İntikam alıp da sonunda pişman olmaktansa, affedip de pişman olmak daha iyidir. cafer b. muhammed
Tu
Turan Yalçın

Hızlı Değişim

Yorum

Hızlı Değişim

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

601

Okunma

Hızlı Değişim

HIZLI DEĞİŞİM
Sevgili dostum,
Bazı şeyleri kolay kolay unutamamak, çok kişi için iyi bir şey gibi görünse de, herşeyi çabucak unutan bir toplumda, unutamamak çok sorun yaşadığımız şey oluyor. Bunu fark ettiğimizde kimseyle fazla konuşmamak geliyor insanın içinden .
Sevgili dostum,
Bir insan kızgın anında bir şey söyler, mesela “senin annen ve baban şöyledir, böyledir” sen bunu bilinç altına kazırsın. Bir gün şartlar değişir ve bu sözü hatırlatırsın, muhatabın hemen düşünmeden “ben öyle şey söylememiştim” der. Sen yalancı duruma düşersin.Özür dileyecek yerde seni suçlar insan hatta senden özür bekler. O insandan uzak kalırsın. Bu sefer de seni insanlardan uzak kalmak, akrabayı sevmemek gibi şeyler ile itham ederler. Gene sen zararlı çıkarsın. Akrabayı seversin halbuki. O kadar ki onların kitap okuyan, okutan ve bunları destekleyen insanlar olmasını isteyecek kadar. Ama okumayı sevmeyen toplumda bu hasletinin ne önemi var değil mi ? Kim zararlı çıktı ? Bildin gene sen. Bu kısır döngü böyle devam eder. Değiştiremezsin. Yapacağın tek şey seni anlamayanlar ile iletişimini mesafeli moda alırsın. Okumaya devam edersin. Onlar “ O bizi sevmiyor” yargısına devam ederler.
Sevgili dostum,
Bu durumu geçen zamanlarda bir farklı daha yaşadım. Önce “ben böyle şeyler söylemedim” diyecek yerde “benim fikirlerim değişti, ben artık başka düşünüyorum, Eski düşüncelerim bana saçma geliyor” anlamında şeyler söyledi. Buna “Ne kadar güzel, muhatabımız gelişmiş ve değişmiş” diye sevinecekken vücut dilinin hiç de değiştiğini göstermediğini görür, bakışlarının başka yerde olduğunu fark edersin ama gene de bir şey diyemezsin. Çünkü bilirsin ki, devamlı ve bilinçli kitap okumaya,n güzel şeyleri yoğunlukla dinlemeyen insanın değişimi bu kadar kısa zamanda olmaz. Ama insanlara güvenmek ve inanmak , sözlerine itmad etmek zorundayız der ve sesini çıkaramazsın. Farklılıklar kolay kabullenilmez çünkü.
Sevgili dostum, güzel kardeşim,
Değişim ve gelişim insanı güzelleştirir , yüz olarak değil tabii ki bilinçli olmak, farkına varmak, gerçekleri görmek ve insanlara daha faydalı olmak anlamında. Ama bizde herkes değiştiğini, geliştiğini sanır. Bir kaç davranış bilim kitabı okuyan bir liseli gelerek sana psikologluk taslayabilir. Zaten internette gerçeğinden çok sahte psikolog yok mu ? Buna da inanmamızı bekler. Bize düşen inanmış gibi yaparak mesafeli olmaya çalışmaktır. Çünkü her şeyi bildiğini zanneden insana gerçekleri anlatmak zordur. Bildiği şeyi insna başkasından neden tekrar dinlesin değil mi?
Sevgili dostum,
30 yıldan bu yana psikoloji, gelişim kitapları okuyan bir insan olarak halen daha çok kitap okumak gerektiğine inanan bir insan olarak “oldum” diye bize psikolojı dersi veren gençlere şaşıyor insan. İnsanın “ olduğunu” kendisi değil çevresi söylemeli değil mi ? “Şark kurnazlığı” dedikleri şey bu galiba. Son zamanlarda bu yüzden sorsalarda kimseye kitap vermemeye tavsiye de etmemeye başladım. Bunda rahat da ettim.
Sevgili dostum,
