- 843 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KORKU
Dün geç uyumanın verdiği yorgunlukla uykusundan uyunamıyor yatakta bir oyana bir buyana dolanıyordu artık kalkmalı ve işe gitmek için hazırlanmalıydı bu düşünceler için de uykusunun açılmasına uğraşıyordu gözleri yarı açık, kalkmalıydı birden pencerenin hemen dışarısından gelen sesle korktu yatağına gömüldü ansızın gelen bu ses onu neden bu kadar ürkütmüştü şaşırdı kendi kendine yavaş yavaş yorgandan sıyrılıp pencereye doğru yaklaştı perdeyi kenardan aralayıp pencereden dışarı anlamsız gözlerle baktı.
Bu gün’e farklı başlamıştı bir şey görünmüyordu fakat içine bir kurt da düşmüştü, elini yüzünü yıkadı acele acele üzerini giydi hazırdı artık, son bir çabayla aynaya yanaştı evet güzel olmuştu aynada yalan söyleyecek değildi ya. Aynaya küçük bir tebessümle fırladı evden dışarı çıktı temiz hava iyi gelmişti biraz olsun rahatlamıştı gideceği yer çok da fazla uzak değildi onun verdiği rahatlıkla birazda yavaştan alarak dükkanların yanından yürümeye başladı.
Sabah olan durum canını sıkmış ne kadar vitrinlere bakıyor olsa da, hatırladığı kadar kendisini ürküten bu sesin ne olduğunu çözmeye çalışıyordu işyerine de yaklaşmıştı bu durumdan evdekilere, söz etmelimiydi diye düşündü bundan hemen vazgeçti evde ki sorunlara bir yenisini eklemek istemedi. Son zamanlarda evinde çok fazla tadı yoktu çalışması her zaman sorun olmuş, fakat babasının işten ayrılması ona bazı sorumluluklar yüklemişti zor da olsa sabahtan akşama kadar evde oturmak onu çok sıkıyordu okulunu da özlemişti böylesi daha iyi olacaktı.
Dükkan’a geldiğin de bilinçsizce iç geçirdi, evden uzakta olmak şu anlar için iyi olabilirdi, onun için bu sorunları düşünmemeliydi.
Çantasına el attı birkaç karıştırmadan sonra bir tomar anahtar çekti ezbere anahtarı bulmuş kapıyı açmıştı. Hemen paltosunu çıkardı çantasını çekmeceye iteledi mutfağa yöneldi birazdan insanlar gelecekti ocağı yakıp çayı koydu.
Vitrinleri temizlemeliydi, hemen temizlik kovasını arandı buzdolabın yanın da gördü hemen uzandı, biraz su biraz sabun, vitrinlere yöneldi. Bu gün farklıydı tüm maharetiyle temizlik yaptı gerçi sabah uykudan uyanır uyanmaz yaşadıkları, güzel değildi birden hatırlayıp ürperdi, saat dokuza geliyordu ilk önce depocu sonra sekreter ve patron gelecekti kurulmuş gibi her gün böyleydi gülümsedi büyük bir bilgiçlikle yaşı henüz onaltıydı babasının bir arkadaşı vasıtası ile bu işe girmiş buraya da başlarda alışamamış biraz ürkmüştü son zamanlarda aile içinde geçim sıkıntısından dolayı okula ara vermiş bu durumun eksikliğini de her zaman hissediyordu. Kendisini işe yerleştiren kişiyi de bir den fazla görememişti zaten bu durum diğer düşünceler gibi yitip gitti aklından.
Günaydın diye bir ses duydu korkmamıştı bu depocuydu kırklı yaşlarda iyi bir adamdı her zaman kızım diye seslenir bir şey istediğin de lütfen veya istediği olunca mutlaka teşekkür ederdi, bu durum hoşuna gider hep saygı duyardı, yemekte bazen dükkanının olduğunu ama krizler işte diyerek geçiştirirdi onun durumu da zamanında iyiymiş sonra birden bozulmuş o da dükkanı kapatıp burada işe girmiş Mahmut beyle de daha önce çalışırlarmış buna da şükür derdi.
