HEY BAYIM!
Öyle bir iç bulanıklığı var ki içimdeki size karşı.. Her zaman farklı olduğunuz varsayılır ama insan bir yalana işte böyle bilerek, körü körüne inanır..
Sizi yanlış anlamışım bayım.. Sesiniz uzakları çağırıyormuş oysa ki.. Ben sadece bir bahar akşamı yanınızdan geçiyormuşum.. Sizi görünce birden sevinçlere düşmüş içim dereleri görmeden soyunuvermiş bir aşk için.. Bir bahar mutlaka aşık olunmalı deniyordu.. Kaçırmamalı bu baharı o zaman..
Hey bayım!! Neredensiniz? Görmüyorduk sizi bu şehrin sokaklarında.. Lakin yanlış anlamayın siz yine de.. Zira temizdir duygularım..
Hey bayım, neden deliyor bu bakışlar güneş yanığı tenimi, bir deri bir kemik bedenimi?.. Dokunduğunuz yerler diyorum, acıyor bayım, canımı yakıyor nefesiniz.. Bu şehrin sokakları yabancıdır size, duvarların üstüme gelmesi her gece bundandır, hesap sormasıdır ne işi var yine yeni bir yabancının içinde..
Hey bayım.. Demiştim size kolay severim ben diye.. Unutmaksa zamanın içinde bir terimle karşılayamıyorum sürecini ben. Unutmayı boşverin diyorum, sevmeler dileyin sadece..
Bir bahar akşamı rastladım size.. Bakamadım ama gözlerinizin taa içine.. Korkuyor muydum yoksa çok mu yüksekteydi o kara gözler beyaz ten üstünde, erişemiyor muydum..
Özür dilerim bayım.. Üstüme alındım.. Bakışlar kalbime yönelik sandım.. Bir duraktan öteye, bir kahve içmeden ileriye, bir adım geçmişten bugüne... Atmadınız bayım.. Sevmiştim oysa ben o bahar akşamından düne sizi göğsümde bir yerlerde.. Virgüller arasına rastladım kendime bayım.. Sıkıştırılmışım onca kahve içimliklerin arasına.. Bir iç bulanıklığı geride.. Niye yaptım aynı yanlışı diye..
Hey bayım! Bir hoşçakal tadında hikayem şimdi size dair ne varsa.. Sevmeler dileyin yine siz ama.. Yarı yolda bırakmadan, incitmeden, can yakmadan..
Hey bayım.. Anlatmadığınızdan olsa gerek sizi hiç anlayamamışım bunca zaman.. Duman diyorum.. Böyle giderse ondan başka çektiğiniz olur mu içinize, saçlarınızda beyazları görmeden bir aşka düştüğünüz olur mu..
Elveda bayım.. Bu bahar son-bahardır artık size.. Umuyorum ki rastlamayalım bir bahar akşamı yine o işlek caddede..
Siz bayım..
Kan kırmızı şaraplarda, kanlı bıçaklı rüyalarda ve o yüksek başınızla..kalınız bayım orda..
Elimde bir kağıt bir kalem bir kelam, dinle bak ne diyor yüreğimde ki gam, radyoda eski bir şarkı ile, hoşçakalın bayım.. Hoşçakalın..
"Bir bahar akşamı rastladım size..
Sevinçli bir telaş içineydiniz..
Derinden bakınca gözlerinize..
Neden başınızı öne eğdiniz..
İçimde uyanan eski bir arzu dedi ki;
"yıllardır aradığım bu,
Şimdi soruyorum büküp boynumu;
Daha önceleri neredeydiniz...??" (Müzeyyen SENAR-Bir bahar akşamı)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.