- 1073 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
29 Ekim CUMHURİYET Bayramınız Kutlu Olsun
Hani bir yazı yazmıştım “ küçük gelinler olmasın” başlıklı. Bu gün aldığımız haber gerçekten de artık ülkemde küçük gelinlerin olması için temellerin atıldığını gösterdi bizlere.
Nasıl oldu ise adli tıp kurumundan birkaç ayda çıkmayan raporlar, o adı malum kişi işin içine girince, bir iki ayda hemen çıktı ve psikolog doktorun “ kız çocuğu üstünde çok fazla deformasyona uğramadığı tespit edildiğinden” ( Nasıl bir doktordur bilmiyorum) verdiği raporlar doğrultusunda yasaya bile gerek kalmaksızın anında serbest bırakılıp özgürlüğüne kavuştu.
Gözün aydın sevgili ülkem. Bundan sonra doktorlarımız ve adli tıp raporları doğrultusunda, tecavüzcüler, istismarcılar, tacizciler, sapıklar v.s çocuk-büyük, kız-erkek demeden, istediği kişiye tecavüz ve taciz yapabilir. Nasıl olsa hukuk ADİL bir şekilde işliyor.
Bundan sonraki gelişmelere hep birlikte bakacağız ve sonucu da kendimiz göreceğiz.
Bu gün CUMHURİYETİMİZİN 85. yılı ve bu kadar büyük bir bayramda bu tür çocuk istismarcılarının sokaklarda dolaşıyor olmasından dolayı çok büyük üzüntü duymaktayız.
Yolumuz ATATÜRK devrimleri, İlkemiz ATATÜRK ilkeleri, yaşam biçimimiz CUMHURİYET hiç bir güç bizi bu yolumuzdan çeviremeyecek.
Saygılar
Saygılar
YORUMLAR
Türkan Hanim bunlarin altina ben de imza atarim. Hatta Yazan siz olunca okumadan kabul ederim fikirlerinizi.
Yolumuz ATATÜRK devrimleri, İlkemiz ATATÜRK ilkeleri, yaşam biçimimiz CUMHURİYET hiç bir güç bizi bu yolumuzdan çeviremeyecek.
Ama hic bir güc...
Yüreginize saglik, kaleminiz daima böyle dik kalsin Türkan Hanim...
EN DERİN SAYGI VE SEVGİLERİMİ SUNAR,BAŞARILAR DİLERİM.
Nice 85. Yıllara…
Cumhuriyetimizin 85. Yılı Kutlu Olsun!..
Cumhuriyetimizin 85. Yılı’nı millet olarak birlik ve beraberlik duyguları içinde kutlamanın derin hasreti ve üzüntüsü içindeyiz. Aynı dün olduğu gibi bugün de bir tarafta terör yapanlar ve onların sicilli yandaşları, diğer tarafta vatan sevdalıları… Ayakta tutanlarla yutanların mücadelesi devam etmektedir… İhanet bu kadar açık olarak sergilenmemişti. Türk bayrağı yakılıyor, cadde ve yollarda bombalar patlatılıyor, Mehmetçikler, polisler, korucular ve vatandaşlar kahpece öldürülmektedir. Yurdun bazı bölgelerinde ayaklanma provaları, bölücülük, yıkıcılık, molotoflarla araçları yakma devam etmektedir. Vakit 70 milyon olarak gücümüzü dost ve düşmana göstermenin zamanıdır…
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hür, bağımsız ve onurlu olarak sonsuza kadar yaşayacağı kesindir. Küçük lokma olanlar yutulmaya mahkûmdurlar. Tarih bunların örnekleriyle doludur. Cumhuriyetimizin 85. Yılı’nı kutlar, en derin saygı ve sevgilerimi sunarım.
Saygılarımla.
Daha önce bir yazı yazmıştım CUMHURİYET NEDİR? Başlıklı ve edebiyat defterinde çok büyük bir okuma oranına ulaşması bana en güzel duyguları yaşattı. Çünkü gerçek anlamda CUMHURİYETİ sorgulayan ve onun gerçek anlamının ne olduğunu bilip yaşamına uygulayan kişilerin hiç de az olmadığını gösterdi bizlere.
Bu gün özel bir gün ulusum için ve ulus olarak bu günün öneminin hepimiz bilincindeyiz ve bilinç ile her birimiz içimizden geçenleri paylaşıyor ve haykırıyoruz.
Yalnız beni üzen bir olay daha var. Dini bayramlarda hiç bilmediğimiz kişilerden dahi bayram kutlamaları alır iken, nedense CUMHURİYET BAYRAMI gibi büyük bir bayramda çok az kişilerden kutlama mesajları almak beni gerçek anlamda üzdü ve sanırım üzemeye de devam edecek. Çünkü CUMHURİYET BAYRAMI ülkem için bir dönüm noktasıdır ve her şekilde kutlanması gerekir. Yalnız devletin Resmi törenlerinde değil halkın içinde olmalıdır bayram ve bunun değeri anlatılmalıdır hiç yılmadan
85 yıl sonra bile hala CUMHURİYETİ tartışıyor isek nedeninin eğitimsizliğimizin olduğunu biliyoruz ama bildiğimiz gerçekler karşısında ise elimiz kolumuz bağlı öylece izliyoruz olayları.
Tekrar tüm ulusumun 29 Ekim CUMHURİYET Bayramını en içiten dileklerim ile kutluyorum.
CUMHURİYET NEDİR? ( Türkiye Nereye Gidiyor)
Güzel bir soru “TÜRKİYE NEREYE GİDİYOR? Soruya verilecek cevap var
mı onu bilmiyorum.