Sabretmesini bilmeyen, ama gelişmek isteyen insanlar işte hızlı değiştiğini, geliştiğini zannederek hem kendilerini avunuyorlar, hem de muhataplarının buna inanmasını bekliyorlar. Muhatabı inanmayınca da ukalalık, egosu yüksek, önyargılı insan olarak suçlanıyor inanamayan. Sanki her söylenene inanmak kolay gibi. Kimi hemen inanır , kimini hemen inandırmak kolay olmaz. İnanmayan insan da egsu yüksek , önyargılı bencil olur. Halbuki o saçmalıklara sert tepki göstermemek için kendini tutuyor ve sabrediyordur. Çünkü gerçeği inkar edene sabrı azdır gerçek bilgili insanın. Tahammülü de.
Sevgili dostum,
Hemen her şeye baş eğen, başkaları ile iyi geçinmek, özlelikle kendinden mevki makamca büyük gördükleri insanlar ile iyi geçinmek için her şeye “evet efendim” diyen insanların genelde dik başlı her şeye evet demeyen, yanlışlara yanlış, doğruya doğru diyen, özgüveni yüksek, dik duran ve yürüyen insanlara egsou yüksek kibirli demesi de normal yani. Halbuki hakaret etmeden düşünceleri seviyelice söylemek özgün duruştur. Bunu her şeye “evet efendim” demeyi bekleyenlerde anlamıyor ne yazık ki.
Sevgili dostum, güzel kardeşim,
Herkesin değişimi ve gelişimi farklıdır. Kimi hızlı değişir, kimi yavaş, kimi değişime karşıdır, ya da değişmesi anlaması onyıllar alır. Ama değişim sürerken yapmacık sözlerden , inanılmayan tepkilerden de uzak kalmak bilgili insanlar ile konuşurken iki kere düşünmek gerekir. Onlar her yalana bakmaz . Vücuy diline de sesin tonuna da duruşa da bakarak karar verir. Her zaman söylerim. Dil yalan söyler ama vücut yalan söylemez.
Sevgili dostum, bilinçli kardeşim,
Ne yazık ki eskiden doğru söyleyen bilgili insanlar dinlenir ve okullarda ve topluluklarda konuşma yapması için davet edilirdi. Şimdi herkes her şeyi bildiğinden bu davetler de azaldı ve toplumsal bilgi düzeyimizin kalitesi de gerçek manada düştü. Espriler belden aşağıda, konuşmalar komik olmaktan da saçma hale geldi. Boş şeylerden bıkan usanan insanlarda başka İnsanlarla uzun süreli sohbetlerden zevk almamaya başladı. Ya da bana mı öyle geliyor, bu hızlı değiştiğini söyleyene bizim tepkimiz mi tam bilemedim yani.
Sevgili dostum,
Yavaş yavaş, okuduğunu anlayarak okuyan ve gelişmek için çaba harcayan insanlara saygımız gerçekten sonsuz ama “bana kitap hediye et” diye beklentide olan insanlara da insanın hoşgörüde bulunası gelmiyor.Kitap ancak yazanın evinde ve işyerinde ziyaretlerde olabilir. Okuduğunu anlamayan ve gerçek manada okumayan insana kitap hediye etmek , kitabı çöpe atmakla eşdeğer. Gerçek kitap okuyan kütüphaneden de alıp okur. Maksat “dostlar bizi okuyor bilsin” diyenlerden buz gibi soğuyor insan. ”Yollamadın ki okuyalım” veya “yollarsan okurum” tavrı ne kadar gerçekçi ve samimi sizce? Böyle tavırlarda olanlar gerçekten değişir mi ? I Onlara sorsan internet hızı ile değişiyor ve gelişiyorlar. Berberden bedava ve hediye traş istemek mi daha komik, yazardan hediye kitap istemek mi ? Bakkaldan sigara isteyemezsin ama hediiye kitap istersin nhem de devamlı.
Sevgili dostum,
“Değştim ve geliştim” tavrı ile karşımıza çıkan insnaları görünce bunlar aklıma geldi ve sana da yazarak anlatayım dedim. Şükür ki “değiştim ve geliştim” tavrı takınmayan, her zaman kitap hediyesi beklemeyen senin gibi bir dostum var. Bu da gerçekten gurur kaynağı. İşte seni bu yüzden seviyor, değer veriyor, duygularımı cesurca mektuplar ile sana anlatıyorum.
İyi ki varsın, iyi ki dostumsun, iyi ki değiştiğini sözde değil özde ve tavırla gösteriyorsun ve bizleri gerçek manada seviyorsun. Yaşa var ol. Nur ile dol.

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hızlı değişim Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hızlı değişim yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Hızlı Değişim yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL