2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
384
Okunma
Kötülüğü susturacak tek şey, insanın cesareti.
Biliyorum, kötülük de bitecek bir gün. Ama o gün, yeryüzünde insan kalmayacak.
Sessizlik, insanlığın mezar taşı olacak.
Sessiz mi kalıyoruz, yoksa susturuluyor muyuz? Belki de işimize geldiği gibi davranıyoruz.
Kendi konforumuz için başkasının çığlığını görmezden geliyoruz.
Sessiz kalmak tarafsızlık değildir.
Sessiz kalmak, haksızlığın parke taşlarını döşemektir.
Her döşenen taş, bizim de geleceğimizi gömer.
Sessizlik, haksızlığın mihenk taşını döşemektir.
Haksızlık sessizlikle beslenir, büyür ve sınanır.
Ne kadar çok sessiz kalınırsa, haksızlık o kadar güçlü ve köklü olur.
Sessiz kalan herkes, farkında olmadan haksızlığın binasını inşa eden işçidir.
İşte bu yüzden sesimizi duyurmalıyız:
Adalet için: Ses çıkmazsa, adaletin nefesi kesilir.
Gelecek için: Bugün sustuklarımız, yarın çocuklarımızın kaderi olur.
Vicdan için: İnsan olmak, yalnızca yaşamak değil; gördüğü yanlışa karşı durmaktır.
Toplum için: Bir kişinin sesi zayıf kalabilir ama milyonların sessizliği kötülüğü çığlığa dönüştürür.
Unutma:
Sessiz kalırsan, haksızlığın parke taşlarını döşer ve kendi geleceğini gömersin.
Ve o gün geldiğinde, toplumun mezar taşına şu yazılacak:
“İnsanoğlu, kendi elleriyle insanlığı gömdü.”
Ne yapmalıyız?
Vicdanımızı diri tutmalıyız. Küçük bir haksızlık karşısında bile sesimizi çıkarmalıyız.
Dayanışmayı büyütmeliyiz. Tek bir ses zayıf kalır; birleşen sesler duvarları yıkar.
Bilinci güçlendirmeliyiz. Çocuklarımıza adaleti, eşitliği ve merhameti öğretmeliyiz.
Adalet için mücadele etmeliyiz. Her yerde ve her koşulda doğru olanı savunmalıyız.
Korkuya teslim olmamalıyız. Tarih, sesini yükselten cesurların mirasıyla değişir.
Unutmayalım:
Kötülüğü bitirecek olan şey, insanın sessizliği değil; insanın cesareti olacak.
O yüzden sesimiz, sadece kendimiz için değil; adaletin varlığı ve toplumun geleceği için çıkmalı.
Remziye ÇELİK
5.0
100% (1)