ACI
Bir sona doğru gidiyordum, yine bir başlangıçtı artık. Senden habersiz olmak yüreğimi acıtıyordu. Bilinmezlikler zordu. Telefonlarıma çıkmıyordun, anlamsız kaçışlar içindeydin. Sebepsiz değildi ve iki satır buz kesmiş kelimeydi açıklamann. Ve artık seni sevmiyorum deyişindi umutsuzlularıma geri dönüşüm.
Nedenini soramadığım ve çaresizce katlatmak zorunda olduğum ve hala ölesiye seni sevdiğimi bir sen bilmiyordun. Sana gitme diyemedim.
Gitmeyesin, gitmeyesin.
Ben de kalan duygularını almak için gelmiştin son buluşma yerine. Ben her zaman ki gibi geç kalmıştım. Telefondaki sesin nefret içeriyordu sanki. Yine çok güzeldin, görmeyeli kilomu vermiştin ne. Ama soramadım. Dinledim öylece seni. Seni artık özlemiyorum dedin. Daha önce özlemişmiydin. Seni sevmiyorum artık dedin. Öncesinde sevmişmiydin. Karşı çıkamadım. Gözlerine baktım. Orada artık yoktum. Bulamadım kendimi. Ve elveda bile demeden, hiç arkana bakmadan gittin.
Sen gideli zamanı durdurmuştum oysa. Hala seviyor muydum seni. Cevabı karışık. Aşk bir kez mi? Çıkardı insanın karşısına. Belki de evet öyleydi. Senden sonra hiç aşkı bulamadım. Yüreğimi teslim edemedim başka birine. Tek doğrum bu galiba ben seni hala seviyorum. Oysa sen neredesin, nefes alıyor musun? Öğrenememek çok acı…
09/11/2006