NERDEN BİLEBİLİRDİM
Bir ağacın dalıydık, upuzun ormanların koynundan ve güz mevsiminde sararan yapraklar ahenginden düşerdik yeryüzün soğuk kucağına. Birde yüreğimde filizlenmiş sevdan vardı gözlerimden parlayan güneş gibi ışıldayan…
Düş köprülerimi dayamıştım seninle gökyüzün maviliğine… Kurumuş yapraklar gibi solabileceğimi nerden bilebilirdim?
Sanat sokağında sıcak demli çaylarımızı yudumlardık tenha köşelerde ve insanların yadırganan, soğuk bakışları arasından; Kem gözleri takmazdık güçlü bir sevda yeminimiz olduğunu sanarak. Kaldırımlardan elele dolaşırken nefeslenirdik, yeni ve güzel başlangıçlara.
Kendi hayalimizce kurduğumuz mevsimlerden baharları çalarak... Bir güz mevsiminde ayrılık olabileceğini, nerden bilebilirdim?
Kentin loş lambaların yandığı sokaklarında mutluluğumuza yataklık edecek bir salon, iki odalı bir ev hayal ederdik. Ve daha ileriye giderek doğacak çocuklarımıza evin avlusundaki çiçeklerden isim çalardık hayalimizce.
Bazen de gökyüzünden yıldızları koparırdık, gizlice yüreğimize saklayarak.
Asi rüzgarların ayrılığı getireceğini nerden bilebilirdim?
YORUMLAR
Kentin loş lambaların yandığı sokaklarında mutluluğumuza yataklık edecek bir salon, iki odalı bir ev hayal ederdik. Ve daha ileriye giderek doğacak çocuklarımıza evin avlusundaki çiçeklerden isim çalardık hayalimizce.
Bazen de gökyüzünden yıldızları koparırdık, gizlice yüreğimize saklayarak.
Asi rüzgarların ayrılığı getireceğini nerden bilebilirdim
duyguların güzeldi dost...
hüzün var...
her ayrılık acı veselam...
sevgilerimle...