- 856 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
HORGENERAL
“Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Şenol Onay hergelesinin yazıp salıverdiği HORGENERAL serseri manyağının yediği naneleri okumak ve öğrenmektir,” şeklinde bir şey diyemiyorsam eğer, bu, benim hıyarlığımdan değil, ama senin öküzlüğünden de değildir. Bir eşeklik yapıp, gelmiş geçmiş en fırlama roman kahramanı Ekrem Cesur’un başından geçen, ancak kolundan ve göğsünden geçmeyen anılarını kaleme aldım. İşbu kitap 197 sahifeden ibaret olup, okuyanların zıvanadan çıkıp, birilerinin gelmişine geçmişine, eşiktekine beşiktekine, ölüsüne dirisine ve dahi içlerinden birisine küfretmenize yol açacaktır. Geğirirken, osururken, sıçarken ve kaçarken kati surette okunmaması gereken HORGENERAL’in, alçaldıkça yükselen puştların bilumum foyalarını ortaya çıkarttığı gerçeğini hatırlatmaktan imtina edecek değilim; lakin, iki paket sigara parası vermekten kaçınıp, yazarın büyük emeklerle ortaya çıkarttığı eseri okumayanlara söyleyecek söz bulamıyorum.
Bir gün olur da alçaklık sınırlarını zorlayarak Nobel ödülü alırsam eğer, Ebu Ceddime sövmek sizin en tabi hakkınızdır. İş bu ahval ve şerait içinde dahi birinci vazifeniz, hıyarağası Ekrem Cesur’un serüvenlerini öğrenerek HORGENERAL’in varlığını ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Vatanın her karış toprağının Atatürkçü fışkırdığı günümüzde, kitabımın tanıtımını yapmak için böyle bir yönteme başvurmam makul ve mantıklı mıdır, bilemiyorum.
Ne var ki HORGENERAL ile akabinde yayınlanacak diğer eserlerimi vatandaşlar okusun, diye yazdım. Ernesto Che Guevera’nın silahla yaptıklarını, büyük olasılıkla ondan daha yetenekli silahşorluğuma rağmen kalemle yapmayı planlıyorum. Egemen güçlerin gerçek yüzlerini ortaya çıkartarak, yeryüzündeki iki temel güçten emeğin saflarında, sermayeye karşı, gücümün son damlasına kadar savaşmak için yazar oldum. Türkiye’yi ve dünyayı gücümün yettiğince değiştirmek, var olduğuna inandığım bilgi, görgü, deneyim ve düşüncelerimden başkalarının da istifade edebilmesine zemin hazırlayabilmek, yegane hedefimdir. Sağcısı solcusu, faşisti komünisti, ilericisi gericisi, dinlisi dinsizi, Allahlısı Allahsızı, velhasıl kelam bütün görüşteki insanları, fikriyle zikri bir olmaları, kısacası samimi olmaları koşuluyla kucaklıyorum.
Aziz yurdumu ele geçirmiş emperyalistlerin maşa ve uşakları, benim ve de diğer yurtseverlerin fosseptik çukurlarında yok edilmeleri için ellerinden geleni yapacaktır. Sizlerden tek isteğim var: İğneyle kuyu kazarcasına ortaya çıkarttığım, filmi bütün dünyada ilgiyle izlenen, ama romanı filminden on kere daha eğlenceli diyebileceğim FORREST GUMP isimli mizah romanından daha eğlenceli bulabileceğiniz HORGENERAL isimli romanımı okuyarak lütfen bana bir şans tanıyın. Nasılsa, “Gördüğün göreceğin rahmet budur, al atını öperim tımarını,” diyerek bir daha hiçbir eserimi okumama hakkınız var. Yüzde bir milyon olasılıkla, vereceğiniz her kuruşu helal edeceğinize eminim.
Kitabın kapağı ve tanıtım yazısına ulaşabileceğiniz www.guncelyayincilik.com.tr adresi başta olmak üzere tüm kitapçılardan temin edebileceğiniz HORGENERAL hakkındaki eleştirilerinizi [email protected] mailime gönderebilirseniz, memnun olurum.
