TAKINTILARIM

• 12 Temmuz 2006 Çarşamba 17:17:48

Ruhum birçok gelgitler yaşıyor hani zamandan beri. Belli bir konuda yok aslında takıldığım. Yıllardır var olan takıntılarım gün geçtikçe azalacağına artıyor nedense. Nedense dedim de takıntılarımın nedenlerine taktım yoğunca. Belkide bunca takıntılarımın nedeni annemdir, neşeli olduğum anlarda şen kahkahalarımla duvarları inletirken bana endişeyle : Kızım aman çok gülme başımıza birşey gelir. Hadi buradan yakın çok gülünce niye başımıza birşey gelsin ya. Yahutta başka bir zaman sabah erken kalkıpta rüyasını anlatacak bir hane halkı bekleyen annemin o zil gibi tiz sesi uykumu bölen: bir rüya gördüm allah korusun, başımıza bir felaket gelmez inşallah. Ya anne sen evliyamısın ki rüyalar sana rehber olsun, peygambermisin haşa öbür tarafla rüyalarda iletişim kurasın. Veya akşam eve döndüğümde beni karşılayan annem içeri girer girmez başlar : Kızım abinlerle görüştün mü? "Yok anne niye beni mi aradılar. " "yok yavrum belki cebini aramışlardır gün boyu sol gözüm seğirdi, başlarında bir şey mi var ola merak ediyom. bir ara kızımda konuşalım."Her zaman , her ortamda endişelenecek birşeyler bulmada annemin üstüne kimseyi tanımam, mirasçısıda ben olacağım herhalde. Yılların verdiği bir alışkanlıkla hala annemle yatan benim en basit yaşadığım günlük vesveselerimden birtanesi, uykusunda genellikle horlayan anacığım arada bir horlamıyorsa vay halime eyvahlar olsun anacığıma birşey mi olduki, tüm vücudumu saran heyulalarla nefes alıp almadığına dikkat kesilirim, Allah muhafaza kadıncağız uykusunda hakkın rahmetine kavuşursa benim kucağımda, delilik sınırlarını zorlayan ruhum bir daha iflah olur mu sizce?
Ha tabiiki bu tür alışkanlık ya da içimde uyanan bu tarz her an kötü şeyler olacakmış gibi hisler ailede tek annemden miras değil. Kalabalık bir ailenin mensubuyum. Kalabalık ailenin getirdiği güzellikleri inkar edemem, ama bu güzelliklerin yanı sıra zor yanları da var tabii. Sadece benim aileme has kalıtsal özellikler var. Her an ilgi ve şefkate muhtaç bir ablam var ki ihmale gelmez asla. Es kaza ihmal edersek birden sevgili ablacığımda psikolojik bazı rahatsızlıklar peydah olur. Ve nedense bu rahatsızlıkların teşhisini işin uzmanı bir hekim yerine kolundaki ağrıdan mütevellit gittiği ortopodist bir hekim koyar ve her daim bu rahatsızlığını bize karşı kullanmaya kalkar.İş bununlada kalsa iyi, devamlı ecza dolabında sakinleştirici ilaçları mevcut olup, o gün kazara sinirli ya da stresli olduğunu boş bulunup ağzından kaçıran herkese kas gevşetici, ağrı kesici diye yutturup mutlaka içmenizi sağlar. Arkasındanda hemen ertesi gün sizi sabahın köründe arayıp :dün gece rahat uyudun mu diye rahatsız ettiğini bile farketmeden uyandırır. Eğer cevabınız nasıl uyuduğumu anlatamam taş gibi kalktım olursa ablamın mutluluğu sesine yansır ve muzip bir edayla ve ballandıra ballandıra akşamki verdiği ilacın aslında sakinleştirici olduğunu itiraf eder zevkle.
