Ankara’da gezerken elinde bir kağıda yazılı Doğu Türkistan acılarını dinleyin diye birini gördüm. Durdum ve uzuz uzun dinledim . Bu yazıyı yazmak zorunluluğunu sissederek yazıyorum.
Sincar Urumçili UYgur Türkü konuşuyor
Amerika’yı, Avrupayı dolaşarak Türkiye’ye geldim. (Ağlayarak sesi kısılarak anlatıyor) Önce bir fırsatını bulup Amerikiya kaçtım. Bir çok eyaletlerini dilimin döndüğünce hem Çince yarım yamalak İngilizcemle anlatmaya çalıştım. Beni dinleyen anlayan çok az insanlar çıktı. Aldığım cevap Avrupa’ya git, Türkiye’ye git derdini oralarda anlat dediler. Önce Avrupaya geldim. Londra, Brüksel, Paris, Berlin başkentlerine giderek hem resmi yerlere hem sokaklarda anlatmaya çalıştım . Etrafıma bir kaç kişilik gruplar oluşturarak afişlerle dolaştım. Bir sonuca ulaşamadım. Yetkililer git derdini dindaşınız, soydaşınız Türklere ve Türkiye anlat dediler. Türkiye’ye geldim.
Önce İstanbula geldim. İstanbul’da yne bir kaç kişilik guruplar oluşturarak elimizde afişlerle dolaştık. Yetkililer Ankara’ya git. Bu anlattıklarını Dışişler Bakanlığı yetkililerine anlat dediler. Dışişleri Bakabnlığı yetkilileri "Biz Sicar Urumçiye bir gazeteci heyeti gönderdik bu heyette bulunan Ümit Zilelinin gazetede yazdığı yazıyı elime tutuşturdular. Bu yazıda ; bizim yaşadığımız zulüm işkence hiç yer almıyor. Tam aksine Turfan, Urumci ve Kaşgar da mutluluk ve huzurun var olduğunu Uygur Tütklerinin dinini dilini kültürünü rahatlıkla yaşadığını yazıyor.
Sordum araştırdım bu gazeteci kim Doğu Türkistan’a Sincar Urumçiye kim göndermiş nasıl gitmişler diye Çin Devletinden izin alarak Yeni Dünya Araştırma merkezi ile Çin Türkiye Dostluk merkezi 15 gazeteciyi 6 günlük bir geziye götürüyor. Tabi bu gazeteciler Çin devletinin belirlediği yerlere götürülüyor. Buralarda Çin Devletinin lehine olan durumlar gazetecilere anlatılıyor. görüntü veriliyor
Şimdi bu yazıyı yazan gazetecilere Uygur Türkü soruyor?
Sincar Urumçi bölgesinde;
- Kendi dilimizi konuşmak yasak. Kendi dilimizde eğitim almak için her türlü zorluk çıkarılıyor
- Dua etmek İslami ibadet etmek suç. Göstermelik bir kaç camı açık. Camilere gidenlerde fişlenip tehdit ediliyor.
-Kimliğini evlatlarına bırakmak yasak ve suç
- Doğum yapan Uygur Türk anaların çocukları ellerinden alınarak Çin yetkililere teslim ediliyor.
- Uygur Türk Kızları ve hanımları zorla Çin erkekleri ile evlendiriliyor.
- Uygur Türk Kadınları zorla kürtaj yaptırılarak kısırlaştırılıyor.
- "Bir annenin rahmine kurulan denetim, Uygur Türkünün susturulması için yapılıyor
- Suç işledi diye binlerce Uygur Türkü hapishaneler ya ölüyor yada kayıp oluyor.
Bu yazıyı yazan gazeteciye Sincar Urumcili Uygur Türk’ü soruyor? bu durum sizlerin eşlerinize kızlarınıza uygulansa ne yaparsınız? Bu yazıyı yazarken hiç mi vicdanınız sızlamadı.
Doğu Türkistan’da siyasi, ekonomik çıkar uğruna dindaşımız, soydaşımız Uygur Türkleri feda ediliyor. Sincar Urumçili Uygur Türkünün dediği gibi Sincar çok kalın bir kitap. Bu kitabı sonuna kadar okumak, daha çok gezmek,görmek ve yakınlaşmak lazıım. Sayın ilgili ve yetkililere sesleniyorum Uygur Türklerine uygulanan baskı ve zulümleri siyasi ve ekonomik çıkar uğruna görmemezlikten gelemeyiz. Biraz duygu vicdan lazım