0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
52
Okunma
bu mektubu sana mı yazıyorum yoksa kendime mi bilmiyorum.Sadece sen cesaret ettin bazı şeylere.Ben hâlâ doğru düzgün aynaya bile bakamıyorum.Ama yine de yazıyorum işte.
Sana acımadım.Seni kıskandım. Çünkü sen kimseyi memnun etmek istemedin. Ne aile,ne din,ne toplum... Hiçbirine borcun yoktu.Bunu yapabilen birine ilk kez rastladım.Mutlu etmek için yalan söylüyorum, üzmemek için susuyorum. Bunların hiçbiri senin umrunda bile değildi. Belki de bu yüzden seni okurken mideme kramplar girdi.
Senin gibiler az yaşıyor. Ya da çok yaşıyor da kimse fark etmiyor.Her şeyi yapabilirdin ,her şey olabilirdin ama hicbir şey olmayı seçtin.Belki de gerçekten kurtuluş budur.
Seni sevdim mi bilmiyorum.Belki de sende görüp kendimde bastırdığım şeylerden utanıp kendimden nefret ettim. Keşke bende senin gibi hiç olabilsem.
Çünkü bazen bir şey olmak çok yorucu. Birilerine göre yaşamak,birinin kızı, birinin kardeşi, birinin arkadaşı olarak yaşamaktansa hiç olmayı tercih ederdim.
Senin kadar kaybolabilsem diyorum . Çünkü sen gerçeği kayboldukça buldun. Ben hergün kendim olabilmek , bulunabilir olmak için kendimden daha çok uzaklaşıyorum.
Sana iyi bir şey dilemiyorum . Çünkü senin gibi birine iyilik dilemek ona hakaret etmekten başka bir şey değil.
Sen yaşarken ölmenin bir yolunu buldun.
Ben hâlâ hayattayım ve senin kadar cesur değilim.