......Vakit yine bir akşam üstü....
......Vakit yine bir akşam üstü....
Vakit yine bir akşam üstü.... Karanlık çöktü çökecek bu şehrin üzerine... Sen... Yine her zamanki gibi yanımda yoksun... Uzak... Yosun kokan şehirde kaybolmuşsun... O şehri hiç sevmiyorum biliyor musun? Hep uzaklaştırıyor bendeki seni bana... Ben bin adım atarken... O şehir adımlarımı tersine dönderiyor sanki... Bir türlü gelemiyorum... Bir türlü bulamıyorum seni... Yosun kokan o şehir var ya.... Nefret ediyorum ondan inanki...Göndermiyor bir türlü seni bana... Engeller koyuyor yollara.... Offffff offfff... İşte yine bir sigara içimi zaman... Bir demli çay sana, bir demli çay bana dolduruyorum narin, beyaz porselen çaydanlıktan... Yine yaptığım kek ve kurabiyeleri tek başıma mı yiyeceğim.. Of offff.... Sen yokken de yenmiyor ya... Yine mahalledeki çocuklara vereyim bari... Biri senin için.. Biri benim için diye sayarak.....
Ne zaman geleceksin bu şehre... Kalabalıklardayım... Yalnızım... Sensizim... Yosun kokan o şehiri sevmiyorum... Şehirdeki denizi mi başka yere taşısam... Yoksa dolgu mu yaptırsam denizin üzerine belediyeye.... Offff offffff.... Ne yapsam da seni bana getirsem... Yollar açık... Yollar aydınlık... Sağlı sollu beyaz güller ektirdim yol kenarlarına... Arada bir kır çiçekleri ve papatyalar var... Bilirsin ki çok severim kır çiçeklerini ve papatyaları... Ama bir o şehirden uzaklaşabilsen.... Yosun kokulu şehir... Kara bulutlu şehir... Taş kalpli şehir..... Meraklanma sen.... Bir çaresini bulup uzaklaştıracağım seni o şehirden.... Daha olmadı... Ben geleceğim o yosun kokulu taş kalpliye...
Vakit yine bir akşam üstü.... Karanlık çöktü çökecek bu şehrin üzerine... Sen... Yine her zamanki gibi yanımda yoksun... Uzak... Yosun kokan şehirde kaybolmuşsun... O şehri hiç sevmiyorum biliyor musun? Hep uzaklaştırıyor bendeki seni bana...
Neriman GÖK