terk ediliş
Mor mosmor bir denizin kıyısında yürürken güneş tahtını aya bırakırken ve içimde sen katre katre büyürken hayatın anlamı berraklaşıyor .Karanlık kollarını bana dolamış sımsıkı bu akşam ve sıcak bir esinti yüzümü öperken, ayaklarımın altındaki kum beni kendi içine doğru çekiyor.Aslında ne kadar yorgunum. Yıllar birer küfe olup sırtıma binmiş gibi.Ah bir adım daha atabilsem küçük bir kaya üstüne oturabilirim .Sen iterdin beni şimdi olsan, oturtur bir de üstüne üstlük yaşlı cadı çok mu yorulmuş diye kahkahalarla gülerdin.İlginçtir yine sen ittin beni...Oturunca derin bir iç çektim yine .Hani söze başlarken derin bir nefes çekerdim ya işte öyle... Maviliğin engin kokusunu aldım bu sefer içime senin nefesin yerine.İnsan olmak ne zormuş hele olduğun gibi hayatı yaşamak daha bir zormuş.İçimdekileri denize döksem taşar mı ki...Damla damla yağmur olup seni ıslatır mı peki.Ama ben bu gün inan her günkünden daha güçlüyüm, hatta bugün okyanus kadar enginim içimde.Yaşadıklarımdan neler öğrenmişim anlatıyım mı ,zaman tanrısı sana benim için zaman ayırır mı ki.Cebimdeki kelimeler anlamlı bir cümle olup dökülür belki şimdi dudaklarımdan .Biraz bekle emi.İnan çok yorgunum.Abartmayım mı gene ...Ah be aşkım canım nasıl yanıyor .Beni iyi tanıdığını söylerdin ,hadi bil bakalım yıllardır karanlığı noktalıyorum, bir aydınlık bulurum diye bulmuş muyum?.Renksiz gülleri boyardım kırmızıya aşk için ,biri bizim için açmış mı? Söylesene.Mmmm!...Ne desem ki şimdi içimde çaresiz ,hoyrat bir o kadarda deli poyraz bir rüzgar esiyor ;korkuyor muyum peki yada umutsuz muyum ,bilinmez ama sen beni çözersin be bir tanem çözerde beni yeniden düğümlersin.Umutlarımla sımsıkı bağlıyım hayata ;tırnaklarım yine kazıyor toprağı ,yeter ki isteyim, yaparım .Dimdik burnum havada ,o kendine güvenli kadın var ya hani senin aşık olduğun, o hala burda bir yerlerde merak etme.Sen derdin hatırlar mısın ?Yeter ki seni kızdırsın biri sinirlenince ,tanrı kadar inatçısındır ve bir o kadar da hırslı.Ama şimdi bu taşın üstünde ,mor göğe,kara denize,sönük aya bakarken içimde her şey ölü...Biliyor musun başım belada gene kendimle, benden başka bana daha kötü kim davranırdı ki zaten hiç kıymetimi bilemedim.Şu hayata yine amaan boşver diyemedim.Derdin bitmez senin derdin şimdi, burda olsan, söyle de bilelim. Ben zıplar hoplar unuttururdum sana. Sen güler geçer bide tövbe çekerdin.Yine de böyleyim...Fırtınalar çok yakın bana biliyorum bir sürü tekne içimde alabora olmak için sıra bekliyor.Ooooo! Zaman epeyce ilerlemiş bu kayanın üstünde. Bak şimdi deniz daha bir dalgalı,ay daha bir parlak,oturduğum kaya da daha sert.Ben de iyiyim sakın merak etme.Yoksun biliyorum artık bir hazan vakti geldiğin gibi gittin.Benim yüzünden, onu da biliyorum. Ama ne yapayım ben böyleyim.Aşk da sevgi de bende eğreti mi duruyor ne?Eksiğim, ben hep bir eksik ...seni de eksiltmeyeyim dedim .İyi etmişim demi.İnsan hiç sevdiğini böyle terk eder mi peki?
YORUMLAR
Hocam sizin düz yazılarınızda şiirimsi.Keşke devamı olsa bu güzel öykünün diyesi geliyor insanın.Yüreğinize sağlık.
"Şimdi bu taşın üstünde,
Mor göğe,kara denize,sönük aya bakarken.
Biliyorum artık bir hazan vakti
Geldiğin gibi gittin..." Sizin öykünüzden aldım bu dizeleri.