RÜVEYDA LANETİ

• 21 Haziran 2008 Cumartesi 00:00:00

Gebze Atatürk Lisesi’nde büyük heyecan vardı.Nevşehir’e gezi düzenleniyordu.Tabi doğal olarak muhteşem dörtlüde gidiyordu bu gezinin nasıl olacağı belliydi…

Bu muhteşem dörtlü Erman,Erdi,Bilgin ve Emre’den oluşuyordu.Erman saçlarına önem veriyordu,Erdi için giyim herşeydi ,Bilgin için cep telefonu önemliydi ama Emre onun iki ya da üç model üstü Emre ile iletişim araçları tam bir bütündü öyle ki diz üstü yoksa bende yokum diyebilecek kadar. Hepsinin ortak özelliği ise yazılı sorularını ele geçirip dağıtmak,notları değiştirmek,kopya çekmek ama gerçekte her yazılıya sözlüye çok çalışmak ve macera aramak bir de kızlara olan düşkünlükleri.

Zaman dokuz mayıs’ı gösterdiğinde lise önünden iki otobüsle hareket gerçekleşti öğretmenlerle araları çok iyi olan bu dörtlü bunu kullanarak yol boyunca şarkılarla hem eğlendiler hem taklitleriyle herkesi güldürdüler.

Emre’nin babası hafta sonları Emre’yi işlerin başına koyarak işi öğrenmesini sağlıyordu,bu gezi dolayısıyla biraz gerginlik olmuştu babası izin verse de kırgın ayrılmışlardı.

Nihayet Kapadokya’ya varmışlardı bütün gün gezdikten ve yorulduktan sonra yerleşmek için otel’e gittiler odalar en fazla üç kişilikti bu sebeple Bilgin başka bir odaya yerleşmişti. Erman,Erdi ve Emre hocaya gidip bu durumu anlattılar.Gezi’den sorumlu olan hocalar Özlem hoca ve eşi Seçkin hocaydı.En sonunda hocaların yardımıyla otel sarumlularınında çabalarıyla yarım saat içinde oda dört kişilik bir odaya çevrildi.Erdi en başta bulunan yatakta,Erman hemen yanındaki yatakta cam kenarında Emre yanındaki yatakta bilgin yatıyordu.her odada bir anahtar sorumlusu vardı.Hepsi Erman’ın olmasını istedi Erman’da tereddütsüz kabul etti.Hepsi duş aldıktan sonra aşağıda buluştular.Akşam yemeğini yedikten sonra düzenlenen Türk gecesi adlı Eğlenceye katıldı.iyi de eğlenildi ama erdi’nin dansöz’le birlikte oynarken soyunması hem ilginç hem de Emre’nin kamerasını süsleyen bir görüntü olmuştu.Gece otelde güzel bir uyku çektikten sonra ertesi gün geziye devam ettiler.Her tırmanışta Erman ve Erdi’nin yarışı herkesi eğlendirmişti çıkanlara yardım ederken ufak bir çocuğun Erman’a teşekkür’ü gezide unutulmazlar arasına girmişti bile ayrıca öğretmenlere yardımlarıyla iyi sözlü notuda almışlardı.gezi boyunca ve otobüste kızlarla da epeyi ilgilendiler.

Otelde 426 no’lu odalarına gittiler bu 4. kat 26. oda anlamına geliyordu.426 oda’nın tam karşısında437 no’lu odada yaşlı bir çift oturuyordu.bu çift ayrıca otel’in hem ortağı hem de oranın yerlisiydi…

Akşam yemeğinde bir dizi acayiplikler oldu.koskoca otel’in elektrikleri kesildi telefon hatlarında sorun vardı.yemekten sonra herkes odasına çekildiğinde otel’de bazı camlar patladı,dış kapı pencerelerde kilitlendi.Özlem hoca kimsenin hiçbir şeyle uğraşmamasını istedi ve en kısa zamanda uyuyup dinlenmesini istedi.Odaya giderken karşımızda bulunan odadaki amcadan “yine başladı rüveyda ‘nın laneti”dedi…

Bilgin bunu duydu ve hemen diğerleriyle paylaştı.Erman hemen karşı odaya gitmeyi teklif etti.Emre ben Chat yapıyorum siz gidin ben size yetişirim dedi.

Kapıyı çalarak içeri geldiler ve konuşmaya başladılar.

Erdi-vay amcam n’ber

-iyilik evladım sağol

Bilgin-biz size bir şey soracaktık

-evet evladım buyur sor.

-Rüveyda laneti nedir?

Hemen eşi lafa girerek yok öyle bir şey nereden uyduruyorsunuz yıllardır bunu.

Birbirilerine bakışarak yıllardır mı?

