- 1090 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
HAZİNE
mevsim kış ortasıydı. iki yorgun, iki çocuk, iki açık kalp rastlaştılar bir yolda... onca kalabalık arasında, birbirlerini gördüler önce, sonra hiç kimseyi görmediler bir süre... şaşkındılar, ikisininde sözleri bir diğerine umut verdi...
tanıştılar... neler neler konuştular... ne çok benziyordu yaşantıları... biri birşey anlatıyordu, öteki bende bende diyordu... sonra gülümsüyorlardı ürkek, mahcup ve heyecanlı...
tanıdıktı duyguları, uzun zaman önce geride bıraktıkları umutları vardı ellerinde... her ikisinde de, al dedi kadın umutlarım senin olsun, aldı adam... verdi kendi umutlarını... çocuk gibi sevinmişti yürekleri...
ertesi günü iple çekti kadın ve adam... ve daha ertesi günleri... iki ihtiyar gençleşmişti sanki birden... ne olmuştu ki, önce anlamadılar... neydi onları bu kadar heyecanlandıran... iki asabi insan gülümser olmuştu dünyaya... düşman görünen kimse yoktu gözlerine... artık sabahları camlara konan kumrulara bile günaydın diyorlardı, artık ikiside erkenden kalkıp güneşi selamlıyorlardı...
mutluluk buydu, mutluluk insandan insana geçerdi... onlar hazine bulmuştular çok eski zamanlardan kalma, öyle bir gömüydü ki bu paha piçilemiyordu... kimselere göstermeden ikisi paylaştılar... ama onlarda ki bu değişim dikkat çekiyordu, dostlar soruyordu ne oldu sana, nedir seni böyle güzelleştiren... ikiside hınzır hınzır gülümsüyor, "yok bişeyim" diyorlardı...
hayat onlara öğretmişti, hazineler kıymetliydi ve çalınırdı... çalınmasın, bulunmasın, bilinmesin diye, yutkundular sevdalarını... her gece gizli gizli saydılar sermayelerini... aylar geçtikçe birikti bu değerli hazine... büyüdü, büyüdü... sığmaz oldu kalplerine... gözleri ele veriyordu onları, ikisinin gözünde de, bir sır vardı en yakınlarından bile sakladıkları ama sonra çok sonra adam hazinesini aldı ve tek başına kaldı kadın...
şimdi ellerinde ikiye bölünmüş bir sevda gömüsü vardı ama harcamadılar... kimseye miras bırakmadılar... varlık içinde açlık çektiler yine de tek sermayelerini harcamadılar... buldukları gün gibiydi ve hatta daha çok... bir yanlarında sevda bir yanlarında hasret yaşadılar, yaşlandılar, iki hazine sandığı hiç kavuşamadan dünyadan ayrıldılar...
bu di’li geçmiş zamandan anlatılan hikayede yaşayan iki kişi, hayal dünyasının gerçek kahramanları... artık aramızda yoklar...
TEK SERMAYELERİ BİRBİRLERİYDİ AMA HARCAMAYACAK KADAR KIYMETLİ...
AÇ KALMAYI, TÜKETMEYE TERCİH ETTİLER... HASRET GÖNÜLLERİNDE, AŞK-I NARINA YANDILAR...
SİBEL