Mister Orhan Pamuk’un Beyaz Kale isimli romanının çalıntı olduğunun (bknz. Edebiyat Eleştiri Dergisi genel yayın yönetmeni Ahmet Yıldız,) ispatlandığı “Pedro’nun Zorunlu Seyahatleri” ile hayranlıkla izlediğim dev yazar Akif Pirinççi’nin romanları başta olmak üzere onlarca mükemmel esere imza atmasıyla tanıdığım Güncel Yayıncılık’a, bana güvendikleri için ne kadar teşekkür etsem azdır. Ayıptır söylemesi, “Böylesine muhteşem kitaplar çıkartan bir yayınevinden eserimin yayınlanması bana şeref verir, hele de Akif Pirinççi ile aynı yerde bulunmak benim için rüya sayılır. Sizden telif hakkı istemiyorum,” lafını belki on kere söylediğim halde sözleşme maddeleri arasında telif hakkımı da görünce şok olmuştum. Bu devirde, bir baba oğluna bunu yapar mı bilinmez.
Şerefim bir hakkı için yazarlıktan beş kuruş para kazanmayı aklımdan bile geçirmedim. Büyük paralar kazanacağımı vaat ederek haftalık borsa dergilerinden birinde yorumculuk yapmamı öneren birinin teklifini reddetmiş kişiyim. Etrafında suyun bol olduğu, yeşilliklerin yol olduğu bir yerde, yavruyken alacağım bir köpek ve halen var olan kanaryamla yaşamak, spor yapıp, okumak ve yazmak gibi sade bir idealim var. Dünyanın gelmiş geçmiş en değerli mizahçısı kabul ettiğim Aziz Nesin’in hemşerisi olmak ve de onun yürüdüğü yolları aşındırmakla övünüyorum. Mizahın dışında denemeler türünde de çalışmalar yaptığım için, o dalda Bertrand Russell’i örnek aldığımı açıklamak isterim. Yaşayan Türk edebiyatçıları arasında, Akif Pirinççi, Yaşar Kemal, Server Tanilli ve Muzaffer İzgü’ye hayranım. Utanarak söyleyeceğim, Avrupa ve uygar ülkelerle kıyaslandığında metrekaresine en fazla çıplak kadın resmi ve reklam düşen yerli basın yerine internet kanalıyla gavurların gazetelerini takip ederim. Köşe yazarlarımız içindeyse, Engin Ardıç favorimdir.
Kısaca kendimi ve eserimi tanıtmaya çalıştım. Egemen güçlerle komprador burjuva çocuklarının ve de uşaklarının hakkımda tek kelime olumlu eleştiri yapmayacaklarını biliyorum, ancak bunu kaale almıyorum. Aslolan, bağrından çıkmakla övündüğüm halk çocuklarıdır. İnternet siteleri, facebook grupları ve çeşitli platformlarda reklam yapabilmekten başka şansı olmayan bizim gibi garibanların okunma şansının ne kadar az olduğunun farkındayım, ancak tüm kanalları sonuna kadar zorlayarak olabildiğince geniş kitlelere ulaşmak istiyorum, çünkü benim insanlara söyleyecek sözlerim var. Şunu da eklemem gerekiyor: Dostumu da severim düşmanımı da; dost gücümü, düşman ise ödevimi gösterir.
En iyi dileklerimle…
Şenol Onay [email protected] horgeneral@ [email protected]
YORUMLAR
Sağcısı solcusu, faşisti komünisti, ilericisi gericisi, dinlisi dinsizi, Allahlısı Allahsızı, velhasıl kelam bütün görüşteki insanları, fikriyle zikri bir olmaları, kısacası samimi olmaları koşuluyla kucaklıyorum.
ya oldugun
ya da gorundugun gibi
tebrik ederim...
şimdiden hayırlı olsun...