0
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
108
Okunma

Her gün, farkında olmadan ya da bazen bilinçli bir teslimiyetle, kendi içimizde ve toplumda bir yerlerden geçiyoruz. Bu geçişler, görünmeyen ellerin bizi sürüklediği yollar kadar karmaşık ve bir o kadar da ürkütücüdür. Toplumun duyarlılığından gittikçe uzaklaştığımız bu çağda, yaşanan her olaya yönelen oklar hızla değişirken, sorumluluk alanların sesi bir fısıltı kadar cılız kalıyor.
Bu sessizlik, yüzeyselliğin ve çıkarların hüküm sürdüğü bir ortamda gerçeklerin üstünün örtülmesine, adaletin ise erozyona uğramasına neden oluyor. "Nasılsa olan oldu" yaklaşımı, aslında vicdanlarımızı ve toplumsal bağlarımızı aşındırıyor; bu da daha büyük trajedilerin ve insani değer kayıplarının habercisi.
Nereden mi kaynaklanıyor bu kopuş? Çıkarlar, menfaatler, lüks yaşam arzuları… Bunlar insanı kör eden, ilişkileri aşındıran sinsi birer düşmandır. Kim olursa olsun fark etmeksizin, menfaat uğruna yapılan tercihler, inançlar ve gelenekler gibi kutsal sayılan değerleri bile aşındırabiliyor. Oysa inanç, bireyin başkalarının hakkını gözettiği ve adaleti savunduğu temel bir mihenk taşıdır. Fakat günümüzde, bazı art niyetliler bu kırılganlığı kullanarak toplumu savunmasız bırakıyor.
Bizler, köklerimizden, kültürümüzden ve örfümüzden beslenen bir toplumuz. Farklı lehçeler ve renkler barındıran bir kültür mozaiği içinde ortak değerlerimiz hâlâ yaşamakta. Ama zeki bir akıl, saf ve iyi niyetli bir insanı aldatmayı haklı göstermez; çıkarlar ise yalanı, riya ve sahtekârlığı meşrulaştırmamalıdır. Gerçek bağlılık, köklerine sadakattir; kültürünü ayaklar altına almamak, insanlığın ve onurun bir gereğidir.
Maalesef, günümüzde emeğin yerini asalaklık almış, başkalarının sırtına yaslanmak kolaycılığa dönüşmüştür. Bu nedenle hep bir şeylerden vazgeçtik, kimi zaman kendi özümüzden. Peki ne uğruna? Bu sorunun cevabı, bizi yeniden kendi kimliğimize ve değerlerimize döndürmek için bir rehber olabilir.
Geleceğe umutla bakmak, kendi özümüzden vazgeçmeden inadına “biz” diyebilmek, insani direncimizin en büyük göstergesidir.
Turgay Kurtuluş