- 847 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
KAFKAS GAZİLERİNDEN YANLIZCA BİRİSİ...
Üç asır süren Osmanlı Rus savaşlarının son zamanlarında, Kazım Karabekir komutasında on bir yıl süreyle mücadele etmiş Kafkas gazisi Dedem süvari onbaşı Durmuş Gündüz(annemin babası)’ün askerlik anılarını sizlerle paylaşmaya çalışacağım.
"Hey gidi günler hey" diyerek heyacanlı bir şekilde başlardı anlatmaya! Gözlerinin parladığından belli olurdu zaferi yaşadığı. Ufak ufak göz yaşları dökülürken yanaklarından aşağıya,farkında olmadan esas duruşa geçerdi yavaş yavaş.Rusları; Erzurum,Kars,Kağızman,
ve Ardahan da on kişilik bir mangaya bir tüfeğin düştüğü,kumanda bulamadıklarında mecbur kalıp, ölü at eti yedikleri bir durumdayken nasıl yendiklerini anlatırdı saatlarce.Yıllarca silah ve cepaneden yoksun, yiyecek ve giyeceği kalmamış ama cesaretini ve umudunu hiç bir zaman kaybetmeyen cefakar ve fedakar bir ordunun komutanlığını üstlenmiş Kazım Karabekir’i anlata anlata bitiremezdi.
Hatta günün birinde ,uzun yıllar omuz omuza aynı cephe ve aynı mevzide Vatan savunmasında beraber oldukları Ermeni kardeşlerinin, İngiliz oyunlarına alet olup kendilerini arkalarından vurmaya başladıkları bir sırada,Kazım Karabekir ve Dedemin de içinde bulunduğu sekiz on kişilik bir guruba nasıl pusu kurduklarını anlatırdı burukluk içinde.Hayatını kendi pratikliğine borçlu olan Paşa, öldürülen atından atlayarak kurtarabilmiş canını.Pusuyu önceden fark edip uyarıda bulunduğu için Dedeme de Onbaşılık rütbesi vermişler mükafat olarak.
Arkasından iç çekerek devam eder di anlatmaya...Kışlasında Asker oluşunun bir iki yıl sonrasında Elvan isminde Ermeni bir kadınla evlilik yaşamaya başladığını ve oğlu Mehmedin üç yaşına girdiği sırada, Ermenilerin Osmanlı düşmanlığı patlak verince, ne oğlunu ne de karısın bir daha göremediğini anlatırdı üzülerek! Hatta ölümünden bir kaç yıl öncesi her iki gözü birden ama olunca; O kadınla oğlunun ilençlerinin geçtiğini söylerdi kendisine.Bu yüzden de hiç hayıflanmaz,ben bunu fazlasıyle hak ettim diye kendi kendini yargılardı.
Toprak ve Bayrak uğruna canını esirgemeden on bir yılını Vatan müdafaasında geçirmiş Kafkas gazisi bir Askerin torunu olarak, aynı ülkü ve sorumluluğu taşıdığım için onur duyuyorum! Aslında onların her biri, birer tarih yazmış ama biz onları fark bile edememişiz.Ülke bağımsızlığının tehlikeye düştüğü bu günlerde onlar kadar asil,onlar kadar cefakar ve onlar kadar fedakar birilerine ne kadar ihtiyaç var dersiniz?
Saygılarımla....
YORUMLAR
dedenin öyküsü, vefakarlığın ve cefakarlığın yansımasıydı..bu gün bu cefakarlığın olmadığı ve hatta hiç vefakar olmadığımız görünüyor..acaba bizi bozan ne...savaş olsa aynı cefakarlığı gösterebilirmiyiz..zor karşısında toplumsal vefakarlığımızı hiç duydunuz mu?...
keşke atalarımıza benzeseydik...keşke...
saygılarımla...
S.A ABİ ŞİİRLERİNİN 11 HECE VE AŞAĞISINI 2 KEZ YAZI VE HİKAYENİDE BİR KEZ OKUDUM HEPSİ GÜZELDİ ŞİMDİKİ SEFİL DURUMU GÖRÜNCE ONLARBOŞA ÖLMÜŞ DİYOR İNSAN DEĞİL Mİ SZİN KASABADAN MEHMET BOZKURT BENİM OKUL MDÜ GÖNENDE ABİ ŞİİR VEYA YAZILARINI KİMSE BEĞENMESE BİLE YAZ KİMSE BEĞENMEK ZORUNDA DEĞİL DEŞARJ OLALIM YETER BAŞARILAR DİLERİM