Ellerim Kan İçinde
Koşuyorum...
İçimde korku var. Korku mu bu? Yoksa başka bir şey mi?
Sokaklar karanlık ıssız, sokaklar sessiz! Biri görüyor beni. Koşup önünden geçtiğim evlerden birinin kapısında bir an, öylesine durup yüzüme bakıyor. Sonra kapısını kapatıp kayboluyor. Evin ışığı sönüyor.
Düşünüyorum..
Düşün, düşün, düşünnnn, diyorum kendime, koşmaya devam ederken, nefes nefese. Bu adam bana niye öyle baktı? Ve neden korktu benden? Diye soruyorum kendime. Terkedilmiş bir evin karanlık arka bahçesinde. Nefes nefese. Durup düşünüyorum adamı.
Ve hayalimde...
Adam da beni düşünüyor olmalı. Belki de korkuyordur benden. Evinin kapılarını sıkı sıkı kapatmıştır şimdi. Ellerim, üstüm başım kan içinde. Dünya yıkılmış üstüme. Ve ben yıkılmışım dünyanın tepesine. Adam bunu düşünüyordur belki de. Korkmuş halde. Şu soğuk, karlı kış gecesinde. Şu karanlık gecede beni düşünüyordur adam. Korkudan titreye titreye. Kimbilir.
Adam, yorganı çekmiş üstüne. Burnunu dışarıya çıkarmaya korkar vaziyette. Dışarıdan gelen sesleri dinliyordur şimdi. Ve benim, benimmm. Bennn, ben kanlı katilin geri dönüp kendisine kötülük yapacağımı düşünüyordur.
Adam, lanet ediyordur gözlerine, talihine. Beni gördüğü şu karanlık, soğuk geceye. Ahhh adam. Ne kadar yanlış düşünüyorsun. Bir bilsen, senin gibi ben de, şimdi o sıcak evde, senin gibi olmak için neler vermezdim.
Kanlı bir katilim ben. Yüreğim soğuk, gecem soğuk. Beni bekleyen zindanlar soğuk. Senin yerinde olmak için neler vermezdim. O sıcacık yorganın altında tertemiz yatmak için. Sabah kalkıp sıkıcı işime, hayatıma devam etmek için neler vermezdim oysa.
Ah be adam.
Ben şimdi terkedilmiş, metruk bir evin bahçesindeyim. Kar yağıyor hiç durmadan. Ve soğuk bir gecede, karşı tepelerden kurtların uluması duyuluyor. Tokat gibi bir rüzgar vuruyor yüzüme yüzüme.
Ellerim kan içinde. Çok üşüyorum. Korkuyorum, adam.
Ağlıyorum....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.