- 1601 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
17- AĞUSTOS-1999 DEPREMİ
Allah (c.c.) Ülkeme bir daha böyle bir acı yaşatmasın.Sizleri teferruatlarla fazla sıkmayacağım.Nisan 1999 dan itibaren beslemekte olduğumuz tavukların uzun bir süre kümeslerine girmeyip yüksek yerlere tünemeleri her akşam onları yerlerine sokmak istediğimde onların bu girişleri reddedip sağa sola kaçışmaları inanın kızdırıyordu beni ama aklımada hep deprem geliyordu çünkü .1967 depreminden o güne 32 yıl geçmişti.Evimizi ,herşeyimizi sigortalamıştım.Ailemin karşı çıkmasına rağmen .kendimi bile.En son 10- Ağustos günü anneme söyledim .-Anne bu hayvanlar içeriye girmiyor.galiba deprem olacak dedim.Hayvanların davranışları çok garipti çünkü.15 -Ağustos pazar günü akşamı Caminin kahvesinde kahveyi çalıştıran arkadaşla da aynı mevzuu konuştuk.16 -Ağustos sabahı kahvaltı ederken Annem -Oğlum bu gece rüyamda eve saldırdı şunlar.Camları kapıları zangır zangır salladılar dedi ve şu işide onlar yapmış dedi Rüyasında bana çağırdığını oğlum etraf yıkılıyor duymuyormusun diye bas bas bağırdığını ama bana duyuramadığını söyled i.Bende hayırdır inşaallah deyip çıkıp gittim.Bekar odamda o gece yatağıma uzanmış hazırlık maçlarından birini seyrediyordum.Saat 21.00 -22.00 arasıydı öyle bir uyku çöktüki gözlerime .Televizyonu kapatıp kafamı bırakıverdim yastığa.Kulaklarımdan hala o gitmeyen o sessizliği asla unutamam.Bizim oralar sakin ve bahçeler hep meyveliktir.Adapazarının Kuzey çıkışında Şehir merkezine 3 km.mesafede.Adı gibi dağın hemen yakınındadır.Ne çekirge sesi vardı nede köpek.Mahlukat uyanmıştı ve terketmişti. Kendini garantiye almış bekliyordu.Ama insanoğlunun başına gelecekten haberi yoktu.
Uyandığımda kıyamet kopuyordu sanki çevirip duruyordu mubarek.Annem bağırıyordu -Oğlum duymuyormusun ? diye rüyası gerçek olmuştu kadının.Deprem durunca çıktık ancak evden .Alt katta kardeşim ve çocukları vardı.onlarıda çıkardım .Bahçemize gereken şeyleriçıkarttık.Hemen etrafımıza dağılıp kontrol ettik .İlk şoktan sonra etrafımızda fazla bir zayiaatın olmadığını gördük.Ama Adapazarı merkezi yerle birdi.Vaziyet korkunçtu.Gerisini biliyorsunuz.
Benim size anlatmak istediğim ise şu.Adapazarı gazetesinde yazan bir yazar kardeşimiz depremden sonra günlerce bu konuyu işledi .Bir Rus bilim adamı deprem uzmanı olan Gregor Tesla’nın geliştirmiş olduğu fay hattından küçük kırılmalarla enerji boşaltma sisteminin Gölcükte donanmanın olduğu yere kurularak bu işin yapıldığını anlattı günlerce.Yalanlayanda çıkmadı zaten.Gölcükteki donanma tesislerinin 10 şiddetindeki depreme dayanıklı oduğu söyleniyordu.Ne hale geldiğini hep birlikte gördük.
Depremin hemen akabinde hurafeler başlamıştı.Neymiş donanmada balo varmış Orada Kuran’ı çiğneyip yırtmışlar .Herşey ondan olmuşmuş.Sistem bu yalanları hep söyledi. Sistem herzaman kendi adamlarını üretti. Oysa geçek bana göre o yazarın anlattığı gibi.Çünkü Kanadalı bir bilim adamı iki ay önce Saros Körfezinde büyük bir deprem olacağını açıklamış ve iki ay ve 200 km. farkla bilmişti.Telefonların kilitlenmesi,Amerikan başkanının Türkiye’yi depremden hemen sonra ziyareti.Bunlar hep soru işareti.Beni bu işin olduğunu inandıran şey benim tavuklarımın 3 aydan fazla içeriye girmeyeşi.Ama hayvanlar depremi belirli bir zamanda hisseder.öyle 3 ay önceden değil.Küçük kırılmalarla fay hattından enerji boşaltılıyordu ve hayvanlar bunu hissediyordu.Bu yüzden huzursuz olup içeriye girmiyorlardı.
Allah(c.c.) İnsanı yeryüzüne halife olarak yarattı .Ölüm hariç herşeyi çözecek insanoğlu izin verildikçe.Son sözüm şu ! Hani deprem olacak diyorlar ya bilim adamı geçinen soytarılar.Hepsi yalancı.Materyalist zihniyetli.İSTANBUL 17- AĞUSTOS -1999 da kurtarıldı.Zaman beni haklı çıkaracak inşaallah ve İstanbul’da deprem olmayacak.Fay hattındaki enerji boşaltıldı dışarıya.O alev topları neydi.Kaç yerden birden çıkmıştı.Adapazarı ,Gölcük ,Yalova,Sapanca ve Düzce fay hatları kırılacak;Marmaradaki kırılmadan kalacak.Onu benim külahıma anlatsınlar.Aynı deprem İstanbul’da olsaydı bir milyondan fazla İnsan ölürdü ve faturasıda 100 milyar dolardan fazla olurdu.Bu benim düşüncem ama bu yazdıklarımı devleti yönetenlerin hepsi biliyor bir gün herşey açığa çıkacak çünkü.Bu toprağın üstü varsa altıda var.Herkes hesabı verecek birgün ! Edebiyat defterindeki bütün dostlara saygılarımı sunarım.
DİPNOT: DEPREMİN HEMEN AKABİNDEKİ GÜN VE GÜNLERDE O TAVUKLAR HİÇ SIKIŞTIRMADAN YERLERİNE GİRDİLER .SAPANCA VE DÜZCE DEPREMLERİNDEN ÖNCE BİLE.
YORUMLAR
Yazınızı ve depremle ilgili görüşlerinizi okurken en çok da deprem sonrası hurafe mekanizmasına dikkat çekişiniz beni ziyadesiyle memnun etmiştir.
Her müslüman olduğunu düşünen insanın hurafe illeti ile mücadele etmesi hem insani ve hem de dini vecibelerindendir diye düşünüyorum. Aksi halde bir takım tarikat şeyhi adıyla ortalarda boy gösteren yobazların itibar görmeleri daha da yaygınlaşacak ki bu hem toplumun hem de dinin yozlaşmasını getirecektir.
Diğer hususlardaki düşüncelerinize saygı duyuyorum. Zira mantık çerçevesinde ortaya çıkacak her tür şüphe, dikkate almaya değerdir.
Saygılarımla...