kırmızılı kadın aşık olmayı bilmezdi pek
Yoldan geçerken rastladım sana kırmızılı kadın.. Ellerin titrek sigaran bitmek üzereydi .. Uzun uzun baktım yüzüne.. Güzel yüzüne karışmış göz yaşlarına .. Sormak istedim.. Neden kırmızılı kadın diye? Ben sormadan cevap verdin gözlerimin içine bakarak.Anlattın hikayeni ...Sıra bende kırmızılı kadın, küçük kız anlatacak hikayeni ..
Sonbahardı onun zamanı .. Sonbahar gelince yaprakları düşerdi onun.. Göz yaşları akardı... Hiç durmazdı , Yağmurlara eşlik ettiğinden.. Ama bu sonbahar tam ağlarken .. Tam pes etmişken ,yenilmişken sonbahara bir adam çıktı tam önüne ..
Yüzü silik.. hatları belli değil.. Sadece masum bir gülücük.. Adamın sadece gülücüğü belirgindi .. V güldürecek kadar masumdu. Adam gel dedi kadına hiç ses çıkarmadan.. Kimse duymadı kadından başka , ama kadın inandı duyduğuna.. Herkes hayal dedi ,kadın hayal olmasını bile sevdi adamın..
Kırmızılı kadın kalktı , toplandı .. Gitti adamın yanına , adamdan habersiz.. Adamı hiç tanımadan gitti .. Sadece sarılmak ,koklamak için tenini.. Çok merak etti kırmızılı kadın adamın kokusunu.. Masum muydu gülücüğü kadar?
Yıllardır tanıyordu sanki adamı ..Sanki yıllardır onu arıyordu sonbaharlarda.. Sarı sarı düşmüştü adam dallarından,kadının düştüşü ağacın.
Adam elini uzatmıştı kadına , titrek ,çekingen.. Açmamıştı kapılarını belki ama yeterdi kadına ona bakabilmek , tenini soluyabilmek..
Rüyası olmuştu kadının... Gerçeği, mutluluğu hatta belki birazda umudu. Yarına karşı silahı ..
Kırmızılı kadın inandı adama..
Sarıldı .. Bıraktı kendini ..
Sonramı ?
Annelerimizin küçükken anlattığı masallar gibi değildi sonu masalın ..
Gerçekti adam .. Gerçekti herkes kadar..
Sabah gitmişti adam kapıyı kapamadan.. Kadın uykusundan uyanmasın diye mi , açık kapı umut olsun kadına diye miydi bilinmez..
Kırmızılı kadın mutlu kalkmış ,hayal kırıklığıyla karşılaşmıştı aralık kapının önünde ..
Kala kaldı kadın..
Bulamazdı ki onu bir daha.. Arayamazdı , soramazdı ..
Kadın sormamıştı adama hiç kimsin diye, kendinden sanmıştı bir parça ..
Ama unutmuştu .. O da sarı bir yapraktı ,aynı ağaçtan düşen...
Aşık olmayı bilmezdi pek kırmızılı kadın... Kimse öğretmemişti çünkü ona...
Yaraları bilirdi o ... Bir saniyede açılıp, bir ömür kapanmayan...
YORUMLAR
Güzel bir hikaye olmakla beraber yer yer imla hataları ve noktalama işaretlerindeki özensizlik dikkat çekiyor.
noktalama yapmadığınız için aşağıya kopyaladığım ifade yanlışlığı okurken duyguya çarpıyor.
"Aşık olmayı bilmezdi pek kırmızılı kadın"
bilirdi ama az mı ?
yoksa kırmızının pekliği (sıkı) mi vurgulanan ?
saygılar