insanlarında yaşayabilmesi icin, dua edenin avuclarında birikiyordur rahmetin damlacıkları.

Belki yüzbinlerce toprak altında yatan şehitlerimize ulaşır berrak yagmur, bir dokunuş olur, ölmeyen ruhlarına, toprağa kavuşmus bedenlerine....unutulmadığını hissederler...

Bırak gözleri dolmuş, huzur evinde, camın önünde oturmuş, nemli gözlerle, yollara dalmış, cocuklarının torunlarının gelmesini bekleyen Analarımızın Babalarımızın, ağlamasını anlatsın yağmur.

Bırak, yağsın ıslatsın gönülleri.
Bırak sevgililer aşklarını saklamasınlar, dolansınlar sarmaş dolaş yağmur altında.
Bırak ağlasın yağmur gibi, gözpınarlar, ıslatsınlar kurumuş dudakları.

Sanki ilk kez ağliyormuş gibi, bırak alğasın yagmur.
Rahmetiyle berraklığıyla, duruluğuyla, temizliğiyle üstümüze.....