Şimdiye kadar hiç kimse taklit yoluyla büyüklüğe ulaşamamıştır. -- samuel johnson
Kyrie
Kyrie
@kyrie

Küçük Cadı'm

5 Nisan 2007 Perşembe
Yorum

Küçük Cadı'm

8

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1305

Okunma

Küçük Cadı'm




Biliyor musun, en son mektuplarımı sen daha dünyaya bile gelmeden önce yazmıştım; büyük dayıya, eski okul arkadaşlarıma ve unutamadığım birkaç öğretmenime. Sonra sonra… Nasıl ve ne zaman olduğunu anlayamadığım bir şekilde kopuverdik pembe, beyaz, desenli, mis kokulu kağıtlardan. ‘Telefon açıp sesini duyuversem daha iyi olacak’ düşüncesiyle başladı önce. Sonra o telefonlar ufalıp ceplerimize girince ve bir de elektronik posta diye bir kolaylık icat olunca temelli unutuverdik. Kolaya kaçtık; kaçtığımız yere özlemlerimizi de götürerek.
Şimdi bu mektubu okusan kahkahalarla güleceğini biliyorum. ‘Anne, çok mu uğraştın, ne gerek vardı ki’ diyeceğini de. Ama bu mektubu sana şimdi vermeyeceğim. Bu mektubu sana, beni daha iyi anlayabileceğinden emin olduğum bir zaman... Kim bilir belki de rock müzik dinlemekten kafanın şiştiği, Mozart’ı, Vivaldi’yi ve Bach’ı keşfettiğin, dünyaya ne için geldiğinin amacını çözüp, o amaca yürürken karşılaştığın zorluklardan yorulmaya başladığın zaman vereceğim. Uzun uzun oturup denizi seyretmenin bir aptallık olmadığını düşünmeye başladığın, hayatı sorgulayıp, haksızlıklara kafa tutmayı deneyip, bazen başarılı olamadığında küsüp içine kapandığın zaman vereceğim. Ne kadar büyürse büyüsün senin için hala minik bir varlık olarak kalacağı, bu yüzden üstüne titreyeceğin çocuğunun soğuk bir kış sabahı incecik giyinip sokağa fırladığında, onun ardından ‘üşütmese bari’ diye endişeleneceğin günler geldiğinde vereceğim. Sırf o sonradan üzülmesin diye onu kollayıp kayırdığında, sana ‘Yeter anne, bu kadar da üstüme düşme!’ diye bağırıp kalbini sızlattığında belki. Ne yaparsa yapsın, ne kadar üzerse üzsün onu daha beş dakika geçmeden affettiğinde ve bunu nasıl başarabildiğine hayret ettiğinde vereceğim sana bu mektubu..
Sana bu mektubu, hangi mesleği seçersen seç bir gün mutlaka evinin mutfağında, sevdiğin adama patlıcan kızartırken... O patlıcanın kızaran yüzünü üste, kızarmayan yüzünü kızgın yağa çevirirkenki kısacık sürede aklından geçiveren bin tane düşünceye şaşıp kaldığında vereceğim küçük Cadı’m.
Yağmurda yürürken ıslanmaktan korkmayı aklına getirdiğin, eski bir şarkıyı dinlerken biriktirdiğin hatıralarına dönüp orada oyalandığın, eski bir aşkını hatırlayıp arada hayıflandığın, uyuyabilmek için yastığınla savaştığın, en mühim eşyanı en değersiz arkadaşınla bile paylaşabilecek kadar olgunlaştığın, kendi sorunlarını sana ihtiyacı olan bir başkasının sorunlarını çözmek için rafa kaldırdığın, sebepli sebepsiz yere daha sık dalgınlaştığın bir anda vereceğim bu mektubu sana.
Bu mektup işte o zaman değerli olacak. Şimdi ise basit bir kağıt parçası.
Hayat sana daima güzellikler yaşatsın bir tanem. Ama hayatın daima güzelliklerle örülü olmadığını anladığında bu mektup tükenmeye başlayan gücünü yeniden kazandırsın diye…

İşte bunun için yazdım.
Ve seni büyük Cadı’dan daha az sevmediğimi bilmen için biraz da.

Annen
 

 
 

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Küçük cadı'm Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Küçük cadı'm yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Küçük Cadı'm yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
gönül gençyılmaz
gönül gençyılmaz, @gonulgencyilmaz
7.10.2008 10:59:07
denizi seyretmeye gidiyorum

gönül gençyılmaz tarafından 10/7/2008 10:59:35 AM zamanında düzenlenmiştir.
makyevel
makyevel, @makyevel
21.9.2008 18:45:48
bence o anlar geldiğinde küçük cadınız o mektup yerine annesine doyasıya sarılıp, ağlamak isteyecektir.rockda mozart kadar müziktir.nerden baktığınıza bağlı.
ilerde bir aşçıylada evlenebilir küçük cadı belki o zaman o değil eşi kızartacak patlıcanları sırf eşimin ellerine yağ sıçramasın çünkü onlar sadece öpülmeye değer diyecektir.
ama belki her yazdığınıza bir kulp takabilirim de finaldeki sevgi ayrımcılığı yapmadığınızı söylemenize lafım olamaz herhalde.

saygılar.
şiir kanburu:))

makyevel tarafından 9/21/2008 6:47:04 PM zamanında düzenlenmiştir.
niviskar1
niviskar1, @niviskar1
4.6.2008 13:48:16
Hani bir anda dona kalırsınya işte ben de öyle oldum .Gözümde beliren iki damla yaş ve dudağımdaki tebesümle kalbimi saran bu cadı sevgisinin arasında bıraktırdığın için sana sonsuz sevgiler kalemin daim olsun...
elif karslıoğlu
elif karslıoğlu, @elifkarslioglu
15.1.2008 20:42:57
şanslı küçük cadılar :)))))))
cemrece
cemrece, @cemrece
8.6.2007 13:49:30
evet ben de kıskandım mı imrendim mi desem.
o kadar güzel yazdınız ki ve aynı duyguları paylaşıyor bütün anne yürekleri...
yazan yüreğinize sağlık.
Allah uzun ömürler versin size sevdiklerinizle...
Kaleminiz hiç susmasın çok güzel yazıyorsunuz....
aynur soysal kumcu
aynur soysal kumcu, @aynursoysalkumcu
6.4.2007 11:48:19
tebrıkler kalemınız daim olsun.
selin yıldız
selin yıldız, @selinyildiz
6.4.2007 00:26:42
çok güzeldi, sıcacık sardı beni yazınız.

belki de kıskandım, böyle bir şey yazmadığım için kızıma.

sevgiyle.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.