asker
annemi hayatımda hiç görmedim anne sevgisi anne
şefkati nedir bilmiyorum babamda ben on sekiz yaşımdayken
bir kış günü sabağ kaltığımda onu yatakta ölü buldum on sekiz
yaşımda em yetim em öksüz kalmıştım ne bir gidecek yerim
nede akrabam vardı iki sene sokaklarda serseri gibi dolaştım
günlük işlerde çalıştım garsonluk komilik yaptım
askerlik zamanım gelince askere gitmem gerekiyordu
içimdeki bir his gitme nasılsa kimsen yok gitsen ne olacakki
içimdeki diğer his askerde hayatımın değişeceğini söylüyordu
askerlik için köyüme döndüğümde muhtar bana sevin komando
olacan dedi babanda askerliğini komando olarak yaptı
sende allahın izniyle çarçabuk yapar gelirsin
elime askerlik belgemi aldım aydın acemi birliği yazıyordu
acemiliğim kolay geçti burdan şırnak gitti gelmez dağlarına
tayinim çıktı orası çok başkaydı hergün dağlarda
çatışarak geçiriyorduk burda herkes kardeş gecenin
karanlığı üstümüze yağan mermilerle hertaraf gündüz gibi
ışıl ışıl parlatıyordu ben mektupları salihe okuyor onun ağzındanda
çevap yazıyordum birgün salih bana tertip sen kimseye
mektup yazmıyor kimsede sana niye mektup yazmıyor
tertip hiç bir asker arkadaşıma anlatmadığım hayat
hikayemi bir gecede salihe anlatmıştım
salih bana askerden sonra ne yapacan dediğinde
bilmiyorum ne yapacağımı köye döner belki çobanlık yaparım
ben salihe sordum sen ne yapacaksın ben köyüme döndüğümde
annem beni hemen evlendirir babadan kalan iki dönüm
tarlam var üzüm bağı ekeceğim üzümleri çok severim üzümeker
üzüm satarım istersen sende gel bizim köylü ol senide eveririz
bizden olursun zaten gidecek yerinde yok deyip bu son gecemizde
bayağı konuştuk sabah terhis olacaktık birden hiç meklemediğimiz anda
üstümüze üzüm ğibi mermiler yağımaya başladı salih bana
içimde korkular var bu gün ben gelemessem anam sana emanet
anama torun sevgisini ver can arkadaşım yağan mermilerden
bir tanesi salihin gögsüne isabet etti son gecemizde bu sabah
terhis olacaktık olmamalıydı böyle elimdeki silahla hertarafa ateş ediyor
gözüm içbirşeyi görmüyordu bizi almaya gelen arkadaşlar
salihin çansız bedenine bayrağımızı sarıyorlardı sonra salihi
köyüne gönderdiler o an karar verdim salihin ayalini gerçekleştirmeyi
bu hayali gerçekleştirecektim salihin tarlasını ekip
üzüm yetiştirecektim salihin naaşını topraha verirken
annesi kardeşi feryat edip lanetler yadırıyorlardı
cenazedeki herkes ağlıyordu dağa yirmi yaşında gitti can oğlum
diye ağlıyordu o gün hayatımda hiç ağlamayan ben bile ağladım
salihin annesine size birşey söylemem lazım dediğimde
buyur oğlum söyle salihin mektuplarını ben yazıyordum
duyğularınızı çok iyi anlıyorum salihimin okuması yoktu
bu iyiliğini allah kabul etsin seninde ne muradın varsa versin
benim muradım burası ana allahın emri kızınla evlenmek
ister koyabilirsen benide salihinin yerine koydedim
güzel bir düğünle evlendim salihin annesine üç torun
verdim iki kızım bir oğlum oldu oğlumun adınıda salih koydum
sonrada iki dönüm arsayı ekip üzüm yetiştirdim
oğlumla beraber pazarda üzüm satıyorum bazen bana
yanımdaki oğlum değilde asker arkadaşım salih gibi geli
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.