- 846 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
TRENDE ÖYLESİNE BİR GÜN
Yağmurlu bir gün AFYONDA
Böyle zamanlarda, korunmasızlığını seviyorum Afyonun. Küçük bir sel.. alt üst etmeye yetiyor afyonu.. Alt üst olabilen her şeye ve herkese saygı duyuyorum, nedensiz..
Trenin gelmesine birkaç saniye kaldı.. koşarsam eğer , bu bulunduğum mesafeden yetişme ihtimalim hala var. Sokakta koşmaktan utanmıyorum. Koşarken üzerime çamurlu suları sıçrıyor sokağın. Üstümün başımın çamura batmasını özlüyorum yazları. Ama biliyorum benim hiç yaşamadığım ve belki de asla yaşamayacağım caddelerinde bu şehrin, çamurlu sokakları o çamurlu sokaklarda büyüyen her daim hasta çocukları var..
Jeton gişesine geldiğimde , tren daha yeni giriyor istasyona. Otomatik kapıları olan trenlere yabancıyım. Alışamıyorum teknolojinin dibimize kadar gelmesine. Hep bir adım geride olsun istiyorum.
Islanmış saçlarımdan damlayan sularla boş bir koltuğa yığılıyorum. Büyük ve her daim ağzına kadar dolu olan çantamdan günlük gazetemi çıkarıyorum. Bir yazı dizisi başlayacaktı. Onu arıyorum sayfalarda. Ararken başka başka haberler takılıyor gözüme. Eğer yanımda kitap ya da gazete yoksa trene binen insanların poşetlerindeki yazıları okurum ben. Bir sürü gereksiz mağaza bilgisi yüklü belleğimde.
Gittiğim yer afyon.
Neden sevemiyorum afyonu acaba?
Bir türlü içime sindiremediğim yerlerden biri..ama hep gidiyorum.. nedensiz değil elbet..
afyona gidiyor olmak içimi bunaltıyor. Her an bir durakta trenden inme ihtimalim oluyor afyon yolculuklarımda.
Tren Dinar’a girdiğinde otomatik kapılarını açıyor. Buradan , her daim az kişi biner trene. Çünkü genelde arabalarla seyahat eder burada yaşayanlar. Küçük küçük bir sürü velet doluşuyor trene. Herkes tedirginleşiyor. Küçük çocuklardan korkmak yakışmıyor bizlere, ama korkuyoruz. yahu bunlar çok küçük. Küçük çocuklara bakıyorum bir müddet.. evet tanıyorum ben bunları. Beni fark ediyorlar ve koşarak yanıma gelmeye başlıyor velet sürüsü.
- …… ablaaaaaaaaa
gülümsüyorum. Çünkü tanımayan velet yok , beni bu şehirde! ÇİNGENE çocukları bunlar..ama korkmam ben.. dost olmasını bilirim onlarla..Bahar!.. evet evet Baharda onların arasında. Biri kucağıma zıplıyor. Biri saçlarımı okşamaya başlıyor. Erkekler biraz uzak dursalar da her biri gülümsüyor. Ellerinde poşetler.. poşetlerde selpaklar. Bu yağmurlu Afyon gününde, dünyayı kurulayacak kadar çok selpak..
huzurlu..
güzel bir gün bugün..
tren Dinar tren istasyonuna girdiğinde etrafımda çocuklardan oluşan bir hare içinde iniyorum trenden. Beni garipseyen..
tuhaf gören bakışlar..
alışığım her birine.
Ben de onları tuhaf görüyorum..
bu çocukları hor gördükleri için ..
eşitiz yani ;)
Merdivenlerden bir sürü çocukla el ele çıkmak zor ve yorucu gelebilir aslında.. ama biz neşeli bir grubuz.
Meydana vardığımızda.. sarılmalar.. öpüşmeler..” benide götür ablalar” uçuşuyor etrafta. Sonra zıt yönlere hareket etmeye başlıyoruz.
beni arkadaşıma götürecek dolmuşumu beklerken.. yalnızlaşıyorum.. üşüyorum.. ve trendeki sıcaklığımı arıyorum.. acaba aradığım sıcaklık çingene çocuklarımı?...
Bir ton makyajlı yüzüme bakan bir sürü insan..
çocuklar yanımda yoklar..
evet yalnızım!
İlk defa yalnız geliorum buraya..
dedim ya bu benim medeni halim..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.