- 1828 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
MUTSUZLUK YOLUNDA MUTLULUĞU ARARKEN
Gönül ırmağından sevgi taşıyan bir ihtiyardı onun kalbi.Hayattan bıkmış, adeta usanmıştı.Yaşamak nedir deseler, belki de hiçbir yanıt veremezdi.Fakat, biliyordu ki, yaşamakta, sevinçte, mutlulukta yüreğinde olan duygulardı.Adı Bahar’dı.Gözleri ela ve sırma saçlı…Bir de beyaz atkısı vardı boynuna doladığı…Yaşı ise henüz on altı.Şimdi soruyorum, kim söyler gencecik bir kızın hayattan bıktığını?Gözleri para hırsıyla bürünmüş insanlar mı?Ya da eğlencesine, anlık mutluluklara dadananlar mı?Buydu onun içini acıtan ve onun kalbiydi, günden güne yanıp solan…Peki, sizce neydi asıl onu yakan?...
Hayatının en samimi dostu olan geçmişini, unutulmuşluğun engin denizlerinde, yok etmekti onun amacı.Fakat geçmişini silen bir insan, gelecekte nasıl yaşardı?Onun hayatında ölümsüzlüğü hak eden nice dakikalar nice saniyeler vardı.Adı Bahar’dı.Fakat baharı bir türlü tadamadı.Onun içini acıtan, onun canını yakan; üzen, ağlatan…Babasıydı!Evet, canından sakındığı babası…O artık yoktu, Bahar’ın canı buna nasıl dayanıyor, oda anlamıyordu.Belki de anlamak istemiyordu.Zamanı geri alabilsem keşke deyip, bir umuttur gidiyordu.İşte, onun tek tesellisi buydu!Kendini yalnızlığa iyice alıştırmış, gün geçtikçe hayattan kopuyordu.Ümidini kaybediyordu, aslında tesellisi de yoktu.Babasının dünyayı terk edip, bedenini kara topraklara teslim etmesi, Bahar’ı bitirmişti.Çare neydi?Var mıydı Bahar’a göre ilaç?Tedavisi mümkün müydü bu yitik kızın?Acısını nakış gibi işlemişti yüreğine…Kolay mıydı bir anda silmek, silmeye çalışmak?Bir umuttur bekliyordu, belki yarın…Ağladı, ağladı, ağladı; dondu kaldı sonra ansızın.Gözlerinin önünden bir hayal mi geçmişti?Yoksa içindeki acıdan dolayı, bütün dengesini kaybeden zihni, yaşlı gözlerine acayip mahluklar mı gösteriyordu?Birden oturduğu yerden fırladı.Eline kağıt, kalemi alarak; bitmek bilmeyen sevgisini, babasını canı gibi sevdiğini yazdı.Babasının kızı, babası da hep yazardı…Asla okumam diyerek, kendini kandırdığı; babasının günlüğü ilişti gözüne.Neden bilmiyorum son sayfasını açtı.Yaşlar süzülürken gözlerinden damla damla, okumaya başladı:
‘Bahar’ım, canım kızım! Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun, asıl olan yürektir.Yürek sesi ne? Bilmeyenler ya da bilipte duymayanlar acıtsa da içini; üzülme ve unutma, yaşadığın sürece, var olacak o yürek seninle.Sen yeter ki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın yüce sevgini.Ben ölmedim aslında, yaşıyorum yüreğinin derinliklerinde.Ben, hep seninleyim.’
Son sözlerdi.Düşündü, düşündü, düşündü…Düşünmesiyle birlikte kalbinde yeni ümitler yeşermeye başladı.Anladı ki; mutsuzluk yolunda, birazcık ümidiyle mutluluğu arama şansı vardı…O geceden sonra, hayatında çok şey değişti; fikirleri, kararları, düşünceleri…En önemlisi de kalbi…Kalbi değişti.Ve kalbi kendisine:
‘İşte bu, babasının kızı!’ dedi.
…
Gün doğmada yeni bir baharda…Bahar’la…Yüreği yeniden doğdu.Geçmişi silip atamasa da, geleceğe umutla bakıyordu.Kalbi, mutsuzluğunda bulduğu mutluluklarla atıyordu.Zordu belki onun için, ama o; gülüyordu….
YORUMLAR
Anladı ki; mutsuzluk yolunda, birazcık ümidiyle mutluluğu arama şansı vardı…O geceden sonra, hayatında çok şey değişti; fikirleri, kararları, düşünceleri…En önemlisi de kalbi…Kalbi değişti.Ve kalbi kendisine:
Gün doğmada yeni bir baharda…Bahar’la…Yüreği yeniden doğdu.Geçmişi silip atamasa da, geleceğe umutla bakıyordu.Kalbi, mutsuzluğunda bulduğu mutluluklarla atıyordu.Zordu belki onun için, ama o; gülüyordu….
Ümit ve azim aşılayan sonucunda kişinin kendisine kendinin çare olacağını belirten güzel bir öykü özellikle durum hikayesi türünde başarılı,Betimlemeler,psikolojik tahliller yerli yerinde,
Affınıza sığınarak bir iki hususuda belirtmeliyim.
parağraf düzenine dikkat edilse daha da akıcı olur,okuyan için kolay olur,öykü üst üste yığılmamamış olur.
Birde cümleler öyküde devrik değilde düz olsa daha da anlam belirginleşir,gerçi bu üslup meselesi,saygı duyarım.
Genelde güzel ve bir amaca yönelik hikaye olmuş,
Tebrik,takdir,selam ve dualarımla nice başarılı öykülere efendim..