"günlerini düşler krallığında geçirmeyenler, günlerin kölesi olur." halil cibran
ahmet yılmaz
ahmet yılmaz

SEVDA DAVASI

Yorum

SEVDA DAVASI

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

838

Okunma

SEVDA DAVASI

Güneş efkarlı bir yalnızlıkla çekti üzerine karanlığı dağların. Gece saklıydı dağlarda, onlar dağda bir mağarada açtılar. Uçan bir kuşu ayırıpta gökyüzünden doymayı öğretmemişlerdi kendilerine bir yavrunun umursamadan gözyaşlarını.

Elleriyle tuttu yüzünü Dilan’ın adam…

- Dilan bu geceler ki doğurur günü üzerimize. Dilan bu yol ki varır şehirlere. Daha dokunmamışken tenin tenime, gözlerin neden böylesi bir sağnağa gebe…

Göğsünde ağlarken Dilan bir dağ mağarasında, iki kaçağı gizleyen karanlığa lanet ediyorlardı adamlar.

- Düşün Dilan. Düşünde bir mavi kaplasın göğü, düşün ki her yeri masmavi bir vatan, düşün ki heyecanlansın yüreğin, düşün ki artık cahil değil benim milletim…
- Ey adam, bu toprağın bereketini neden beraber sürdürmediler. Neden ellerinde iken pahalı taş binaları, neden kırmızı aç gözlerini, neden üzerimize diktiler. Oysa paylaşsaydık başağında buğdayı, oysa paylaşsaydık okullarda aynı sırayı, oysa verselerdi ellerimize ellerini, bir kara cehalet sarmazdı da bizi şimdi babam katilim olmaya etmezdi yemin.

Güneş saklayıp yüzünü utancından, yağmurlu bir sabaha uyandırdı onları. Havada ağırdı kurşun kokusu. Bir mevzide çekerken tenini tenine, hasretlere gebe kalıyordu onsuzluk korkusu…

Yürüdüler hızlı adımlarla şehirlere giden yola. Zulada ikili ölüm korkusu karışmıştı aşklarına.

- Artık bırakamam seni hasretlerine Dilan. Sözümdür ki sana doğacak çocuklarımız güzel bir günün üzerine. Onlara her yeni günde yeniden, yeniden öğreteceğiz sevmeyi…
- Üzerimize bırakılan bu kara sisi dağıtacaksa gözlerin gerçekten, bana verdiğin umuttur ki bu umuda ölmeye değer… Ey adam, bu kara sis ancak gözlerindeki umutla dağılırmış meğer…

Kuş sesleri susmuş, rüzgar dindirmişti esintisini. Uzak bir denizin kıyısında üşüyen tenlerini ısıtmak isterken elleri, durdular oldukları yerde. Bir ayrılık kesmişti önlerini…

Derin kederlerdeydi güneş. Bulutlar ağlarken üzerlerine, bir yasak mermi girmişti Dilan’ın sol göğsünün içine… Kızının sol göğsünden sızan kana baktı babası, acımadan, kanamadan öyle dosdoğru baktı oda indirirken tabancasını.

Yere düştü Dilan. Birdenbire gök düştü yere. Bir damla kan sızdı bacaklarından, derin kederler düştü yüzüne. Yeryüzü alabildiğine rezil bir cehennemdi ve cennete giderken Dilan ardına bırakmıştı bu kez adamını.

Velhasıl adam Dilan’ı vuranı vurdu. Dilan’ın karnındaki bebesini vuranı vurdu. Kara bir cehaleti tutup orta yerinden hesap sordu o dengesizliğe. Otuz iki yıla hüküm giydi yakınsız uzaksız bilmem hangi şehrin hangi cezaevinde…

Solan umutlardı
Güneş karalara boyamıştı yüzünü
Güneş ancak duvarlardı…


Ahmet YILMAZ

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Sevda davası Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Sevda davası yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SEVDA DAVASI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
Paylaş
YAZI KÜNYE
Tarih:
12.9.2008
Beğeni:
0
İzlenme:
838
Yorum:
0
BEĞENENLER
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.