- 951 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kahraman (1)
Uzun zaman mıydı geçen?
Yoksa, her öngörülen kadar mıydı, dalga boyu kısılmış....
Ne kadar bilinmeyen toplanmıştı, elde var bir’lerde.
Ne kadar borçlanılmıştı diğer hanelere.
Kaç zaman olmuştu, sayılabilir miydi, neye kıyasla?
Az mıydı, çok muydu?
Nasıldı?
Sadağında zümrütü ankanın çoktan razı olacağı gümüş oklar vardı.
Vurulmayı dileyen kahramanlar, gururu yaşamak için ölmeye çoktan teşneydi.
Görmüşlerdi bir zaman.
Görmeyenler dinlemişti.
Yaşamışlardı nefes nefese hayalini.
Susamışlardı vurulmaya.
Arzuları dağları aşmaktaydı.
Beyninin izdüşüm perdesi ne kadar canlıydı böyle kahramanımızın.
Sadağındaki oklar aşkına, görüntü ne kadar netti böyle!
Kahramanımız arayışın doruklarında, bekleyiş molasında razılığın.
Zümrütü anka’vari güzellikler, o razılığın zirvesinde.
Buluşmalar mevsiminde,
buluşlar burcunda,
kararlılık peryodunda,
hasret noktasında,
şevk damarında...
Kanından kan olmazsa gider mi bu ok...
Bir dil kıvraklığı olmazsa...
Tam kalbin içinden, bir atardamar heyecanı taşımazsa...
Kahramanımız sadağındakileri tüketebilir mi dersiniz?
Atabilir mi?
Zümrütü anka’lar, yanıp tutuştuklarına vurulabilir mi?
Ne gösterecek?
Zaman mı?
...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.