KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
Türkçe Sınavı
Öğrenci arkadaşlarımla hiç beklemediğimiz bir soruyla karşılaşmıştık sınavda. Türkçe sınavıydı, aklımızın ucundan bile geçmezdi böyle bir soru. Dağıtılan soru kağıtlarından yirmi soruluk test bekliyorduk, karşımıza sadece bir not çıkmıştı. Notta; “İstiklal Marşı’nın ilk iki kıtasını eksiksiz, yazıya özen göstererek ve noktalama işaretlerine dikkat ederek yazınız. Başarılar…” yazıyordu.
Türkçe sınavından bir hafta önce, İstiklal Marşı’nın içinde beni anlatan iki mısracık aklıma gelmişti. Hemen eski kitaplarıma sarılıp kitabın ilk sayfasını açıp okuyordum. Buna rağmen sınavda İstiklal Marşı’nın çıkacağı aklımın ucundan geçmiyordu. Sınavda bu notla karşılaşınca şok olmuştum.
Ne ayıp ki öğrenci arkadaşlarımı gözlemlerken çoğu birbirinden kopya çekiyordu. Çoğu sınavdan çıkarken, bana kıtaların birkaç mısrasını karıştırdığını söylüyorlardı. Çoğununda Gençliğe Hitabe’yi yazdığını duydum.
İlk iki kıtayı yazarken, noktalama işaretleri üzerinde durmuştum ki, Türkçe sınavından seksen sekiz puan almışım. Arada bir şey daha var; ikinci kıtayla onuncu kıtayı birbirine karıştırmıştım.
08.07.2008
YORUMLAR
eğitim sistemimizin felaketi ezberletmek oysa ezber değil kavratmak olmalı ezbere gelince çocukluğumda sular seller gibi bildiğim hiç bir duayı hatırlayamıyorum hele anlamlarını bile bilmiyorum bilmeden ezberlemenin faydası olmaz biz de bunu bilememişiz öğretmeninizin de hatası burada hele kuranı ne dediğini bilmeden anlamını bilmeden okuyanlar yok mu bazıları sular seller gibi ezberlemiş bile oluyor dinimi öğrenmek için arapça farsça öğrenmek zorundayım kuranın Türkçesi hatta hadisler bile Türkçeye yarım yamalak çevrilmiş sözlüğe bakmadan anlaşılmıyor kulaktan duyma şeylere de ben itibar etmiyorum mesela biri bana meleklerin nefsleri yok diyor biri korkuyorlar o halde var diyor biri kader şudur diyor biri budur diyor hiç itibar edilir mi bu durumda bunlardan biri doğru bile olsa milli ve dini değerler ezberletilmemeli aksine sempatik hale getirilmeli kavratılıp içselleştirilmeye çalışılmalı ezber de olmalı ama en son aşamada gerekli
sağlıcakla esen kalın
Bilmediğini bir kere,
Bildiğini iki kere okumak gerekir.
Aslında önamli bir husus.
Teşekkürler.
