KAF DAĞINDAKİ GÖKÇEN...
bu mektubu sana azatlığımın son zirvesinden yazıyorum..halimi sorma gereği duymuşsun
yürek sende yol alırken halimden nasıl söz edilir..bazı gecelerde düşlediğim ülkemin sahipsiz insanları,yarınları geleceğimiz büyük ülkenin hayalleri peşinde koşarken halimden ve dermanımdan söz etmem..bilki uzak ufuklara giden sessiz bir geminin son yolcusu olma korkusu vaad edilmiş tüm sözlere ve tüm yarım kalmış kavgalara inat silemem hayalini ülkemin üzerinden..kutlu yolda yanımdaki ses senin atının ayak sesleri olsun.önümde ardımda yanımda koştur.yiğide yiğit yar gerek diyorsun ya...asyanın en çorak topraklarında at dizğinlerken yurdumun ve asil milletimin ecdatları gelir gözlerimin önünü..ne çok kahramanlıklar yaşanmış bu coğrafyada..en büyük kralları dize getiren bu yaylalar bir ğün iz sürdüğüm ve diz vurduğum bu ülkemde sana olan seslenişimin eseri olarak yankılanacak kulaklarında..ve beni bekle ay’la şafağın birleştiği noktada.