ZİKİR (Hu Şiiri)he ALLAH lafzının son harfidir ve tasavvufta, Hu deyince “O” akla gelir.

“Ey iman edenler Allah’ı c.c. zikri kesir ile zikredin”(çok zikredin) ayeti kerime.
“Uyanık ol ancak Allah’ı zikirle kalpler mutmain olur” (huzur bulur) ayeti kerime.

Bu ayeti kerimeler ve daha birçok ayeti kerimeden anlaşılacağı gibi Allah c.c. zikir farzdır zaruridir, kalp huzurunun temini ancak onunla mümkündür.

Başka ayeti kerime ve hadisi nebeviler den de zikrin iki türlü olduğunu anlıyoruz
1-Zikri hafi (ki zikrin en efdali budur)
2-Zikri cehrî ise lisan ile yapılan zikirlerdir.

Zikri hafi, yedi lataifin her birerinde lafza-i celali (1-Kalp 2-Ruh 3-Sır 4-Hafi 5-Ahfa 6-Nefsi natıka 7-Nefsi kül,) içimizden gizlice, bu işe ehil kişilerin tarifiyle ve izinle yapılır.

Ehlince malumdur ki; bu kandiller, eskilerin iman tahtası dediği göğüs bölgemizde bulunurlar ve hepsinin âlemi emirle irtibatı vardır.

Hazreti kuranı okumak başlı başına zikirdir, Namaz hakeza yine öyle, kelime-i tevhit okumak
Salâvatı şerife getirmek muhtelif dualar esma-i Hüsna hep Allah’ı c.c. hatırlattığı için zikirdir.

Allah lafzının güzel bir özelliği her harfinin ona racî olması ki Allah/lillah/lehü/hu, dört harften meydana gelen lafza-i celalin baştan her bir harfini çıkardığımızda yine Allah’ı c.c. hatırlatmaktadır, bunu izah etmemizin sebebi ise Hu isimli yazdığımız şiirdir.

Malum basının yönlendirmesiyle halkımız arasında zikir yapan tasavvuf erbabına, Hu-cu denmektedir-ki bu küçük gören bir ifadeye dönüşmüştür, Allah c.c.korusun kişiyi manen büyük sıkıntıya sokar.
Rabbim cümlemizi yanlışa düşüp dünya ahret sıkıntıya girmekten muhafaza eylesin,
Her şeyin en güzelini sübhan Allah c.c.daha iyi bilir kusurumuz varsa af etsin İnşâallah.


Salih Yıldız……22.10.2008