- 624 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İNSANLIĞIN BEDELİ
Rüzgar,aheste aheste esiyor;cılız sokak lambalarının ışığı titretiyordu.hava soğuktu.ortalıkta kimsecikler yoktu.dar sokaklar tenhalaşmıştı.eskisi gibi ağırlayamıyordu gelen baharları.yerde duran kurumuş yapraklar hep ölümü çağrıştırıyordu insanlara…korkar olmuşlardı yaşamdan bile.hayatın karanlık koridorları gibiydi sokaklar…
Evler ise epey eskiydi.hele bir ev vardı ki,tamamını sarmaşıklar çevrelemişti.hayatla savaşmaktan yorulmuş insanlar gibiydiler.pencerenin etrafındaki çatlaklar ise,insanın zamanla göz etrafında oluşan çizgilerini anımsatıyordu bana.hayat okulunu bitirmek kolay mıydı?
Sabah evden çıktı.yine bakımlıydı bugün.etrafına şöyle bir bakındı,evet yine herkes takındığı anlamsız nefret duygularıyla bakıyordu ona.herzaman ki gibi göz hapsine almışlardı.uğraşacak vakti yoktu onlarla.hızlı adımlarla dar sokağa girdi ve çok geçmeden gözden kayboldu.
Artık mahalleli bıkmıştı bu adamdan.her sabah süslenip püslenip bir yerlere gidiyor, akşamları geç vakitte geliyordu.ara sıra eve kadın gelip gidiyordu.mahalleli bu namussuz adama haddini bildirmeliydi.bugün böyle yapan,yarın mahalleli kızlara kim bilir ne yapardı?namusları onların yaşama sebebiydi.koruyacak ve leke getirmeyeceklerdi hiçbir zaman.serde delikanlılık vardı işte…
Uzun süre bir şey demediler;ama artık ona haddini bildirmenin zamanı gelmiş de geçiyordu bile. Yoksa yarın birgün eşleri ve kızları da bu adama kurban gidebilirlerdi…ne belaydı bu adam böyle?durduk yere milletin başına iş açacaktı!
Bir süre sonra onunla konuşmaya karar verdiler.ilerigelenlerden biri gitti yanına.dersini verecekti ona.adama bir yandan hakaret ediyor, bir yandan da resmen darp ediyordu.adamı kimse kurtaramazdı bir şey olsa.ne de olsa ahlaksızdı…
adamla yani Fehmi bey le konuşan bilirkişi(!)herkes söyledi bunları.bire bin katarak tabii(her insanın yaptığı bir şeydir bu).adam namussuzluğunu kabul etmişti;çünkü ağzını açıp konuşmamıştı bile.
Mahalle sakinleri kararlıydı, bu dünyayı ona zindan edeceklerdi.ertesi gün mahallenin ilerigelenleri ve erkekler adamın evden çıkması ı beklediler.hepsi ellerindeki taş ve sopalarla taarruza hazırdı…ve adam evden çıktı,evet artık ağa düşmüştü avları.hep birden saldırdılar adama.bir süre sonra adam,aldığı darbelerden olacak,yere yığılıvermişti…ve vahşet bununla bitmemişti.dövdükleri yetmezmiş gibi bir de iyilik olsun diye onu hastaneye götürdüler.ne yaptılar dersiniz?
Hastane görevlileri dışarıda, kapının önünde yığılmış birini fark ettiler.orta yaşlı bir adamdı ve çok darbe almıştı görünüşe göre.kim atmış olabilirdi onu buraya?herhalde belalı herifin biriydi.kim bilir belki de mafyaydı.
Fehmi bey in durumu kötüydü,komaya girmişti.doktorlar fazla yaşamaz diyordu.topluca infaz yapan mahallelinin keyfi yerindeydi.ne de olsa namussuz bir adamdan kurtuluyorlardı artık.
Birkaç gün sonra yağmurlu ve puslu bir günde adam öldü.çabuk duyulmuştu bu güzel haber.cenazede birkaç kişi vardı sadece.adamın ölümü de kendi gibi “yalnız ve sessiz” olmuştu…
Sonradan öğrenmişti mahalleli:adam,her sabah erkenden kalkıp,kendi gibi yalnız ve terk edilmiş olan yaşlıları ziyarete gidermiş.eve gelip giden kadın da, gönüllü olarak evini açtığı yoksul ve sahipsiz bayanmış…
Ve o,yaşlıların yanına gidermiş,onların dertlerini dinler; ortak olurmuş…hergün de çiçek verirmiş onlara…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.