Mahmut Bey, eşinden aileden zengin biri olduğundan krizler vız gelip trıs geçmiş. Mahmut Bey, ellili yaşlarda aksi bir adam sürekli terslenen biri fazla sevilmese de işi doğru yapıldıkca, ses çıkarmaz sürekli çay içer telefon elinden düşmeyen birisiydi.
Bu gün geç kalmıştı oysa genel de saat’i geçirmez geldiğin de dükkanı dolaşır yerine oturur gazete’ye bakardı sekreter de geç kalmıştı. Bu gün tüm anlamsızlığıyle devam ediyor diyerek mutfağa geçti.
Sekreterin sesini duydu hemen döndü koştur koştur gelmiş nefes nefese Mahmut bey geldimi diye sormuş gelmediğini duyunca bir oh çekmiş yerine geçip oturmuştu. Bir saat sonra Mahmut bey’de geldi gün rutine binmişti her şey gecikme dışında, dün gibiydi bu gün çok fazla bir şey yapmamıştı fakat kendini yorgun hissediyordu geldiği gibi eve döndü.
Dün geç uyumuştu bu gün erken uyuyacaktı odasına geçip uzandı. Uzun zamandır rüya görmemişti fakat bu gece değişik rüyalar görmüş nerdeyse kanter içinde kalmıştı. Neyse ki bu günden sonra hafta sonu tatiliydi ve acısını çıkarmaya karar verip evden işe doğru yola çıktı.
Hafta sonu tatili ne kadar çabuk geçmişti yarin iş başı yapacaktı oysa ne çok düşüncesi vardı bu gün için yapamamıştı ütülerini yaptı ve uzandı yarini düşünerek.
Saat’in zili çalmadan uyandı sanki bir el dokunmuş onu kaldırmış bir den gözlerini kocaman açarak ne olduğunu anlamaya çalışır gibi bakındı anlamsız anlamsız birden pencereye kaydı gözleri perde de dalganma vardı ürktü yatakta küçüldü yorganın altında iyice kayboldu.
Korkuyordu aklına annesi babası geldi bağırmak istedi ama yapamadı. Sanki sesi kısılmıştı bağıramıyordu var gücüyle sarıldı yorganına bu zamanın geçmesini istiyordu kafasını yorgandan çıkarıp pencereye doğru baktı dalgalanma durmuştu rahatladı hiçbir şey olmamıştı bir müddet daha yatakta kaldı nefesi normale dönüyordu aklından bir çok şey geçmeye başladı pencereyi açıkmı bırakmıştı yoksa eve hırsızmı girmişti peki kendisi duymazmıydı, ya annesi babası pencereden bakmaya karar verdi nefesini tuttu parmak uçlarında pencereye yanaştı perdeyi araladı ve kocaman bir oh çekti. Pencere kapalıve hiçbir terslik yoktu ama ne oluyordu.
Bir zaman sonra saatin ziliyle kendine geldi terslik vardı annesine en azından anlatmalıydı diye düşündü. Hemen elini yüzünü yıkadı hazırlandı mutfakta bir parça ekmeğe peynir sıkıştırdı kapıya yöneldi durdu annesi babası ne yapıyordu hemen odalarının kapılarına yöneldi çalma gereksinimi duymadan asıldı kola kapıyı açmasıyla annesiyle yüz yüze geldi annesine baktı annesi şaşkın ayakkabı ile girmişsin dedi dondu bir müddet kendisine geldiğinde birkaç dakika nerdeyse geçmişti annesine sarıldı nefes almadan hiçbir şey olmamış gibi evden çıktı annesi şaşkın şaşkın arkasından bakarken.
Ne oluyordu bu olanları hak edecek ne yapmıştı son zamanlarda olanları anlayamıyordu korkunun yanında büyük bir merak içini kemirmeye başladı. Ne oluyordu ne oluyordu hava serin nerdeyse kışa girmek üzereydi duyduğu o seslerin havayla kışla alakası yoktu bir şeyler oluyordu.
