- 807 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
YOKUŞUN BAŞINDAKİ ADAM
YOKUŞUN BAŞINDAKİ ADAM
(Yokuşun başında bir adam)
-Geçin kardeşim,geçin…Geç…Geç…Geç…Geç…Geç bakalım sende…Çok güzel valla…Bir Allahın kulu bile,neden burada böylece durduğumu sormasın!Geç birader sen de geç…Çık çık…Çık kardeşim.(Yokuşu çıkan birini durdurur)Bakar mısın bir?Yahu siz,niçin benim neden burada durduğumu sormuyorsunuz?Ben sizin için bu kadar değersiz miyim?Bu kadar basit mi bir insanı öylece durduğu yerde bırakmak?(Adam yokuşa çıkmaya başlamıştır)Çok güzel!Hah şimdi tam oldu işte!Bu köhne mahalleden geçebilecek son insan da geçti ve şu koca yokuşu çıktı.(Ellerini cebine sokar,düşünür)23 sene!Evet,tam 23 sene oldu burada böylece bekleyeli!Uff…Allah kahretsin beni ki,bir boku beceremiyorum.İnsan onca yılda,bir yokuşu çıkamaz mı yahu?Nedir yani,altı üstü asfalt!Bir adım atmak,bu kadar zor olmamalı!(Adım atacaktır ki,ayağı havada kalır,yokuşu gözleriyle çıkar,bedeni hala oradadır)Yok!Hazır değilim daha.Bu taş toprak parçası meret,beni henüz kabul etmeyecek o anlaşıldı.(Düşünür,geçmişi hatırlar,gülümsemektedir)Bizim eski mahallede,Melahat diye bir kız vardı.Bakkalın kızı.Böyle şişman.Koca gövdesiyle sanki saatte,bir adım atardı.Bence o da bu yokuşu çıkamazdı.(gülümsemesi bitmiş,durgunlaşmıştır) Bizler,neden hep kıyas içindeyiz?Neden kendi beceriksizliğimizi,diğer acizliklerle karşılaştırıp,hiçbir adım atmadan,böylece beklemekteyiz?Evet evet,bizler aciziz.Melahat gibi değil ama.Çünkü Melahat’in,bu yokuşu çıkamaması için bir çok nedeni var.Peki ya benim?Cevap ver Mahmut Yılmaz,senin,bu taş yığınını,çıkamamak için,ne nedenin var?Hiç…Adam değilim ben adam.(sinirlenir)23 senedir,hiçbir şey yapmadan,sadece geçip gidenlere,önünde durduğum şu yokuşu,koşa koşa çıkıp gidenlere bakıp durdum.Hiç biri bana bakmadılar.Hiç biri neden burada durduğumu,neden şu lanet yeri çıkamadığımı sormadılar!İnsanlar!Ne kadar acımasız ve ne kadar nankörsünüz!Bir insan,bir yere giderken,yanından kimin geçtiğini görmüyorsa,yanındakine,arkasındakine veya önündekine dikkat etmiyorsa,neye yarar insanlığı?İnsanlık bunu gerektirmez mi?(sanki yanında biri varmış gibi oynar)Aaa…Çıkamıyor musunuz?Yardım etmeli size!Buyurun sırtıma!Lütfen ama itiraz istemiyorum!(sanki birisini sırtlıyormuş gibi yapar)Hah…Şimdi oldu işte.Ben sizin eksik yanınızı tamamladım,siz de benim.Neyim mi eksikti?Omzum boştu!Bir insanın omzu boş kalmamalı.Kalırsa kötü!Yazık o insana!(saatine bakar)Ooo…Akşam olmuş,bir daha denemeli!Bir kez daha denemeli!(ayağını kaldırır,çıkacak gibi olur,ama yine adım atamaz,sanki adam sırtından inmiştir)Durun!Lütfen gitmeyin!Bir daha deneyebiliriz!Olmazsa bir daha…bir daha…bir daha…22 sene,364 gün var önümüzde,daha çok deneyebilirdik(çöker,ağlamaktadır) Neden bıraktınız beni?Off…Yoruldum…(derin bir nefes alır,ayağa kalkar,cesaretlenmiştir)Bu iş fazla uzadı!Artık vaktim yok!Artık sabrım yok!Artık…Artık…Artık…Artık neyin bende var olup olmadığını bile bilmiyorum!Oysa insan bir şeyler yapmalı,ne olursa olsun,insan bir “şey” yapmalı bu hayatta!Bir şeyin altında imzası,bir şeyden dolayı sahip olduğu mutluluk,bir şeyi başarmış olmanın haklı gururu olmalı insanda!İNSANIN ELİNDEN BİR ŞEYLER GELMELİ!GELEBİLMELİ!... (durur)Bunlar benim tasavvurumun çok ötesinde şeyler,hissediyorum.Bunları…Ben bunları başaramam…(durur,sanki vazgeçmiş gibidir,geri döner bir adım atar,ayağı yine havada kalır…durur…ayağını yere basar,yüzünde müthiş bir acının ifadesi vardır,elini yokuşa doğru uzatmıştır,ağlamaklıdır)Bana bak koca yokuş!Bana bak insanlığın ayakları altında ezilmeye mahkum taş yığını!Bana bak,bir tek benden mahrum olan,acımasız yol!Tam 23 yıldır,buradayım…Yeter artık…Ben iniyorum…(başka bir yokuştan iner,geri dönüp,indiği yokuşa bakar,adım atmak ister,ayağı havada kalır.Ayağını indirir.Umutsuzca yere çöker. Boşluğa bakmaktadır)Çıkamıyorum…Çıkamıyorum… Çıkamıyorum… Çıkamıyorum…Çıkamıyorum…Çıkamıyorum…Çıkamıyorum…Çıkamıyorum… Çıkamıyorum…Çıkamıyorum…Çıkamıyorum…(bunları söylerken yavaş yavaş gülümsemeye başlar)Ben…Bu yokuşu… Çıkamıyorum… Ama… İNANIN İNEBİLİYORUM!