Saklamanın gereği yok.Bak evladım önce şöyle oturun ve bu anlatacaklarımı kimseye söylemeyin bunu herkes bilmez aslında burası efsaneler şehri ama bunu herkes hatırlamak istemez.Rüveyda geçmişte yaşamış sevgilisiyle ayrılmak zorunda kalmış ve intihar etmiş birisi,arasıra böyle çıkıyor en son çıktığından beri 30 yıl olmuştu.

Erman-sevgilisini tanıyor musunuz?

Hayır.Arada bir aynada karşılaşıyoruz evlat.

Erdi-Aaa” o sizsiniz.

Teşekkürler amca biz arkadaşımızın yanına gidelim.

Erman-oğlum Emre nerede

-çekmeceye baktınız mı belki oradadır.Okunmamış 27 mail var.1 tane babasından var okuyorum.

-sonunda bana da alıştırdın bu bilgisayar mektubunu oğlum kendine iyi bak olur mu hem buraya geldiğinde 2 işin var 1 bana bilgisayar kullanmayı öğreticen 2 bi sürpriz karşısında küçük dilini yutucan.

Erdi-soru işaretini unutmuş Erdi ssuuuss

-Burada bide rüveyda’dan mektup var. Erdi sen bugün espri yapma kardeşim

tamam ama ya rüveydayla çıkmaya başladıysa Erdiiiiii

mail-hemen bana birini feda edinde aranızdaki sevgiyi görelim

-sizin ayrılmanız onun suçu değil

-bizim ayrılmamız herkesin suçu .o anda oteldeki kesik elektrikler arasından bir ışık gelir ayrıca şiddetli bir rüzgarla oda darmadağın olur.

-bakalım şimdi hangi cesur kendini arkadaşı için kendini feda edecek

Erdi-ben atlarım hem o sürpriz görecek daha

Bilgin-ben de atlarım sen de belki bu dostluğu görünce utanırsın

Erman-ulan senden korkan senin gibi olsun be hadi beyler bire karşı üç biz daha güçlüyüz.

O anda şiddetli bir rüzgarla içeri düşerler.otelin sahibi olan adam gelir ve bir şiire başlar.

Sular köpürmemeliydi Rüveyda

Kırılmamalıydı hasret bahçelerinin dalları

ben zehire alışkınım şerbete değil.

…………

adam aşağı düşer ve bir mesaj gelir.mesajda şöyle yazıyordu.

-onu sizin arkadaşlığınız laneti ise sizin yardımınızla ben kaldırdım artık bu otelin %20’si sizin hepinize teşekkür ederim.

Elektrikler gelir her şey normale döner.Emre çıkıp gelir.Ertesi gün geri dönüldüğünde kahramanlar isimli gazete haberiyle karşılanırlar.Dostluklarıyla yüzlerce kişiyi kurtardılar, gazete’ye bu haberi 75 yaşındaki Rüveyda ile eşi Bilal bey’di .Babasının Emre’ye sürprizi yeni aldığı bilgisayar ve cep telefonu oldu.

Bu olaylardan sonra çeşitli markalar eğitimlerini karşılamak için sponsorluk teklif etti.

Erman-oğlum şunlara bak kopya çekelim diye sponsor oluyorlar.

Emre-gerçekten atlıycakmıydınız?

-sen nereden biliyorsun

-webcam’den seyrettirdi.

Erdi-ben atlamıycaktım

Bilgin-gerçi benim de atlamaya niyetim yok tu

Erman-Cameron Diaz olsan atlamam ben ama yine de şansımızı denedik belki kandırırız diye.

Yarım yüzyıl sonra Rüveyda hanım ile Bilal bey’in aşkı bir yalıda devam etti.Muhteşem dörtlü sadece arkadaşlarını kurtarmak için bu işi giriştiler.Artık Nevşehir’deki en önemli otellerden birinin kar ortağı olup sponsor teklifleri değerlendirdiler bu onların aradığı bir maceraydı sadece macera bitti ama dostlukları sonsuza kadar devam etti.

Eğitim ve gelecekteki hayatları için; Erman’a HOBBY SAÇ JÖLESİ ,Erdi’ye SARAR GİYİM MAĞAZASI ,Bilgin’e NOKIA Emre’ye CASPER SPONSOR OLDU.Erman sponsorunu beğenmeyince FENERİUM ile anlaştı...

bu lisede edebiyat dersinde hocanın yazdırdığı bi öykü kişiler ve yerler tamamiyle gerçektir tabi bi öykü %30’u kurmaca biz çok gülmüştük aslında umarım beğenirsiniz... 28/05/2005

PAZAR
R.ERMAN AKPINAR