Yine aynı aklı evvel ablamın takıntıları sayılacak gibi değil. Dünya tatlısı bir erkek evlada sahip. Ve ben hep korkmuşumdur bu çocuğun geleceğinden Allah muhafaza ya bu çocuk ablamın tipik özelliklerini almış olursa diye. Ablam için dünyanın merkezi sadece oğlundan ibarettir. Rahmetli babamı rüyasında oğlunu gezdirirken gören ablamın aylarca Halil’e bir şey olacak diye korkudan tırnaklarını kemirerek beklediğini bilirim.Aile meclislerinde ve arkadaş toplantılarında ana mevzu her zaman Halil’in yaptığı ablam için olağanüstü sayılan Halil’in marifetleridir. Oysaki çocukcağızın yaptıkları veya konuştukları yaşının getirdiği normal çocuk davranışlarıdır. O her zaman oğlunun normal akranlarının üstünde bir zekası olduğuna inanır ve oğlunun en ufak rahatsızlanmasını bile her zaman nazara bağlar.
Kendi evliliğinde sorunları var mı bilemem ama ablam hayatını hep çevresindeki insanların sorunlarına çözüm aramaya adamış gibidir.Hemen hemen bütün arkadaşlarının dert ortağıdır. Ve ablamda mıknatıs gibi sorunlu insanları kendine çeker. Her zaman hayret ettiğim bir şey var onda hani yıllarca ülkemizde Banu Alkan aptal sarışın görüntüsünün altında aslında çok zeki bir kadın tartışmaları var ya bazı kesim onun zeki olduğuna inanır bazı kesimde aptal olduğuna inanır ya, işte ben de bunca yıldır ablamın hala aptal mı yoksa zeki mi olduğuna bir türlü karar verebilmiş değilim.Ama kanımca salağa yatan zeki bir kadın benim ablam.
Düşünüyorumda yaşantımda çevremdeki insanların çok fazla etkisinde kalıyorum. Sürekli görüştüğüm iki arkadaşım var sadece. Bunlardan biri Ayşe, doğulu arkadaşım hala günümüze ayak uydurma konusunda oldukça başarısız. Zira otuz yaşını aşmasına rağmen hala aile baskısından kurtulamamış bastırılmış bir kişilik. Aslında çok eğlenceli biridir. Her zaman zekasıyla övünür, ve sürekli benim aptal olduğumu yüzüme vurur. Onunlayken de doğrusu bir parça aptallaşırım. Onun savunduğu çoğu şeylere inanamam. Zira arkadaşım altıncı hissine çok güvenir ve kendinde gizli güçler olduğuna inanır. Gelecekle ilgili bilmediği sadece kendi ölüm zamanı olduğuna inanır. olaylar karşısında iki lafından biri ben öleceğim günü bilmemdir.Çevresi hep akrabalarından düşmanlarla kuşatıldığı için günün on altı saatini bu düşmanlara beddua etmekle geçirir.kalan sekiz saatde uykuda geçer zaten.
Ayşe’’nin bir özelliğide kulağının biri işitme engelli olduğundan genellikle çoğu şeyi yalnış anlamasından dolayı ortalığı karıştırmasıdır.En son onun yanlış anlamasından dolayı ablası sinir krizleri geçirmişti.Ayşe’nin çok sevdiğim bir özelliğide ona istediğin kadar naz yap kapris yap gıkını çıkarmadan her türlü cefayı çeker.Doğuştan köle ruhlu olduğu için adeta peygamber gibi sabırlıdır.Annemle kavgalarımızda benim asi ruhum üste çıkmak için her yolu dener.en sonunda annem benimle uğraşmaktan yorulur ve kurban ol sen Ayşe’ye diyerek hep benimle onu kıyaslar.
Diğer bir özelliğide sevgili arkadaşımın her gün mutlaka rüya görür ve rüyalarının etkisinden bir türlü kurtulamaz. Rüyasının ana konusuda pek sık değişmez. Karşılıksız on iki senedir amca oğluna sırıl sıklam aşık olan canım arkadaşım yavuklusuyla hep rüyalarda buluşur. Ve bu düşlerde muhakkak mutlu olabilecek bir olgu bulur. Ayşe için mutluluk aslında zor değil, o bir ev hanımı olmak için yaratılmıştır.Gelecekte çok iyi bir eş, çok iyi bir anne olacağına inanıyorum