HASTANEDE
HASTANEDE
Hastanede sıramı bekliyordum.Genç bir kız alçılı bacağımı görüp.
“Küçükken bir yerlerimin kırılmasını hep arzulardım.”
Başımı kaldırıp baktım.Genç, güzel ve sempatik bir kız karşımda duruyordu.
“Küçükken bir yerlerimizin kırılmasını hep istemişizdir.Sonucun ne olacağını düşünmeden.”
Devam etti:
“Alçılı, kırık bir tarafıma imza atmalarını hep istemiş ve arzu etmişimdir.”
“İşte size bir fırsat sunuyorum. Ben imzaya şu an açmış bulunuyorum.Buyurun, atın.”
“Ah! Mersi.Atmayacağım.”
Bu cüretkar tavrımdan herhalde çekinmişti.
“Ne tuhaf bir duygu değil mi?Çocukken hissettiğim bu duygular şimdi bana saçma geliyor.”
“Aslında bizler yalnızlığımızı açık seçik söylemekten hep çekinmişizdir.”
“Olabilir.Belki de kendini başkalarına acındırıp, o şimdiye dek görmediğim ilgiyi, şefkati görecektim bir yerlerimin kırılmasıyla.”
“Artık biz o duyguları çoktan kaybettik.”
“Hangi duyguları” ,diye sevimli yüzünü kırıştırdı. O haliyle bile o kadar güzeldi ki! Ben bu yüze bakarken ötesinde bir acı, keder ve belki de geçmişin bir yara izini arıyor, ama bulamıyordum.Tüm bu davranışlar bana bir oyun gibi geliyordu.Hastanede yerine getirilmesi gereken bir tuluat oyunu.Zaten seyircileri hazır ve nazırdı.Aniden ilerleyen samimiyetimizi dar kafalarıyla izleyip bir yorum yapmaya çalışıyorlardı.Bense bu dikkati dağıtmak için genç kıza daha çok yanaşıp gülücükleri yüzüme çoğalttım.Bizi tanıdık sansınlar diye basit bir taktikti bu.Aslında pek de umurumda değildi.Meraklı bakışları tarafından izlenmek hoşuma gitmezdi.Ayrıca sohbetimize ortak olmamaları için yapmam gereken zorunlu bir davranıştı.
“Olmak istediğimiz bir bedenin içerisindeki duygulara sahip olmak, ama hep o kaçtığımız bize ilkel gelen duygular!Öyle ya her şey mantıkla bağdaşmalıydı.Doğal, saf dürtülere yer yoktu mantık dünyasında.Teknoloji beraberinde getirdiği medeniyet barbarlığıyla bizi sarmalamış, bizde onun kölesi konumuna düşmüşüz.Ona sormadan bir şeyler yapmaya kalkamıyoruz.”
Sadece:
“Doğru”, demekle yetindi, yüzünde acılar arayıp da bulamadığım kız.Belli ki acılar aradığım bu yüzde kaybedilen duygular vardı.Bu yüz şimdiyse bana yapma gülücüklerle donatılmış bir yüz olarak geliyordu.Onu seven ,gönlüne ne pahasına olursa olsun girmeye çalışan bir delikanlıyla evlenecek,belki de çocukları olacak .Sonra bir gün anlamsız ve işitilmek istenmeyen bir söz yüzünden bu hanım hanımcık karşımda duran kız,her şeyi bir anda bitirebilecek bir yüze sahipti.
Hastane sohbetini ya da arkadaşlığını daha fazla uzatmamak için :
“İyi ki bir yerleriniz kırılmamış.O acıyı yaşayanlar bilir.Neler çektiklerini bilemezsiniz.Kesinlikle tavsiye etmem ”,deyip kısaca kestirdim.Tesadüf bu ya hastane görevlisi sıramın geldiğini söyleyerek beni içeri aldı.