Nereden gelip, nereye gittiğimizi bilmeden yaşamaya çalışıyoruz o kadar. Nereden geldiğimizi bilsek belki nereye gittiğimizi de bileceğiz.
Nereden geldiğimizi unutmuş ya da hatırlamıyor gibiyiz. Dün neredeydik, bugün neredeyiz, yarın nereye ulaşacağız. Esas bu sorulara cevap vermek gerek. Varsa içinizde bu sorulara cevap verebilecek olan dostlar lütfen bize de söylesin.
19 mayıs 1919 kurtuluşumuz için temel atılan bir tarih ve 10 kasım 1938 bu kurtuluşun bittiği tarihi gibi geliyor bana. Belki yanlış düşünüyorum, belki abarttığımı düşüneceksiniz ama abartmıyorum. Binlerce insan canını vererek aldığı özgürlüğünü bu gün hiç bir caba sarf etmeden başkalarının ellerine bırakıveriyor. Manda altından kurulduk derken, bugün tamamen ABD’nin ve Arapların mandası altında yaşamaya çalışıyoruz. Kendi benliğimizi yitirerek. Onlar bize ne derse onu yapıyoruz. Bu Özgürlük mü sorarım size?
CUMHURİYET rejimi nedir diye bir soru sormak geliyor içimden. CUMHURİYET’İN tanımı aynen şu.
GENİŞ ANLAMDA CUMHURİYET “ Devlet şeklini ifade eder.Devlet şekillerinin sınıflanmasında önemli bir kriterde egemenliğin kime ait olduğudur.Bu açıdan baktığımızda geniş anlamda cumhuriyet egemenliğin bir kişi(monark) yada zümreye(aristokrasi) değil toplumun tümüne ait olduğu modeli ifade eder.Geniş anlamda cumhuriyet tanımı cumhuriyet ve demokrasiyi özdeşleştirmektedir.
“DAR ANLAMDA CUMHURİYET “devlet başkanı ve devletin diğer organlarının seçimle ve belli süreler için göreve geldiği HÜKÜMET BİÇMİ dir.
Bu tanımlara baktığımız vakit bizlerin CUMHURİYET rejimini yanlış anlıyor ve yanlış yaşadığımızı düşünüyorum. Çünkü bize verilen tüm hakları yok etmişiz ve tamamen hâkimiyetimizi, bizi yönetmeye talip olmuş asalakların eline vermişiz. Benim seçmediğim ya da iş başında görmek istemediğim kişiler yönetiyor beni. İlkokulu bile bitirememiş kişilerin eline yalnızca parası olduğu için emanet edilmişim. Benim istediklerim parası ve aşiret reisi olmadığı için iş başına gelme imkânı da yok ve bundan sonra da olmayacak. O zaman ben cumhuriyet ile yönetildiğimi nasıl kabul edebilirim.
Bu gün her şey gibi CUMHURİYET ’in de anlamı değiştirildi. Padişahlık kalktı deniyor. Sizce kalktı mı? Benim seçtiğim kişiler bugün bizi padişahliktan çok daha kötü yönetmiyor mu? “Dediğim dedik öttürdüğüm düdük” demiyorlar mı? Ben seçmişim iş başına getirmişim onlar için önemli mi? Onların yanına giderken ben el pençe durmuyor muyum karşısında. Ben kapanmıyor muyum ayaklarına. O zaman bu nasıl bir cumhuriyet rejimi. Anlayabileniniz varsa lütfen söylesin.
Sorgulamalarımız ile baş başa bırakıp kısa kesiyorum. Eminim bu soruları binlerce kişi kendine soruyordur. Umarım cevaplarını verebilirler.
Saygılar.
Türkan DİNÇER
onurumsun tarafından 10/29/2008 12:31:20 PM zamanında düzenlenmiştir.
Evet Türkan dost yasalar garibanlara ve güçsüzlere karşı çok güzel uygulanıyor, mahkemeler suçsuzken bile aylarca yıllarca bir insanın hayatı ile oynayabiliyor...Ama güçlü imtiyazlı ve parababalarına karşı bu yasalar nedense göz ardı ediliyor örnek mi ismiyle yazmak istemiyorum sadece bir pislik olarak addettiğim bir mahlukat serbest bırakılıyor
ve pişkin pişkin sırıtabiliyor... Cumhuriyet Bayramın kutlu olsun dost güzel ve anlamlı bir yazıydı kutluyorum...
Bugün isim vermeden yazmak istiyorum ben o haberi duyunca midem kabardı ve çı....geldi o raporu veren adli tıp doktorlarından olumlu imza verenlerin başına böyle bir olayın gelmesini isterim çünkü ben bunu isteyecak kadar kötü bir adamım neden ateş hep düştüğü yeri yakıyor.Zaten o kızla annesi o pis çarkın içindeydiler birazda bile bile o pisliğie lades dediler ama PİSLİK H.. ortalarda dolaşabilir onu tanıyıpta yüzüne kim dükürmeyecekse o şerefsizdir namussuzdur. ona selam verenlerin hepsi onun gibidir.Yazar güzel bir konu işlemiş bu yazınızı islamcı yalaka gazetelerede fakslasanız neyse abla biraz kaba olduysam bağışla sizin sayfalarınızı hep sevmişimdir ....Başarılar.
o küçük gelinler yıllar yılı hep oldu ve olmayada devam ediyor nedense çare bulan olmuyor .bütün iyi dileklerimle gerçek anlamda bir cumhuriyet diliyorum bütün insanlar için .duyarlı bir hemşerimi bu sitede gördüğüme sevindim .ülkemizin yürekleri kokuşmuş insancıl değerlerden yoksun güzel olmayan insanlardan bir gün arınması dileğiyle yüreğinize ve kaleminize sağlık