Bu düşünceler canını acıtıyordu bilinmezlik sıkıştırıyordu dükkana nasıl geldiğini bilemedi. Gün İçinde aklında hep yaşadıkları vardı günün nasıl geçtiğini anlayamadı. Hiç rahatlamamıştı dükkandan çıkarken iki dükkan ilerde ki berberin çırağının bakışlarına hedef olmuş baygın bakışlarını tüm bedeninde hissetmişti ama bunu hep yapıyordu sevimsiz şey dergi baktı yürüdü yoksa diye düşündü olmaz olamaz dedi eve girdi mutfakta bir şeyler atıştırdı odasına geçti bu gece çözecekti gerekirse uyumayacak nöbet tutatacaktı.İşyerinde ki yoğunluk için de sakladığı korkuları yormuştu onu iyice daldı gitti saat’in sesiyle uyandı uyumuştu kızdı kendine kalktı pencereyi kontrol etti bir şey yoktu.
Öğle olmuş öğle yemeği yenmiş çay servisi başlamıştı bu gün anne babası ile oturup geç saat’e kadar oturup zaman dolduracak bekleyecekti yarinde olanı biteni anne babasına anlatacaktı. Rahatı kaçmıştı tüm uyku düzeni bozulmuş iş yerinede yansıyordu çözüm bulmalıydı dört beş aydır çalışıyordu fakat hatalar yapmaya başlamıştı bu gün çayları düşürmüş Mahmut Bey görmüş kızmamıştı ama iyide bakmamıştı.
Onlar bu sorunları nerden bileceklerdi ki...
Akşam yemeği yenmiş sofra toparlanmış her şey iyi gidiyordu saat on’a doğru babam ben yatıyorum yarin çok iş var diyerek kalktı yatmaya annem de arkadan yine yalnız kalmıştı odasına geçti oda yattı aklında bir çok soru uzandı saatler ilerledi o uyumamıştı halen gözü pencerede uykuya direniyordu hala bir şey olmayacak derken aynı sesi tekrar duydu peş peşe yorgana sarıldı kocaman gözlerle pencereye kilitlenmiş olacakları bekliyordu. Bir şey olmamıştı o gün hiç uyumadı elini yüzünü yıkadı akşam konuşacaktı babası annesiyle odadan çıktı mutfakta annesi bir şeyler hazırlıyordu annesi kahvaltı hazırlamıştı uzattı akşam baban seninle konuşacak dedi kızını öptü yolcu etti. Bu yaşadıklarına inanamıyordu akşamı zor etti annesi yemek hazırlamıştı en çok sevdiği yemeği mantı hazırlamıştı mutlu oldu uykusuzluğu anlatacakları bekleyebilirdi sofra hazırlandı.Babam çok mutlu bu güne özel bir şeyler vardı. Kuruyemiş meyva birkaç tane bira babam gel kızım otur diye seslendi.
Son zamanlarda oturup konuşamadık bir türlü, sende çok sıkıntılısın işte bir sıkıntı yok değilmi diye sordu. Zoraki yok cevabını alınca da sana bir süprizim var dedi pazartesi günü işe başlıyorum artık çalışmak zorunda değilsin eski işime geri döndüm artık sorun olmayacak aslında bu on beş gün önceden belli idi fakat sen yorgun gelip erken yatınca sana söylemeye fırsat olmadı bu arada biz de çatıyı aktardık baca tamir edildi senin haberin bile olmadı o ara sen işte çok yoruluyordun diye sarıldı öptü. O kadar ses çıktı hiç birini de duymadın nasılda yorulurmuş benim kızım diye tekrar sarıldı. O zaman şimşekler çaktı aklın da uykusuz geceler korkular son bulmuştu birden sonra bir şey söylemedi söyleyemedi aynı evde yaşıyorlardı ne kadar uzak kaldıklarını düşündü sarıldı babasına. Uykusuz geceler bitmişti. Babam tekrar baktı ikinci sürpriz annen de dedi bu gün çok güzel bir gündü ne oluyordu anneme baktığım da okuluna geri dönüyorsun baban kayıt tazeledi Mahmut Beyle de konuştu derslerini aksatmazsan bazı günler okuldan sonra yardım etmeye bekliyor dedi. Herşey mutluluğa dönüştü herşey yoluna girmişti artık.. 14.02.2007
Orhan Eren UNCU
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.